• Haberler
  • 3-9 KASIM ORGAN BAĞIŞI HAFTASI MÜNASEBETİYLE!

3-9 KASIM ORGAN BAĞIŞI HAFTASI MÜNASEBETİYLE!

3-9 Kasım tarihleri arası günler (Organ Bağış Haftası) olarak tanımlanır.Özellikle bu hafta organ bağışının önemine dikkatler çekilmekte, konferanslar, paneller düzenlenmekte, broşürler yayınlanmaktadır.

3-9 Kasım tarihleri arası günler

(Organ Bağış

Haftası)

olarak tanımlanır. Özellikle bu hafta organ bağışının önemine dikkatler çekilmekte, konferanslar, paneller düzenlenmekte, broşürler yayınlanmaktadır.

Organ bağışında bulunmak konusundaki tereddütlerden biri de, organ bağışının dinen caiz olup olmadığı konusundadır.

Organ nakli, 20. yüzyılın sonlarında başlayarak giderek yaygınlaşan bir tedavi yöntemidir. Bu bakımdan Kur’an-ı Kerim’de ve Hadisi şeriflerde doğrudan organ nakli zikredilmez. Ancak, yine Kur’an’ı Kerim’in bazı ayetleri ve bazı hadisi şeriflerin yorumlarından yola çıkılarak, organ naklinin caiz olduğu, hatta caizden öte, büyük bir sevap olarak algılanması gerektiği ortadadır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de mealen:

“Eğer bir kimse bir insanı öldürürse bütün insanları öldürmüş gibi olur. Her kim bir hayatı kurtarırsa bütün insanları kurtarmış gibi olur”

buyrulmaktadır. Bu demektir ki, bir insanı ölümden kurtarmak sevapların en büyüklerindendir. Bu durumda, insanın daha sağ iken, ölümü halinde organlarını bağışladığını beyan veya vasiyet etmesi, ayniyle bir insanın hayatını kurtarmak hükmündedir.

Tedavi olmak ise Peygamber Efendimizin emridir. Bir hadis-i şerifte mealen:

“Ey Allah’ın kulları tedavi olun. Zira Allah, yaşlılık hariç takdir ettiği her hastalığın mutlaka şifasını da vermiştir. Allah hem derdi hem de devayı göndermiş, her hastalığa bir çare yaratmıştır. Tedavi olun, fakat tedavide haramı kullanmayın”

buyrulmaktadır

.

Organ nakli, sadece beyin ölümleri gerçekleşenlerin uzuvlarının alınması da değildir. Gerektiğinde diri insandan, diri insana da organ nakli yapılabilir. Böbrek, karaciğer, ilik nakli gibi nakiller, dirilerden, dirilere yapılan organ nakilleri cümlesindendir.

Evet, öncelikle insanın sağ iken kendi diliyle ve kendi isteğiyle ölümü halinde organlarını bağışladığını vasiyet etmesi (ölümünden sonra organları ister kullanılsın ister kullanılmasın) büyük sevaptır. Çünkü ameller, niyete göredir. Hele, hayattayken böbreğinin birini, iliğini, ciğerinin parçasını bir hastaya vererek ölümden kurtarması,

“Her kim bir hayatı kurtarırsa bütün insanları kurtarmış gibi olur”

hükmü içinde değerlendirilir.

Yüce Rabbim, hiçbir kulunu muhtaç etmesin amma, unutmayalım ki, organ nakline ihtiyacı olan biz veya ÇOK YAKINIMIZ biri de olabilir. Ben bu yazımı noktalarken, bütün organlarımı da

(eğer birilerinin

işine yarayacaksa)

peşinen bağışladığımı vurgulamak isterim.

Bakmadan Geçme