• Haberler
  • DEMOKRASİNİN ADI VAR, KENDİSİ YOK!!!

DEMOKRASİNİN ADI VAR, KENDİSİ YOK!!!

Bu ülkede demokrasi varmış! Güldürmeyin beni! Hangi demokrasiden bahsediyorsunuz! Adı var, kendisi yok bir demokrasiden mi! Bir ülke ki sözde seçimlerle iş başına gelmeleri gereken milletvekilleri, belediye başkanları, meclis üyeleri siyasi partilerin baş

Bu ülkede demokrasi varmış! Güldürmeyin beni! Hangi demokrasiden bahsediyorsunuz! Adı var, kendisi yok bir demokrasiden mi! Bir ülke ki sözde seçimlerle iş başına gelmeleri gereken milletvekilleri, belediye başkanları, meclis üyeleri siyasi partilerin başkanları hep atama suretiyle tespit edilirler. Seçimler, şeklen yapılır. Adayların varlıkları, yoklukları liderlerinin iki dudakları arasındadır.

Türkiye’de, siyasi partilerin kendi bünyelerinde demokrasi yok ki, ülkeye demokrasiyi tesis etsinler! (Demokrasi-demokrasi!) diye haykırıyorlar amma, kendileri demokrasiye uymuyorlar!

Ziya Paşa’nın

Terkip-i Bend’inde

buyurduğu gibi:

“Onlar ki verir lâf ile dünyaya nizâmât

Bin türlü teseyyüp bulunur hânelerinde”

Türkiye’de (demokrasi-demokrasi!) diye bar-bar bağıran siyasi partilerin de durumları budur. Onlar, kendi teşkilatlarında demokratik kurallara uymuyorlar ki, Türkiye’ye gerçek demokrasiyi getirsinler!

Bu bir gerçektir ki, siyasi partilerde liderler sultası kırılmadıkça, bu ülkeye demokrasinin gelmesi mümkün değildir. Vatandaşların sandık başlarına giderek oy kullanmaları, demokrasinin varlığı anlamına gelmez! Sonuç itibarıyla, önlerine isimler konulmuştur. O isimler arasında bir tercih yapmak zorunda bırakılmışlardır! Onlar da, kötülerin iyisini seçmek durumunda kalmaktadırlar!

Gerçek bir demokrasi için öncelikli olarak ön seçim sisteminin sağlıklı bir şekilde işletilmesi gereklidir. Ön seçimlerde oy kullanacak delegelerin de, oy kullanacakları siyasi partilerde en az üç yıldan beri kayıtlı olmaları ve aidatlarını muntazam bir şekilde ödemiş partililerden oluşmaları gerekir. Birden fazla siyasi partide üye yazıldıkları tespit edilenler, en az 5 yıl süreyle siyasi partilerde delege olma haklarını kaybetsinler.  Öyle seçimlere birkaç ay süre kala partilere kayıt yapanlara, süre dolmadıkça oy kullanma hakkı da verilmemelidir. Hele, bir partiden bir partiye paraşütle iner gibi, inenlerin dönemi kapanmalıdır.

Bırakın işlerin böyle olmasını, liderlerin istekleri doğrultusunda, paraşütle inenler köşe-kapmaca oyunlarıyla öne geçiriliyorlar. Sonra da bunun adına demokrasi diyerek milleti kandırıyorlar.

Tabii, bütün olumsuz koşular yanında bir de yapılan seçim hileleri vardır. Trafolara giren kediler, çöp kutularında bulunan oy’lar! Veya misal olarak bir sandıkta bir partiye  (320) oy çıkmışsa ve bu oylar muhalefet partisine aitse sehven(!) (23) olarak yazılması ya da (23) oy alan siyasi parti iktidardaki parti ise yine sehven(!) kayıtlara (320) olarak yazılması ve benzeri sehven (!) oyunlarla sonuçların değiştirilmesi gibi oyunlar…

Kesin olarak bilelim ki, demokrasinin kuralları tam anlamıyla işletilmedikçe, bu ülkeye demokrasi gelmez! Demokrasiyi kurallarıyla işletmek de, sultalarını yerle bir edeceği için liderlerin hesaplarına gelmez!!!

Bakmadan Geçme