ALLAH KIŞIMIZI KIŞ, YAZIMIZI YAZ ETSİN

Allah'ın hikmetinden elbette sual olunmaz ancak, bugünlerde ilimizde bir kuraklık tehlikesinden söz edilmeye başlandı.Şimdiye kadar yeteri kadar yağmur yağmadı ve özellikle tarımsal kuraklığın giderilmesinde çok etkili olan kar yağışını neredeyse hiç görm

Allah'ın hikmetinden elbette sual olunmaz ancak, bugünlerde ilimizde bir kuraklık tehlikesinden söz edilmeye başlandı. Şimdiye kadar yeteri kadar yağmur yağmadı ve özellikle tarımsal kuraklığın giderilmesinde çok etkili olan kar yağışını neredeyse hiç görmedik diyebiliriz.  Adeta bahardan öte ilkbahardan yaza geçtiğimiz günlerdeki havayı yaşıyoruz. Güneş “berhoce” dediğimiz kış güneşinden de öte, insanı ısıtıyor ve insan saatlerce güneşin altında kalmak istiyor.

Tarımla uğraşan birkaç hemşerimizle ve bir iki ziraat mühendisiyle bu konuyu görüştüm. Onların verdiği bilgiye göre toprak henüz yeteri kadar yağış almadı ve ekinlerde atılan tohumlar yeteri kadar boy göstermedi.

Ağaçlar içinde bir tehlike söz konusu. Bu kış mevsiminde toprağın yeteri kadar yağış alması halinde daha çok güçlenecekleri belirtiliyor. Fıstık ağaçları başta olmak üzere meyve veren bütün ağaçlar bu durumdan olumsuz bir şekilde etkilenecek ve fıstık ağaçlarının ilimiz ekonomisi açısından önemini hepimiz biliyoruz.

Aldığım bilgiye göre tehlike kapıda . Önümüzde on,  on beş günlük bir süre var ve bu süre içerisinde yeteri kadar yağmur ve kar yağışının gerçekleşmesi halinde rahat bir nefes alacağız ve kuraklık tehlikesini en azından kış mevsimi açısından atlatmış olacağız.

Dua edelim ve bekleyelim. Allah'tan yeteri kadar yağış indirmesini dileyelim. Zaten bundan da öte yapabileceğimiz bir şey yok. Atalarımızın bir sözünü hatırlamakta yarar vardır. Ne güzel  demiş atalarımız. “Allah kışımızı kış, yazımızı da yaz etsin.” Sanırım dileğimizi bundan daha güzel izah edecek bir söz bulunamaz.

Bakmadan Geçme