ALLAH ZENGİNE, ZENGİN ZENGİNE, FAKİR DE ZENGİNE VERİR!
Fakirleri, orta direk insanları düşünen bir hükümet hiç olmuş mudur.Padişahlar ve krallıklar hariç.
Fakirleri, orta direk insanları düşünen bir hükümet hiç olmuş mudur. Padişahlar ve krallıklar hariç. İnanın ki hiç olmamıştır ve olmayacaktır. Çünkü siyasi partilerin iktidara gelebilmeleri için, zenginlerin desteğini almaları lâzımdır. Zenginlerin desteğini almak için de, çıkarlarına uygun hareket etmek gerekir. Zenginlerle uyum sağlamayan iktidarların ömürleri kısa olur. Bunun için, bütün iktidarlar, ya zenginlerin çıkarlarına uygun politikalar uygularlar veya kendi zenginlerini yaratarak, ömürlerini uzatmak yolunu tercih ederler.
AKP kuruluş aşamasında, fakirlere umut ışığı olmuştu. Açık olarak söylemeseler bile, kapalı kapıların ardından İslâmiyet’in sosyal adaletini getireceklerini iddia ediyorlardı. Amma, 16 YILDAN BERİ iktidarda olan AKP’nin de maskesi düştü. Bu partinin de diğer siyasi partiler gibi zengin yanlısı politikalar yürüttüğü, kendi zenginlerini yaratmak için uğraştığı ve yarattığı anlaşıldı. Bu bakımdan, fakirlerde ve orta direk vatandaşlarda büyük hayal kırıklığı yarattı.
Daha önce köyü AKP’li olan, ancak emeklilere, işçilere, memurlara reva görüp uyguladığı ücret politikasından hayli öfkelenerek aleyhine dönen bir emekli beni yolda görüp, maaş artışından yakındı. Tedavilerde yürürlüğe konulan katkı payı ile verilenin çok fazlasının geri alınacağını söyleyerek “ne umduk, ne bulduk!” dedi.
Daha önce, AKP’nin politikalarını eleştirdiğim için bana karşı çıkan emekli memur arkadaşa ben de şu cevabı verdim:
-Bak dostum! Allah, zengine verir; zengin, zengine verir; üstelik fakir de vermek işinde zengini tercih eder! Hükümetler de öyledir. Onlar da, hep zenginlerden yana politikalar üretirler!
Dostum:
-Hele, söylediklerini aç da öyle anlat bu nasıl olur! deyince de açıklamayı şöyle yaptım:
-Zengini, zengin etmekle Allah zengine vermiştir. Zengin birine sen-ben gider borç para istersek vermez, ama zengin biri isterse verecektir. Çünkü “bir gün benim de ihtiyacım olur, ondan isteyebilirim!” diye düşünecektir. Dolayısıyla zengin de, verirken, zengine vermiş olmuyor mu. Fakirin, zengine vermesi nasıl olur, dersen, onun da açıklamasını yapayım. Diyelim ki fakir bir ailenin güzel bir kızı var. Bu kızı, zengin ama şımarık bir genç ile fakir ama iyi yürekli bir genç isteseler kime verirler. Elbette ki zengine! Hükümetler de aynen böyledir. Onlar da, verince zenginlere verirler. Çünkü onları iktidara getiren bizim zihniyetimizdeki insanlardır. Biz, toplum olarak zenginlerin peşini bırakmadığımız sürece, seçeceğimiz iktidarlar da hep öyle olacaklardır!
“ARKAMDA YÜRÜMEK ŞEREFİ SANA YETMİYOR MU!”
Geçmiş yıllarda, Şehrimizin zenginlerinden ve ileri gelenlerinden olan, ancak, pintiliğiyle de ün salmış bulunan biri, aldığı öteberiyi taşıması için bir hamalın sırtına yüklemiş, kendisi önde, hamal arkada evine götürmüş.
Hamal, eşyaları evin kapısında teslim ettikten sonra, ücretini almak için beklemiş. Kendisini Şehrin eşrafından gören şahıs:
-Tamam, gidebilirsin…
demiş.
Bunun üzerine Hamal hemşerimiz:
-İyi ama, Hacı Amca, hamallık ücretimi vermedin!
diyecek olmuş.
Muhatabı sinirlenerek söylenmiş:
-Benim gibi, Şehrin eşrafından birisinin arkasında yürümek şerefi sana ücret olarak yetmez mi! Ücret istemeğe utanmıyor musun?
Hamal hemşerimiz, cevabı yapıştırmış:
-Ben, “ŞEREF” için değil, ekmek için çalışıyorum. Hamaliye ücretimi ver, gideyim!
Bu cevap üzerine, zengin amma, o kadar da cimri olan Siirtli çıkarmış, hamala para vermiş. Ancak, ödenmesi gereken ücretin belki yarısı kadarını.
“Hiç yoktan iyi”
diyen zavallı Hamal hemşerimiz de aldığı ücretle yetinmek zorunda kalmış.
TAŞLAMALAR
İTTİFAKLAR OLACAK
PARTİLER ARASINDA
KİM KARLI ÇIKACAKTIR
İTTİFAKLAR SONUNDA
SEÇİM YASASI YİNE
SİLBAŞTAN DEĞİŞECEK
NALINCININ KESERİ
YASALARI GELECEK
NALINCININ KESERİ
KENDİNDEN YANA YONTAR
YENİ DEĞİL ELBETTE
ESKİ DEYİMLER BUNLAR
MİLLET NALINCI OLSUN
DİLEĞİMİZ BU DEFA
YASALAR OLUŞMALI
ARTIK MİLLETTEN YANA
Bakmadan Geçme





