AK KOYUN, KARA KOYUN, OYUN İÇİNDE OYUN!

Son günlerde gündeme getirilen önemli bir olay vardır. Halk dansları yarışmasına katılmak üzere Yurt dışına giden 16 kişilik kafileden 11'inin Macaristan'a iltica ettikleri iddia ediliyor. Böyle bir durum yaşanmışsa, bu gerçekten bir skandaldır. Peki, bu kişilerin yarışmaya katılmaları için gerekli işlemleri kim yapmış, evraklarını kim hazırlamış, GRİ pasaportlarını kim tanzim etmiştir!

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları tarafından kullanılan Bordo pasaport, Yeşil Pasaport, Gri Pasaport ve Siyah Pasaport olarak adlandırılan 4 çeşit pasaport bulunmaktadır. Bunlardan BORDO olanı yurt dışına çıkışlarında bütün vatandaşlara verilen en yaygın tiptir. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan 1., 2. ve 3. derecedeki memurlara ve bunların emeklilerine verilen pasaport türü de YEŞİL pasaport olarak bilinenidir. GRİ pasaport ise, bir görevlendirmeyle yarışmalara ve her türlü etkinliklere katılmak için Yurt dışına gidenlere verilir. Yeşil pasaport gibi sahibine avantajlar sağlayan bir pasaporttur.

Hizmet pasaportu ya da hizmet damgalı pasaport olarak da bilinen gri pasaport,

5682 sayılı pasaport

kanunu gereğince, yurt dışına devlete türlü hizmet için gidenlere, sadece görev sürelerini kapsayacak süre için verilen, birçok ülkeye vize almaya gerek duymaksınız girme imkn tanıyan pasaport türüdür. Resmi kurumlar tarafından bir görev için yurt dışına gönderilen, yeşil veya siyah pasaportu olmayanlara gri pasaport verilmektedir.

İlk defa GRİ pasaport aldıklarına göre  Macaristan'a giden ve iltica eden bu sözde Halk Dansları oyuncularının daha önce herhangi bir yarışmaya katılmadıkları gibi, oyuncu olduklarının kanıtı olacak belgelerinin  de olmadığı anlaşılmaktadır. O zaman akla gelen soru şudur. Ellerinde Halk Dansları oyuncuları olduklarını kanıtlayacak belgeleri olmadan bunlara kim ve nasıl GRİ pasaport çıkartmıştır.

Bu 11 kişi, gerçekten Macaristan'a iltica etmişlerse, büyük bir ihtimalle terör örgütü mensuplarıdırlar. Ya PKK'lı, ya da FETÖCÜDÜRLER!

Hani, bir tekerleme vardır. (Ak koyun, kara koyun, oyun içinde oyun) denilir. Halk Dansları Oyuncuları kimliğiyle ve Devletin GRİ pasaportuyla Yurt dışına giderek iltica ettikleri doğruysa, oyun içinde oyun kuran bu 11 kişiyi kutlamak lzım!!!

MELLE EMS! MILLE EMS!

Sabahın erken  saatlerinde, bir ma hfızın sokaklarından geçtiğini gören dul kadın, sokağın da boş olduğunu görünce:

-Nasıl olsa gözleri görmüyor. Onu eve götürürüm, mercimeği fırına verir tekrar sokağa salarım! Elinden tutuğumu gören olursa, 'zavallı yolunu şaşırmıştı, elinden tuttum yolunu gösteriyorum!' derim!

diyerek şeytanca düşüncesini tatbik etmiş. Tabii, bu iş ma Hfızın da hoşuna gitmiş. Kadın, mercimeği fırına verdikten sonra, ma hfızı tekrar sokağa salmış amma, evini bilmesin diye de, hayli uzaklaştırmış!

Bu işten hoşlanan ma hfız ertesi gün yine sabahın erken saatlerinde büyük bir ümitle aynı sokaktan geçmiş. Kimse  gelmeyince ve bir önceki gün girdiği evin, hangi ev olduğunu bilmediğinden parola vermek için yüksek sesle

SİİRTÇE

bağırmağa başlamış:

-MELLE EMS! MİLLE EMS!

(DÜNÜN MOLLASI, DÜN GİBİ OLASI!'