BEKLEYİN, DÜZELİR!..
Son aylarda ülkemizin ekonomik durumu herkesin malumu..
Son aylarda ülkemizin ekonomik durumu herkesin malumu.. Birçok hemşerimiz bulunduğumuz meknlarda bu işin sonu ne olacak, her şey yeniden düzelebilecek mi sizce diye sorup duruyorlar.
Verdiğim cevap ise genelde şu oluyor; Başkasından çözüm beklemeyi bırakın ve önce kendinizi yoklayın.. Kimsenin elinde sihirli bir değnek yok.. Tek başıma ben düzeltirim, kimseye ihtiyacım yok diyene de asla inanmayın ve güvenmeyin.. Çözüm sadece sizin elinizde.. Yolunda gitmeyen işleri tekrar yoluna koymak için, herkesin kendi üzerine düşeni yapması gerekiyor.. Aklı başında her bir bireyin kendi sorumluluklarını hatırlaması ve rotasını tekrar bu yöne çevirmesi gerekir.
Ekonomi de diğer her şey gibi bir sistem içerisinde çalışır.. Girdileri ve kaynakları vardır ve bunları ihtiyaçlarınıza göre işlemeniz gerekir.. Elde ettiğiniz çıktıların ihtiyaçtan arta kalan önemli bir kısmını sisteme tekrar kaynak olarak vermeniz çok önemlidir.. Aksi takdirde sistem döngüsü durur ve çöker.
Şu anda ekonomik sistemimizin kaynaklarında önemli bir azalma var.. Kaynak yetersizliğinden ötürü ihtiyaçlarımız kadar üretim yapamıyor ve yeterli çıktıyı elde edemiyoruz ki, bu da bizi ekonomik olarak dış ülkelere bağımlı hale getiriyor.
Enerji, sanayi, teknoloji, tarım, hayvancılık ve hizmet sektörleri başta olmak üzere, ekonomik sistemimize girdi sağlayan kaynaklarımızı bir an önce artırmak zorundayız, yani üretmeliyiz.
Çalışmayı, üretmeyi terk ederek kuş yavrusu gibi ağzımıza lokma bırakılmasını beklemek çözüm değil.. İhtiyacımız olan her ne ise, bulabildiğimiz kadar, üretebildiğimiz kadar kendimiz temin etmeliyiz.
Ekonominin tabii kurallarını inkar etmek, bizi bir sonuca götürmez.. Asırlık tecrübelerle kazanılmış bilgileri dikkate almayarak, hiçbir yerde uygulamasına rastlamadığımız prosedürlerden çözüm beklemek sadece vakit kaybettirir ve yara daha da derinleşir.
Birilerinden bağış, yardım ve nema alarak değil, çalışarak ve üreterek geçinmeyi yeniden öğrenmek zorundayız.