(BİR GECE ANSIZIN GELEBİLİRİZ!)
IKYB Başkanı Mesut Barzani bütün tepkilere rağmen dediğini yaptı, 25 Eylül 2017 Pazartesi günü aralarında Kerkük ve Musul'un da bulunduğu kontrolündeki Kuzey Irak'ta BAĞIMSIZLIK REFERANDUMUNU gerçekleştirdi.Referandum'da neredeyse seçmenlerin yüzde doksan
IKYB Başkanı Mesut Barzani bütün tepkilere rağmen dediğini yaptı, 25 Eylül 2017 Pazartesi günü aralarında Kerkük ve Musul'un da bulunduğu kontrolündeki Kuzey Irak'ta
BAĞIMSIZLIK
REFERANDUMUNU
gerçekleştirdi. Referandum'da neredeyse seçmenlerin yüzde doksanı
(EVET)
oyu kullandı. Yani, bağımsızlık isteğini teyit etti. Seçimlerde hile, baskı oldu mu, elbette ki olmuştur. Ancak, yüzde doksanlık bir oranda varsın yüzde 20 olsun, ne değişir!
Başta ABD olmak üzere birçok ülkeler referanduma karşı olduklarını açıklamışlardı. Tabii, ABD'nin tutumu
(tavşana kaç, tazıya
tut)
deyimindeki gibidir. Yoksa ABD'ye rağmen Barzani'nin referanduma gitmesi söz konusu bile olamazdı.
Bizim yetkililer ve etkililer de ancak referanduma 1-2 hafta kala seslerini yükseltmeğe başladılar. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
'Bir gece ansızın gelebiliriz'
diyerek, Barzani'yi sözde gözdağı verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü PYD/PKK'ya yönelik operasyonun süreceğinin işaretini vererek
'Vakti saatinde ne yapmamız gerektiğini biliriz, bir gece
ansızın gelebiliriz'
demişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu sözleri, 1974'teki Kıbrıs Harektı öncesi yaşanan bir hadiseyi akıllara getirdi.
O dönem Kıbrıs'ta gazetecilik yapan Akay Cemal ve Fevzi Tanpınar, 20 Temmuz 1974'ün Kıbrıs için yüklediği anlamı şu cümlelerle anlatmışlardı:
'Rumlar, çatışma yıllarında, özellikle mücahitleri etkilemek için, mevzilere yakın yerlerde, radyolardan,
'Bekledim de
gelmedin'
şarkısını çalarak, Türkiye'nin müdahalesini bekleyen Kıbrıs Türkünün moralini bozmaya çalışıyordu. Kıbrıs Türkü buna karşı da önlemini alarak, Bayrak Radyosu kanalından,
'Bu kadar yürekten çağırma beni/Bir gece ansızın gelebilirim'
şarkısıyla karşılık vermişti.
Kıbrıslı soydaşlarımızın
'Türkiye bir gün
gelecek ve bizi kurtaracak'
beklentisi boşa çıkmadı. 19 Temmuz'u 20 Temmuz'a bağlayan 1974 gecesi Kahraman Mehmetçikler, Kıbrıs'ın Beşparmak dağlarına inmiş, Kıbrıs Türklerine yeniden özgürlüklerini kazandırmışlardı.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan
'Bir gece ansızın gelebiliriz'
derken, acaba bu tarihi olaydan mı etkilenmiştir, bilinmez! Ne var ki, Erdoğan'ın sözleri, Barzani'yi hiç etkilememiş olacak ki kimseyi takmadan
(dediğim dedik, çaldığım düdük)
diyerek referanduma gitti.
Şimdi büyük bir merakla
(Türkiye'nin, referanduma karşı alacağı tedbirler neler
olacak)
diyerek, bekliyoruz!
Evet, bu işler, hariçten gazel okumaya benzemez. Bekleyelim bakalım!
SİİRTLİ MECZUP!
Siirtli bir hemşerimizin çocuğu olmuyormuş. Şehirde dolaşan kimine göre veli, kimine göre deli, yine Siirtli bir Meczubu görünce, duasını istemek için yanına gitmiş:
-Ammo Sıpho, bana dua et! Çocuğum olmuyor. Dua edersen, senin duan makbul! Belki Allah bana çocuk verir.
demiş.
Siirtli meczup:
-Sana dua edemem!
deyince, çocuk sahibi olmak isteyen Siirtli adeta yalvarırcasına:
-Allah senden razısı olsun, bana dua et. Hem, bana neden dua edemiyorsun ki?
diyerek dua talebinde ısrarını sürdürmüş.
Bunun üzerine Siirtli meczup:
-Ben ondan küsmüşüm. Artık, ondan hiçbir şey istemiyorum!
demiş.
Dua talebinde bulunan Siirtli, Meczubun ne demek istediğini anlamış:
-Ne olur, benim için barış!
diyerek üstelemiş.
Siirtli meczup, yerden üç taş alıp göğe doğru fırlatmış. Her taşı fırlatışında da:
-Sana söylüyorum, bu adama bir erkek çocuk ver!
diyormuş.
Meczuptan dua isteyen adamın zaman içinde peş-peşe üç erkek çocuğu olmuş. Allah, her şeye kadirdir! Kimin deli, kimin veli olduğu bilinmez…