BİTİR DESELER NE Mİ YAPARDIM?

Birileri beni alıp da ülkenin başına getirmiş olsa ve senin görevin bu ülkeyi tarumar etmek olsun dese neler yapardım diye düşündüğümde iktidara geldikten sonra yavaş-yavaş ve derinden giderek önce bir altyapımı kurar, iktidardan gidişimin yaklaştığını hissettiğim an ise çok daha cesur davranırdım.. Çünkü hesabı kapatmadan gidersem benden hesap sorulacağı kesin olurdu derim.

Yapacağım ilk iş orduyu devre dışı bırakmak olurdu ki bana müdahale etmesin, hukuku yok etmeliydim ki ceza korkum olmasın, eğitim, sağlık ve ekonomiyi yok etmeliydim ki uzun iktidarımda arkamdan gelen eğitimsiz, cahil sürümün göbekten bağlılığı ile bana olan destekleri her halükarda devam etsin.

Yok etmek uzun sürerdi ama asıl öldürücü darbeyi, kültür ve ortak değerlerle tarım ve milletleri birbirine bağlayan kültür değerlerini yavaş yavaş törpüleyerek vururdum.. Bayramlar, gelenekler, müzik, sanat, Türk tarihi v.s. her ne varsa virüsü bahane ederek müzik yasağını da bunun bir uzantısı olarak kullanırdım.. Ama en öldürücü ve kesin sonuçlu darbeyi ise tarımla vururdum.. İnsan 3 öğün acıkır ve yemek yemek zorundadır.. Önce yavaş yavaş yerli tarımı bitirerek Türk milletini dışa bağımlı hale getirirdim.. Alım ve üretim gücünü tamamen yok ederdim.. Zeytin ağaçlarını cepleri doldurmak için küçük bir ödül olarak değerlendirir, asıl öldürücü darbeyi ise akaryakıt zamlarıyla sağlar, mazotu 4 liradan 28 liraya yükseltir, çiftçiyi tamamen bitirirdim.

Milletim dediklerimi uyandığında aç kalacak ve cebinde bulabilirse alacak ekmek parası olmayacak hale getirirdim.. Çünkü bile-bile tonunu 3 bin liraya üreteceğiniz buğdayı 6000 liraya dışarıdan almanıza neden olur ve onunla yapılan ekmeğe 10 lira ödeyeceğiniz günlerin temelini atardım.. Milleti, yerli tohumu yasaklayarak ithal hibrit tohumuna mecbur ederdim. İşte mazota bunun için her gün devasa zamlar yapardım.

Yoksa siz gerçekten halen kararsız mısınız ve halen elektriğe yapılan onca zamma rağmen ampul mü yakıyorsunuz?