BUNDAN SONRA, NASIL BİR ÇÖZÜM ÜRETİLECEK

Suriye'deki Esad rejiminin Duma'da kimyasal silah kullandığı görüşünü taşıyan ABD, İngiltere ve Fransa ile birlikte bu sabah bu ülkeye hava saldırısı düzenleyerek belirlenen hedefleri imha ettiği erken saatlerde öğrenildi TV kanallarında verilen haberlerden…

ABD yetkilerince yapılan açıklamalarda gerçekleştirilen hava saldırısının, Suriye'deki kimyasal silah programını yok etme amacına yönelik olduğu dile getirilirken,  Başkan Trump; 'ABD Suriye'de kalıcı bir şekilde bulunma amacında değildir. Vakti geldiğinde askerlerimizin yeniden eve dönmesini sağlayacağız..' diyerek,  atıfta bulundu bir müddet önce Suriye'den çekileceklerini dile getirdiği açıklamasına…

Duma'da kimyasal silah kullanıldığına yönelik söylemlere, Türkiye'miz yetkilileri de tepki göstermişti anında ve ABD'nin İngiltere, Fransa ile birlikte Suriye'ye gerçekleştirdiği hava saldırısı nedeniyle aynı görüşü teyit eden açıklamalar yaptılar yine… Dışişleri Bakanlığımızın yazılı açıklamasında; 'Suriye rejimi tarafından gerçekleştirildiği yönünde güçlü şüphe bulunan Duma saldırısı karşısında tüm insanlığın vicdanına tercüman olan bu operasyonu memnuniyetle karşılıyoruz…'  denilerek vurgu yapıldı hava harekatının benimsendiğine…

Suriye krizi, yeni bir boyutu ulaşmış bulunuyor Duma'daki katliam sonrasında… Bu katliamda Esad rejiminin kimyasal silah kullandığı hususunun araştırılacağı ifade ediliyorken ABD, Fransa ve İngiltere ile birlikte hava harekatını geciktirmedi, kimyasal silah kullanıldığını var sayaraktan… Saldırıya net olarak tepki koyan tek ülke, Suriye krizine çözüm üretmek için birlikte hareket ettiğimiz iki ülkeden biri olan İran oldu ve diğer ülke Rusya'nın yetkilileri ise kızgınlıklarını dile getirdiler saldırı nedeniyle… Rusya ABD Büyükelçisi Anataloy Antonov, ülkesi uyarılarının dikkate alınmadığını belirtirken, ABD'nin dünyanın en büyük kimyasal silah deposuna sahip olduğunu da iddia ederek, bu nedenle başkalarını suçlamak için ahlaki bir hakka sahip olmadığını dile getirdi ayrıca… NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de kimyasal silah kullanımının kabul edilemez olduğunu söyledi sağ duyulu herkes gibi…

Bundan sonraki süreç, Suriye krizinin kalıcı çözümü beklentisinde neyi gösterecek noktasında sağlıklı bir tahmin yapmak mümkün değil… Türkiye-Rusya ve İran'n siyasi çözüm üretmek için start verdikleri işbirliğinin nasıl seyredeceği de bilinmiyor zihinlerimizde resmi geçit yapan bazı acabalar nedeniyle… Öyle ya, bir taraftan Rusya'nın Esad'ı desteklediğini bildiğimiz halde kendisi ve İran ile birlikte ülkesi için siyasi çözüm üretme gayreti içine giriyoruz, diğer taraftan ilgililerimizin tüm ısrarlarına rağmen Suriye'de DEAŞ dışındaki terör örgütlerine silah desteği vermeyi sürdüren ve ülkemiz bekasına son vermek için alçak bir kalkışmanın başını çeken şarlatanı bünyesinde barındırmaya devam eden ABD'ye destek veriyoruz aynı zamanda…

Kimyasal silah kullanmanın kabul edilemez bir durum olduğu muhakkaktır elbet ve bu silahı kullanan herkesin canı cehenneme derken, Allah belalarını versin diyorum böyle silahları üretenlerin de… Bu arada, yeni senaryoların devreye gireceğine  dikkat çekmek isterim önemle!...