ÇİFTÇİ, YİNE MUTSUZ!
Yurdumuzun bazı yörelerinde hasat döneminin start aldığı gözlemlenirken, ilimiz çiftçilerinin de hasat çalışmalarını tamamladıkları ve yakın günlerde Buğdaylarını biçmeye başlayacakları öğrenildi.Tarım alanlarının büyük bölümü Kurtalan ilçemizde bulunuyor
Yurdumuzun bazı yörelerinde hasat döneminin start aldığı gözlemlenirken, ilimiz çiftçilerinin de hasat çalışmalarını tamamladıkları ve yakın günlerde Buğdaylarını biçmeye başlayacakları öğrenildi. Tarım alanlarının büyük bölümü Kurtalan ilçemizde bulunuyor ve ilçedeki bazı çiftçilerimizden edindiğim bilgide; 'Tarıma verildiği belirtilen destekler yetersizdir ve bu durumun gözden geçirilerek gerçekçi önlemler alınmadığı taktirde bundan sonraki yıllarda tarım alanları daha da azalmış olacak, zira; arazi sahipleri boşa kürek sallamak istemeyecektir..'
Bir zamanlar tarım ve hayvancılık sektörleri sayesinde kendi kendine yeterli olan 7 ülkeden biriydik ama daha sonra uygulanan yanlış tarım politikaları yüzünden şimdi birçok tarım ürününü başka ülkelerden ithal etmek mecburiyetinde kalmış bulunuyoruz ve bundan böyle de bu mecburiyetin daha da büyüyeceği endişesi taşınmaktadır.
İlimiz ekonomisinin gelmiş olduğu gönül dağlayıcı durumu irdelerken, tarım ve hayvancılık alanındaki gerilemeyi bu konuda oldukça düşündürücü görmekteyim. Ülkeler, sahip oldukları elverişli potansiyelleri ülke ekonomilerine kazandırmayı ekonomik açıdan öncelikli olarak görmekteler ve bizlerde ise bunun tam tersi yaşanmaktadır. Ülkemizdeki tarım ve hayvancılık potansiyeli başka ülkelerin elinde olsa, bu alandaki üretimde dünyanın bir numarası olurlardı. İşte bu nedenle sormak gerekmez mi; biz çok elverişli olan tarım ve hayvancılık potansiyelimizi bile değerlendiremediğimize göre, sıkıntısını çektiğimiz ihtiyaç kalemlerini karşılamada nasıl başarılı olabiliriz?
Ekinlerini korumak için kuşlarla bile mücadele eden çiftçilerimizin maliyet giderleri, altından kalkılamaz boyutlara ulaşmıştır ve bu nedenle kendilerine verilmekte olan destekler bir işe yaramamaktadır. Oysa bu iki sektöre gerçek anlamda sahip çıkılmış olsaydı, üretilenin çok fazlasını başka ülkelere ihraç etme şansı elde edilecek, sektörlere dayalı çok sayıda sanayi tesisi vücut bulacağından işsizlik azalacaktı.
Buğdaya biçilen fiyatın tatmin edici olmadığını da çiftçi hemşerilerimizin yakınmalarından öğrendim. Yani bu insanlarımız umduklarını bulamadıklarından yine mutsuzdurlar. Demek oluyor ki, tarım sektörüne ve yanı sıra hayvancılığa verilen destekler, arzulanan sonucu vermiyor. Her iki sektörde yaşanan gerileme devam ettiğine göre, bu olumsuzluğun ciddiyetle sorgulanması gerekir. Gerçekçi önlemler alınmaz ise, yakın gelecekte dışarıdan ithal etek mecburiyetinde kalacağımız tarım ürünleri fazlaşacak ve ülkemiz ekonomisi bundan büyük bir zarar görecektir. Hem, bu iki sektörün ülke ekonomisine kazandırıldığını görmedikçe başka alanlarda bir başarı elde edileceği söylemlerine inanmak da mümkün olmayacaktır diyerek ilgililerin dikkatini çekiyorum.