DEVLET ANA
Başka ülkelerde (DEVLET BABA) deyimi kullanılıyor mu, hiç zannetmiyorum.Herhalde bu deyim Türk Milletine özgün deyimlerden biridir.
Başka ülkelerde
(DEVLET BABA)
deyimi kullanılıyor mu, hiç zannetmiyorum. Herhalde bu deyim Türk Milletine özgün deyimlerden biridir. Biz, Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları olarak, Devleti hep BABA olarak gördük, işimizi, aşımızı, eşimizi ondan istedik, onda aradık.
İşin doğrusu, Devletimizin da başına bugüne kadar hep erkekler geldi. Osmanlı İmparatorluğundan bugüne değin, bütün sultanlar, padişahlar, imparatorlar, cumhurbaşkanları hep erkeklerden oldu veya seçildi. Bilindiği gibi, 2019 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Cumhurbaşkanlığına aday adayı veya aday olacaklar yavaş-yavaş gün yüzüne çıkmağa başladılar. AKP'den Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın aday olacağı kesin. Vatan Partisi Sayın Doğu Perinçek'i aday gösterecek. İYİ Partinin adayının da Sayın Meral Akşener olacağı açıklandı. Diğer siyasi partiler henüz aday açıklamasında bulunmazlarken, MHP, AKP Genel Başkanı ve mevcut Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyeceğini açıkladı.
Yani, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir kadın, Cumhurbaşkanlığına aday olacağını açıklamış bulunmakta. Bu açıdan İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener'i kutlamak lazım. Cumhurbaşkanlığı makamını, erkeklerin hegemonyasından kurtarmak adına önemli bir adım. Sayın Akşener, Cumhurbaşkanı seçilir mi, seçilmez mi şimdiden kestiremeyiz ama şayet kazanacak olursa,
(DEVLET BABA)
deyiminin yerini de artık
(DEVLET ANA)
deyiminin alması gerekecek. Ana mı daha önemli, baba mı, derseniz, cevabını vermeğe çalışalım.
Peygamber Efendimiz Hazret-i MUHAMMED'E (O'na al ve ashabına salat ve selm olsun)
ashabı kiramdan biri:
-En çok kimi seveyim?
diye sordu.
Peygamber Efendimiz:
-En çok ananı sevmelisin
buyurdu.
Ashabı kiram yine sordu:
-Daha sonra kimi?
Peygamber Efendimiz, yine:
-Ananı!
cevabını verdi.
Ashabı kiram:
-Daha sonra kimi?
diye sorunca yine aynı cevabı aldı. Ancak, dördüncü sefer soruyu tekrarladığında bu defa:
-Babanı!
buyurdu.
Bu arada,
(Cennet, annelerin ayakları altındadır)
mealindeki hdis-i şerifi de unutmayalım.
DOLAYLI YARDIM!
Gönül ehli Siirtli, alışveriş için Pazar yerine gidecek olmuş. Bir arkadaşı da peşine takılmış. Gönül ehli kişi, meyve, sebze satan bir manavın önünde durmuş. Dükknda bulunan bütün sebzelerin, meyvelerin toplam bedeli bugünün parasıyla 30-40 YTL kadarmış.
Gönül ehli Siirtli dükkn sahibinden poşet istemiş. Dükkn sahibi de poşeti vermiş. Gönül ehli Siirtli, dükkn sahibine çaktırmadan ne kadar çürük ve atılması gereken domates varsa, torbasının içine doldurmuş. Beraberinde olan arkadaşı, sağlamlarını koymağa kalkışmışsa da, bırakmamış. Yine bakkala çaktırmadan çürükleri poşetine koymağa devam etmiş. Böylece, torbayı ağzına kadar doldurmuş.
Çürük domateslerin seçildiğinin farkında bile olmayan bakkal, poşeti tartmış, domateslerin parasını almış.
Yolda giderlerken, arkadaşı, gönül ehli Siirtliye sormuş:
-Herkes, seçtiği zaman sebzenin meyvenin iyisini seçerken, sen, domateslerin en çürüklerini seçtin. Ben, senin bu yaptığından bir şey anlayamadım
demiş.
Bunun üzerine, gönül ehli Siirtli cevap vermiş:
-Evet, çürük domatesleri bilerek seçtim. Bakkalın selesinde kalsalardı, diğer domateslerin de çürümelerini hızlandıracaklardı. O zaman da, domateslerin yarısı atılacak hale geleceklerdi. Bu adam, biliyorum ki çok fakir biri. Çürük domatesleri seçtim ki, diğer domatesleri çürümekten kurtarayım. Çıkarıp, yardım niyetiyle doğrudan para versem, onurlu adamdır hem almaz, hem gücenebilir. Yani, ayıp olur! Bu benim yaptığım, dolaylı yardımdır. Sana da tavsiye ederim. Sen de, ara, sıra bunu yap!
TAŞLAMALAR
MİLYONERLER KAÇARAK
TERKEDERKEN ÜLKEYİ
BALDIRI ÇIPLAKLARLA
DOLDURDUK TÜRKİYE'Yİ
MİLYONERLER ÜLKEDEN
KAÇMAKTALAR HEP NEDEN
ÇÜNKÜ EMİN DEĞİLLER
ÜLKENİN AHVALİNDEN
ZENGİN YATIP, SABAHA
FAKİR UYANMAK VARDIR
DEMOKRASİ ASKIDA
OLANLAR BİL BUNDANDIR
HAK, HUKUK VE ADALET
YOK İSE BİR ÜLKEDE
FIRSATI OLAN KAÇAR
O ÜLKEDEN ELBETTE