(EN KÖTÜ BARIŞ, EN İYİ SAVAŞTAN İYİDİR!)
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında dün Moskova'da Kremlin Sarayında gerçekleşen görüşme sonrası İdlib'te ateşkes ilân edilmesi elbette çok olumlu bir gelişmedir.Anlaşmanın hangi ş
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında dün Moskova'da Kremlin Sarayında gerçekleşen görüşme sonrası İdlib'te ateşkes iln edilmesi elbette çok olumlu bir gelişmedir. Anlaşmanın hangi şartları içerdiğini bilmiyor olsak bile
(EN KÖTÜ BARIŞ, EN İYİ SAVAŞTAN İYİDİR)
görüşünden hareketle, sadece İdlib'te ateşkes ilan edilmiş olması açısından da olsa varılan anlaşmadan Türkiye'nin ve Suriye'nin olumlu etkileneceği inancındayız.
Suriye'de yaşanan olayları tahlil ettiğimizde karşılaştığımız gerçek şudur. Bu savaşta taraf gibi görünen Rusya'dan veya Suriye üzerinde birçok hesabı olan ABD'den ölen askerler yok! Şehit olanlar Kahraman Mehmetçiklerimiz ve Suriyeli askerlerdir. Gerçekte bu iki komşu ve Müslüman ülkenin askerleri, emperyalistlerin kurguladıkları senaryolar sonucu karşı karşıya getirilmişlerdir. Ölen Müslüman, öldüren de Müslüman olunca Rusya, ABD ve İsrail ellerini ovuşturmayıp da ne yapsınlar!
İdlib'te yaşanan olaylar sonucu 60 kadar Mehmetçiğimizin Şehadet şerbetini içtikleri, buna karşılık, Esad'ın da 3 binin üzerinde askerinin bertaraf edildiği belirtiliyor. Peki ABD'li, Rusyalı veya İsrailli ölen asker var mı, elbette hayır!
2011 yılından beri Suriye ile düşük profilli bir savaş içindeyiz. Ne kazandık, ne kaybettik! Bir de bunun muhasebesini yapalım. Ne biz kazandık, ne Suriye! Kazanan Rusya, ABD ve İsrail oldu! Rusya, Akdeniz'e indi. ABD sınırımızda terör koridoru oluşturmanın keyfini yaşıyor. İsrail, Suriye gibi bir düşmanın etkisizleştirilmesinden dolayı memnun! İşgal ettiği topraklarda daha güçlü bir şekilde hkimiyetini sürdürecek olmanın sevinci içinde!
Evet, Erdoğan ve Putin'in Moskova'da Kremlin Sarayında bir araya gelerek İdlib'te ateşkes imzalamış olmaları önemli bir gelişmedir. Bu görüşmenin Ankara'da olması gerektiği yönünde muhalefetin gösterdiği tepkide haklılık payı olsa bile, sonuç itibarıyla anlaşma gerçekleşmiştir. Bu arada Sayın Erdoğan'ın, Putin'e hitap ederken
(BİZİ KABUL ETTİĞİNİZ İÇİN)
diyerek teşekkür etmesi her ne kadar muhalefet tarafından ağır şekilde eleştirilse bile, biz bunu Sayın Erdoğan'ın
NEZAKETİNE
hamlediyoruz. Gerçi, Sayın Erdoğan'ın
(ATALARIMIZ)
diyerek övündüğü Osmanlı İmparatorları bu kadar nazik değillerdi. Başka devletlerin imparatorlarını, sadrazamlarına eşit kabul ederlerdi. Hatta bunu anlaşmalarla kural haline getirmişlerdi. Mesela bir Avusturya İmparatoru, Osmanlı İmparatoruna mektup yazarsa,
ARZ ŞEKLİNDE
olurdu. Ancak, Osmanlı İmparatorluğunun Sadrazamlarına
(KARDEŞİM, DOSTUM)
diye hitap edebilirdi.
İyisi mi biz, böyle ince teferruatları bir yana bırakalım da, İdlib'te
ATEŞKESİ
tesis eden anlaşmayı doyasıya kutlayalım.
YAŞASIN BARIŞ!
ANEKDOT
Kanuni Sultan Süleyman Macaristan ve Orta Avrupa hkimiyeti yüzünden Avusturya Kralı Ferdinand üzerine seferler düzenlemiş, 1529'da Viyana'yı kuşatmış, 1532'de Almanya seferini yapmış, 1533 yılında da Avusturya ile İSTANBUL ANTLAŞMASI'nı imzalamıştı. Bu antlaşmaya göre;
Avusturya kralı protokol bakımından Osmanlı sadrazamına eşit olacak ve Avusturya elinde tuttuğu Macar topraklarına karşılık Osmanlı Devletine vergi verecekti.
TAŞLAMALAR
TÜM SAVAŞLAR KÖTÜDÜR
NEDENDİR SAVAŞMAMIZ
SAVAŞMAZSA İNSANLAR
CENNET OLUR DÜNYAMIZ
SAVAŞLARI İSTEYEN
EMPERYALİST GÜÇLERDİR
VE SAVAŞTA ÖLENLER
TOKLAR DEĞİL, AÇLARDIR
ALLAH YOLUNDA SAVAŞ
BİL KAN DÖKMEK DEĞİLDİR
HAKKI İRŞAT YOLUYLA
GERÇEKLERİ TEBLİĞDİR
ZORLA İMAN ETTİRMEK
YOKTUR DİN-İ İSLMDA
SENİN DİNİN SENİNDİR
BUYRULUYOR KUR'ANDA