ERKEN SEÇİM VE EMEKLİLER!

24 Haziran 2018'de erken seçim yapıl-ması kararının alınmasından sonra, emek-lilerle ilgili müjdeli(!) haberler yine peş peşe gündeme gelmeğe başladı. Hele yaygın medyada bir gazete var ki, hemen her gün emeklilerle ilgili müjdeleri(!) sıralayıp durmakta. Ama sonuç hep boş havanda su dövmek işine dönüşmekte.

Şu gerçeği vurgulamakta yarar var. Avrupa Birliği ülkelerinin ekonomik yönden en geri kalmış olanında bile emeklilerin durumu, Türkiye'ye göre kat-kat iyidir. Hele, AB'ın gelişmiş ülkelerindeki emeklilerinin durumu bir başkadır. Avrupa Birliğindeki ülkelerden birinde yaşayan ve emekli olan bir kişi, hiçbir şekilde ek iş yapmak ihtiyacını hissetmez. Emekli maaşları yettiği için rahat, rahat gezer, dolaşır, ömürlerinin son yıllarını dünyanın muhtelif bölgelerini gezerek değerlendirirler.

Türkiye'de durum tamamen farklıdır. Emekli memurlar, işçiler, hele Bağ-Kur'lular ek bir iş yapmasalar inanın ki yüzde 99'u aç kalacak ve sürüneceklerdir. Nasıl aç kalmasın ve sürünmesinler!

Bu ülkede 1000 TL'nin altında bile aylık alan emeklilerin bulunduğu düşünülürse, işin vahameti kendiliğinden ortaya çıkar. Bu para ev kirası, aydınlatma ve yakacağa bile yetmez. Nerde kaldı yeme, içmek, giyinmek, çocuk okutmak vs. vs…

Bir de deniliyor ki, Türkiye'de kişi başına düşen milli hasıla 10 bin doları aşmış. Peki, söyler misiniz, emeklilerin milli hasıladan hisselerine düşen nedir. Aldıkları emekli maaşları, aile fertlerine bölündüğünde, kişi başına milli hasıla olarak açıklanan rakam kadar maaş alan emekliler, bütün emeklilerin yüzde birini bile oluşturuyor mu!

Türkiye'de 12 milyona yakın emekli vardır. Bunların hepsi de seçmen hükmündedirler.

wolfbet

Bunlara sadece eşlerini ilave ederseniz (ki onların hepsi de seçmen hükmündedir) 24 milyon seçmen olurlar. Yani, en büyük seçmen kitlesini oluşturanlar, emeklilerdir. Bir araya gelseler, Türkiye'nin en büyük partisi olurlar.

Ama bir araya gelmeyi beceremiyorlar!

Emeklileri bunca ihmal eden yetkililere 'İnsaf ediniz!' diyeceğiz amma, insaf ne gezer. Zaten insafları olsa, emeklileri bu durumlara düşürmezlerdi.