'GERÇEKTEN DE  ELMA BÖYLE YENMELİ!'

Siirtli bir hemşerimiz, İstanbul'a gezmeye gitmiş.İstanbul'a yerleşmiş olan kalburüstü Siirtlilerden bir hayli dostları ve sevenleri varmış.

Siirtli bir hemşerimiz, İstanbul'a gezmeye gitmiş. İstanbul'a yerleşmiş olan kalburüstü Siirtlilerden bir hayli dostları ve sevenleri varmış. Arkadaşları, onu alıp lüks ve turistik bir restorana götürmüşler. Restoranın bütün duvarları da boydan boya aynalarla kaplıymış. Yani, aynalara bakan, restoranda oturan herkesle göz-göze gelebilecek şekilde dizayn edilmiş.

Bizim Siirtli, yemek yerken kurallara hiç aldırış etmemiş. Önüne konulan yemekleri, evde nasıl yiyorsa, canının istediği gibi yemiş. Bu arada, aynalardan lokantada yemek yiyen diğer müşterileri de süzüyormuş. Bir masada oturan genç bir bayanın, sürekli olarak nasıl yemek yediğini izlediğinin farkına varmış. O da onu, sürekli gözetim altına almış.

Yemekten sonra, sıra meyvelere gelmiş. Önüne, tabağın içine konulmuş bir elma, bir bıçak, bir çatal getirilmiş. Siirtli, kendisini süzdüğünü fark ettiği bayanla aynada göz göze geldikten sonra, dikkatini çekecek bir şekilde tabaktan elmayı almış, gömleğiyle silmiş ve soymaya gerek görmeden ısırarak yemeğe başlamış.

Kendisini süzmekte olan bayan, bu durum karşısında lokantada bulunan herkesin duyacağı bir şekilde gülmeğe başlamış. Bayanın, elma yeme şekline güldüğünü anlayan Siirtli kalkmış, bayanın yanına gitmiş:

-Hanımefendi, benim elma yeme şeklime mi güldünüz?

diye gülümseyerek ve kibarca sormuş.

Bayan, gerçeği gizlememiş:

-Doğrusunu isterseniz evet. Ama, size değil, kibarlık yapacağız diye kendi  düştüğümüz komik hallere güldüm. Aslında, en tabii davranış sizin yaptığınızdır. Kibarlık yapalım derken, kibarlık budalası oluyoruz

demiş. Siirtliye, yanında oturmasını rica ederek garsona seslenmiş ve kendisine elma getirmesini istemiş. Tabii, servis yine aynı şekilde tabak içinde bir elma yanında çatal, bıçak. Genç bayan tabaktaki elmayı aldıktan sonra Garsona:

-Tabağı, bıçağı, çatalı kaldırabilirsin demiş.

Garson da, denileni yapmış. Bayan, elindeki elmayı Siirtlinin yaptığı gibi elbisesiyle sildikten sonra, ısırarak yemeğe başlamış ve söylenmiş:

-Gerçekten, elma böyle yenmeli!

Sonra ne mi olmuş. Siirtliyle, Bayan arkadaş olmuşlar, arkadaştan öteye evlenmiş ve mutlu bir beraberlik kurmuşlar…

Bakmadan Geçme