GÜÇ GÖSTERİSİ
Okyanus ötesinden Ortadoğu'ya gelen ABD'nin hedefi neyse, aynıdır bir diğer süper güç olan Rusya'nın da hedefi… Suriye'deki rejimi devirerek Esad'ın hükümranlığına son vermek isteyen ABD'nin bu amacı Rusya'nın vetosuna takıldıktan sonra günümüze uzanan ge
Okyanus ötesinden Ortadoğu'ya gelen ABD'nin hedefi neyse, aynıdır bir diğer süper güç olan Rusya'nın da hedefi… Suriye'deki rejimi devirerek Esad'ın hükümranlığına son vermek isteyen ABD'nin bu amacı Rusya'nın vetosuna takıldıktan sonra günümüze uzanan gelişmeler, iki süper gücü restleşme noktasına getirdi nihayet ve bu durum, bir dünya savaşının daha yaşanabileceği endişesine yol açmış bulunuyor doğal olarak ama, bunun bir güç gösterisi, hatta başka ülkelere göz dağı vermeye yönelik olması ihtimali yüksektir kanımca da…
Savaşın korkunç bir çılgınlık olduğu gerçeği, Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında yaşananlardan biliniyor ve bu nedenle çok önemli gerekçeler olmaksızın yeniden böyle bir çılgınlığa kalkışılamayacağı görüşünde olan sağ duyu sahibi vatandaşlar, 'Süper Güçler' diye ifade edilen ABD ve Rusya'nın birbirleriyle savaşmayı göze almayacakları inançlarını dile getiriyorlar bir araya geldikleri yerlerde…
ABD'nin Suriye'ye füzelerle saldırması durumunda Rusya'nın müdahale edeceği açıklamaları nedeni ile Twitter hesabından yanıt veren Başkan Trump'un; 'Rusya, hazırlıklı ol!. O füzeler gelecek. Güzel, yeni ve akıllı füzeler' derken, Rusya'nın kendi halkını öldürmekten zevk duyan bir hayvanla ortaklık kurmaması gerektiğini de dile getirdiği ve Rus lider Putin'in de; 'Durum endişe verici..Sağ duyu hakim olmalı..' ifadelerini seslendirdiği gözlemlendi medya haberlerinde…
ABD'nin Suriye'ye saldırması halinde safında yer alacak ülkeler kendilerini belli ederlerken, Rusya ve İran'ın da Suriye yönetiminin yanında yer alacakları yapılan açıklamalardan anlaşılırken, Türkiye'nin nasıl bir tavır sergileyeceği aydınlığa kavuşmamıştı yazımı karaladığım ana dek… Birçok hemşerim gibi, sayın Erdoğan'ın Çarşamba gecesi Başkan Trump'la gerçekleştirdiği telefon görüşmelerinde Suriye'yi konuştuklarını izledim haberlerde… Türkiye'nin ABD ve Rusya arasında arabuluculuk görevi üstlendiğini dile getiren haberler de vardı ve resmi ağızlardan vurgulanmamıştı bu bağlamdaki söylemler…
Bölgemizde yaşanan gelişmelerde oluk gibi kan akması ve milyonlarca insanın yurtlarından göç etmesi nedeni, çıkara dayalı hesaplardır ve emperyal güçler bu hesaplarında umduklarını elde etmeye gayret ederler sadece… Aynı konuda daha önce kaleme aldığım yazılarımda da vurgulamaya çalıştığım gibi, bir ülke halkını diktatörden kurtarıp demokrasiye kavuşturmayı akıllarının köşesinden bile geçirmezler söz konusu güçler…
Savaşın bir çılgınlık olduğu gerçeğinin bilinmesine rağmen, birbirleriyle restleştikleri belirtilen iki süper güce; 'Oturun oturduğunuz yerde, artık çıkarlarınız uğruna günahsız insanların ölümüne sebebiyet vermeyin!..' ve benzer söylemlerle tepki gösteren olmaması, güçlülerin zalim olmalarından kaynaklanmaktadır elbet.. Yüce Rabbimiz, tüm insanları güçlü olan zalimlerin şerrinden korumasını niyaz ediyorum bu düşünceler içinde…