GURUR, VAKAR, HÜZÜN VE GÖZYAŞI BİR ARADA
Önceki gün, Siirt tarihi bir gün yaşadı.Her yaştan 7 yaşındaki çocuktan 77 yaşındaki yaşlı amca ve teyzelere kadar binlerce insan Siirt Havalimanını doldurmuştu.
Önceki gün, Siirt tarihi bir gün yaşadı. Her yaştan; 7 yaşındaki çocuktan 77 yaşındaki yaşlı amca ve teyzelere kadar binlerce insan Siirt Havalimanını doldurmuştu. Bastonlarına dayanarak bile gelenler vardı.
Kimi eşini, kimi nişanlısını, kimi babasını,kimi oğlunu Afrin'e uğurluyordu. Ama o kalabalığın çok büyük bir bölümü de yalnız ve yalnızca Mehmetçiğini uğurlamaya gelmişti. Türkü'de, Arabı'da Kürdü'de oradaydı. Sokaktaki vatandaşta, Vali Ali Fuat Atik'te ve Belediye Başkanı Ceyhun Dilşad Taşkın da oradaydı. Vali Yardımcıları Bünyamin Kuş ve Yunus Koç'ta oradaydı. İlçe kaymakamları da, ilçe belediye başkanları da oradaydı. Sivil toplum kuruluş yöneticileri de oradaydı, ev hanımları da. işyerini kapatan birçok esnaf ve tüccarda oradaydı. Kısacası, Siirt oradaydı.
Peygamberler Ocağı olan o kutsal ocağın sahiplerini Afrin'e uğurlamaya gelmişti. Kimi Mehmetçiğe sarılıp bildiği bütün duaları okuyarak, üflüyordu, sarılıyordu. Mehmetçikleri öpüyordu alınlarından, kendi evladını öpüyormuşçasına. Kimi hatıra fotoğrafı çektirmek için adeta yarışıyordu.
Kimi hiç tanımadığı bu Mehmetçikler için kına getirmiş, kına yakıyordu, kınalı kuzuların ellerine… Kendi çocuğu, kendi yavuklusu askere gidiyormuşçasına. Kimi de getirdiği rengarenk çiçeklerden bir tanesini kahraman Mehmetçiklerden birine takdim ediyordu.
Hocaların Kuran'ı Kerim Tilavetlerine ve Siirt'e özgü Fereç duasına yüreklerden başlayan katılım dudaklara kadar uzanıyordu. Hep bir ağızdan sloganlar atılıyordu. Yedi düvelin birleşmesi halinde bile, birlik ve beraberlik içerisinde onların üstesinden geleceğimizi haykırıyordu. Yürekler tek çarpıyordu, dudaklardan aynı dualar yükseliyordu.
Kalplerde hüzün, belki gözlerde bir kaç damla gözyaşı vardı. Ama bunlardan daha öte bir gurur ve vakar vardı.