HDP, TÜRKİYE'NİN GERÇEĞİDİR!
Siyasi partiler arasında ittifaklar var.(CUMHUR) ittifakına karşı (MİLLET) ittifakı oluşturulmuş bulunuyor.
Siyasi partiler arasında ittifaklar var.
(CUMHUR)
ittifakına karşı
(MİLLET)
ittifakı oluşturulmuş bulunuyor. Cumhur ittifakının başını AKP ve MHP çekerken, Millet ittifakının başını ise CHP ve İYİ parti çekmektedirler. Bilindiği gibi TBMM'nde grubu bulunan 5 siyasi parti bulunmaktadır. Bunlar milletvekili sayılarına göre AKP, CHP, HDP, MHP ve İYİ Partidir. Bunların dışında, Saadet Partisi (2), Türkiye İşçi Partisi (2), Demokrat Parti (1) ve Büyük Birlik Partisi de (1) milletvekili ile temsil ediliyorlar. 2 de bağımsız milletvekilimiz var.
Yerel seçimlere gidilirken, ittifakların devam ettiği yapılan aleni görüşmelerden ve dirsek temaslarından ortaya çıkmaktadır. Ancak, bütün siyasi partilerin dışlıyor izlenimini vermek istedikleri bir siyasi parti vardır. O da HDP'dir. Oysa HDP 24 Haziran 2018 genel seçimlerinde Türkiye genelinde yüzde 11.7 oranında oy almıştı. Hem oy oranı, hem milletvekili sayısı bakımından Türkiye'nin 3'ncü siyasi partisi konumundadır.
İşin gerçeği şu ki cumhur ittifakı da, millet ittifakı da bu siyasi parti mensuplarının oylarını almağa can atıyorlar. Özellikle iddiasının olmadığı büyükşehirlerde HDP'lilerin oyları büyük oranda belirleyici olacaktır. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin gibi büyükşehir belediyelerinde neticeye götürecek olan HDP'lilerin oylarıdır.
Gerek Cumhur, gerek Millet ittifakı, birbirlerinin korkusundan HDP'ye
(TU-KAKA)
diyorlar ama alttan alta da dirsek temasında oldukları seziliyor. Türkiye Cumhuriyeti yasalarının meşru kabul ettiği ve bu meşruiyetten aldığı yetkiyle siyasi parti konumunda bulunan HDP'yi dışlamak akıl krı değildir. HDP, Türkiye'nin bir gerçeğidir. Bu gerçeği kabullenmek zorunludur. Terör örgütleriyle bir bağlantısı var mı, yok mu, bunun cevabını bulmak hukukun işidir. Siyasi partileri denetlemekle yükümlü Anayasa Mahkemesi vardır. Geçmişte, anayasa mahkemesi kararıyla kapatılmış siyasi partiler bulunmaktadır. HDP, gerçekten terör örgütleriyle bağlantılıysa, Anayasa Mahkemesi devreye girsin!
Tabii, siyasi partileri kapattırmak da bir yerde işe yaramıyor. Bazen, işler aksine olmakta, kapatılan siyasi partilerden hasıl olan boşluğu doldurmak için kurulan siyasi partilerin daha da güçlü olarak sahneye çıktıkları gözlemlenmektedir. Türkiye'de 57 milyonun üzerinde seçmen bulunmaktadır. 24 Haziran 2018 seçimleri baz alındığında bunların 6,5 milyonunu HDP'li seçmenler oluşturuyor, demektir. Türkiye'de HDP'nin tabanını oluşturan Kürtlerin sayıları ise 15-20 milyon dolaylarında tahmin edilmektedir. Demek oluyor ki, Türkiye'deki Kürtlerin ancak yarısı kadarı HDP'ye oy verirken, diğer yarısı başta AKP olmak üzere diğer siyasi partilere oy vermektedirler.
Türkiye'nin somut bir gerçeği olan HDP'nin dışlanması konusuna tek yönlü bakmamak gerekir. Yapılması gereken, diğer siyasi partilerin HDP'yi dışlamaktan vazgeçmeleri, HDP'nin de terör örgütleriyle arasına mesafe koyduğunu icraatlarıyla göstermesidir. Unutulmasın ki, HDP'nin dışlanması, onu zayıflatmak yerine güçlendirmektedir. Bu bakımdan, HDP'ye karşı takınılan dışlayıcı tavrın terk edilmesi, hatta mevcut ittifaklardan birinin içinde yer alması Türkiye'nin birlik ve beraberliği açısından en doğru olanıdır. Keşke HDP de bir siyasi parti olarak CUMHUR veya MİLLET İTTİFAKININ içinde yer alsa, siyasi partiler (istemem ama yan cebime koy) taktiğiyle kendilerini HDP'lilerin oylarına talip olmak durumuna düşürmeseler!
TAŞLAMALAR
HDP BU ÜLKENİN
BİR GERÇEĞİ BELLİDİR
GERÇEK OLAN NE VARSA
KABUL EDİLMELİDİR
HDP'Yİ DIŞLAMAK
YANLIŞ OLUR GERÇEKTE
DİĞER PARTİLER GİBİ
GÖRMEMİZ GEREKMEKTE
HER İKİ İTTİFAK DA
BİRBİRİNDEN KORKARAK
HDP'YE SIRT DÖNMÜŞ
İŞİN ÖZÜ BUDUR BAK
YİNE DE EL ALTINDAN
DİRSEK TEMASLARI VAR
NE KADAR GİZLESELER
MALUM OLMAKTA BUNLAR