İMAM NİKÂHI!

İslam Dininin özünde

(İMAM NİKHI)

diye bir kavram yoktur. Kim

(VAR)

diyorsa, din adına yalan söylüyor, demektir. Dinimize göre bir evliliğin geçerli olması için din adamına da ihtiyaç yoktur. Evlenmeğe karar veren kadın ve erkek, nikhlarını kıyacak kişinin önünde iki şahidin huzurunda zevç ve zevce olmak isteklerini ikrar ederlerse ve erkek boşanma durumunda kadına vereceği MEHRİ açıklarsa nikh gerçekleşmiş olur.

Kadının yerine velisi karar verebilir. Veli, kadının rızası olmadan hiçbir erkekle nikhını kıyamaz. Kadının rızasının alınması şarttır.

Evlilik akdinin ilnı da gereklidir. Her mahalde akdin ilanı o yerin örf ve adetlerine göre yapılır. Düğün-dernek kurularak, düğün yemeği verilerek ve benzeri etkinliklerle evlilik akdi duyurulmuş olur.

Resmi nikhlara baktığınızda, bütün bunların fazlasıyla yerine getirildiği görülür. Dini nikhtaki MEHİRİN yerini, boşanma durumunda NAFAKA almaktadır. Kadının lehine bir durumdur.

Bilindiği gibi resmi nikhlar genelde Belediye evlendirme memurlukları aracılığıyla icra edilir. Bunun dışında köylerde Muhtarlara, uluslar arası sulardayken gemilerde kaptanlara nikh kıymaları yetkisi verilmiştir.

Şimdi, sanki dini bir kuralmış gibi İl ve İlçe Müftülerine de nikh kıyma yetkisi verilmek isteniyor. Bu durumda, bu ülkede yaşayan Yahudiler, Hıristiyanlar ve diğer dinlere tabi olanlar da haklı olarak nikhlarını papazlara, hahamlara yani kendi din adamlarına kıydırmak isteyebilirler. Anayasa önünde eşitlik varsa, onların da böyle bir talepte bulunmaları kadar doğal bir talep olamaz.

Şimdi, tek elden yapılan nikhta Müftüleri yetkili kılarsanız, tam manasıyla bir curcunaya yol açarsınız. Bu konuda bugüne kadar uygulanan Resmi Nikhın suyu mu çıktı ki, İMAM NİKHINA yol açacak bir tatbikata girilsin. Zaten, isteyen çiftler resmi nikhtan sonra, aslında dinin özünde olmayan imam nikhlarını da yapmaktadırlar. Buna  mni bir durum yok. Resmi nikhın yapıldığına dair EVLENME CÜZDANINI gösterdiğiniz zaman imam da, müftü de, papaz da, haham da dini nikhınızı icra edecektir. Peki, il ve ilçe müftülerine nikh kıyma yetkisinin verilmesinin amacı nedir!

Yoksa, gerçekte hedefte olan laiklik ilkesi mi!

'USTANIN G.TÜ BİLE USTA!'

Siirtli bir köylünün, dededen kalma bir kılıcı varmış. Kılıç, eğrildiği için kınına sokulamaz olmuş. Bir gün şehre gelişinde düzelttirmek için kılıcı da beraberinde getirmiş. Geçmiş yıllarda, Şehrimizde sanatları kılıç yapmak, onarmak olan esnaflar varmış. Bunlardan biri de, Hacı Ali adındaki kılıç ustasıymış.

Köylü, kılıç ustalarından Hacı Ali'nin dükknına gitmiş ve dede yadigrı kılıcı göstererek düzeltip, düzeltemeyeceğini sormuş. Hacı Ali, kılıcı köylünün elinden aldığı gibi, eskiden koltuk yerine oturdukları döşeğin altına koyup, döşeğin üstüne oturmuş. Böylece, 5-10 dakika oturduktan sonra, üzerinden kalkmış ve kılıcı köylüye uzatmış. Köylü bakmış ki, eğri kılıç, dümdüz olmuş. Rahatlıkla kınına girmiş.

Bu duruma çok şaşıran köylü Kürtçe olarak:

-Babo! Kune usta ji ustaye (Babam, ustanın .ötü bile ustaymış!'

diyerek hayretini dile getirmiş…

Yine geçmiş yıllarda, 'Kune usta ji ustaye!' sözü, bir deyim olarak ve özellikle iyi ustaların kıymetlerini belirlemek açısından kullanılırmış…