İNŞAAT SEKTÖRÜNDEKİ DURGUNLUK İŞSİZLİĞİ DAHA DA TIRMANDIRIYOR!

Koyu işsizliğin yaşandığı ülkemizde 'işsizliğin lokomotifi' diye ifade edilen inşaat sektöründe, başka sektörlerde olduğu gibi durgunluk olduğu ve bu nedenle işsiz sayısının daha da tırmandığı, sektörde çalışma fırsatı bulan bazı vatandaşlarımızın ifadelerinden anlaşılıyor.

İnşaat sektörü, sadece inşaat müteahhitlerini ilgilendiren bir sektör değildir. Onların yanı sıra Demircisi, betoncusu, boyacısı, tesisatçısı ve özellikle inşaat işlerinde çalışarak ekmeklerini kazanan ameleler göz önünde bulundurulduğunda, sektöre neden 'işsizliğin lokomotifi' dendiği anlaşılacaktır sanırım. Faizlerin düşürülmesine ve bir takım teşviklere rağmen önemli sektörde küçümsenmeyecek bir durgunluk yaşanıyor olması, binlerce insanımızı haliyle sıkıntıya sokacaktır ve gözden kaçmayan bu sıkıntının aşılması için nasıl önlem alınacağını doğrusu kestiremiyorum. Çünkü, elverişlilik arz eden hiçbir sektörün gerilemesine yönelik gerçekçi önlemler alınmamaktadır ve tarım sektöründe yaşanan acı gerçek bu görüşü teyit etmektedir.

İşsizliği aşağılara çekmek için üretime yönelik tesislere vücut buldurmak gerekir ve yapılmakta olan çağrılara rağmen özel sektör bu çağrılara kulak tıkamaktadır. Çıkmaz içine girdiği tartışılmazlık arz eden ülkemiz ekonomisini düze çıkarmak için, atıl durumda bulunan milyonlarca işsiz insanımız gücünün mutlaka üretici konumuna getirilmesi gerekmektedir ve bu gerekliliğin yerine getirilmesini sağlayacak ciddi önlemler bir türlü alınmıyor. İşsizlik sorununa çözüm üretmedikçe sağlıklı bir kalkınma gerçekleştirmek mümkün değildir ve ilgililer bu gerçeği herkesten daha iyi bilmektedir.  Her alandaki savurganlıklara yönelik caydırıcı önlemler alınarak boşa giden, daha doğrusu savrulmakta olan çok büyük maddi meblağa vaziyet edilerek işsizlik alanında sarf etme güzelliğine gidilirse arzulanan olumlu sonucu almak hiç zor olmayacaktır.

İşsizliğin daha da tırmanması durumu, ekonomimizi arzulanan istikrarlılığa kavuşturmaktan uzak kılacak ve arzulanmayan olumsuzluklarla boğuşma mecburiyetinde kalınmasına sebebiyet verecektir. Unutulmasın ki, refahsızlık halkımızın en önemli sorunudur ve huzursuzluğunun kaynağıdır! Bu bakımdan elverişli sektörlerde yaşanan sıkıntıların nedeni üzerinde ciddiyetle durulmalıdır!.