KIZGIN DEMİRE, SU VERMEK!
Kızgın demire veya çeliğe su vermek aslında büyük maharet isteyen bir iştir.Demirci dükkânlarının önünden geçerken yüksek derecedeki ateş fırınında ısıtılarak kızıl bir renk almış demir parçalarının su dolu kaplarla nasıl soğutulduklarına şahit olmuşuzdur
Kızgın demire veya çeliğe su vermek aslında büyük maharet isteyen bir iştir. Demirci dükknlarının önünden geçerken yüksek derecedeki ateş fırınında ısıtılarak kızıl bir renk almış demir parçalarının su dolu kaplarla nasıl soğutulduklarına şahit olmuşuzdur. Demire su verilmesinin amacı, normal soğutma hızından daha hızlı soğumasını sağlamak, bu suretle uygun sertlikte bir hale getirmektir.
Demire su verilirken kızgın parçanın su verme ortamında kalma süresi, ideal su verme oranı, çatlama tehlikesini azaltmak gibi durumları mümkün olduğu kadar inceden inceye hesaplamalı ve maharetli bir usta gibi davranılmalıdır.
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Dönem kızgın demiri soğutma, kucaklaşma, birlik ve beraberliğimizi yeniden perçinleme dönemidir' demesinin akabinde, Ankara Çubuk'ta meydana gelen olay, gerçekten çok dikkatleri çekicidir. Su verme ayarının bozuk olduğu, kızgın demirin soğutulmasına değil, daha da kızgın hale dönmesinin yoluna gidildiği izlenimi var.
Hakkari'de, terör örgütü tarafından açılan ateş sonucu Şehit düşen Çubuklu sözleşmeli Er, Yener Kırıkçı'nın cenaze töreninde meydana gelen olayla ilgili beyanatlara bakıyoruz da, kızgın demiri soğutmak işlemine pek şahit olamıyoruz. Öyle beyanatlar veriliyor ki, yumruk yiyen CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu neredeyse suçlu ilan edilecek!
(Neden cenaze törenine katıldı), (HDP'yle ittifak yaptığı için saldırıya uğradı),
(PKK'yla iş birliği yaptı!)
gibi ağır ithamlarla karşı karşıya bırakılarak, adeta
(Hakketmişti, gözü çıksın!)
demeye gelen demeçlerle uğradığı saldırı meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır.
Siyaset adamı olmak, Türkiye gibi demokrasinin topal ayaklı olduğu, tam rayına oturmadığı bir ülkede hele Ana Muhalefet Partisinin Genel Başkanı olmak gerçekten çok zordur. Adam, cenaze törenine katılsa,
(NİYE KATILDIN,
KATILMASAYDIN)
diyecekler, katılmasa, büyük bir ihtimalle
(Şehitlere saygısı yok, cenaze törenlerine bile
katılmıyor)
diye suçlayacaklar! Gel de, işin içinden çık!
Dönem, kızgın demiri soğutmak dönemidir ancak, bu iş, ehil olmayan ustalarla yürümez. (Su vereceğiz, soğutacağız) derken, acemi ustalar elinde demiri çatlatmak tehlikesi var. Ankara'nın Çubuk ilçesinde yaşanan olay kızgın demirin soğutulacakken çatlatıldığının delilidir!
ANEKDOT
Nasreddin Hoca Merhumun bir gece evine hırsız girer, yükte hafif, pahada ağır, ne varsa alır götürür.
Ancak, sabah olunca soyulduğunu fark eden Hoca, hırsızı bulmak umuduyla durumu komşularıyla paylaşır. Evine hırsızların girdiğini ve soyulduğunu yana yakıla anlatır.
Komşuları, Hocayı teselli edecek yerde tenkit etmeye, hatta suçlamaya başlayarak:
-Hoca, kapıyı sıkı-sıkıya kapatsaydın, kırık dökük pencereleri değiştirseydin, hırsız girdiği zaman seni uyarsın diye bir köpeği sahiplenseydin evin soyulur muydu. Hem, bu ne derin uyku böyle, hırsızlar evde ne var, ne yoksa alıp götürmüşler, sen
EHL-İ KEHF
uykusunda mıydın!
diyerek teselli etmek ve (merak etme hırsızlar bulunacak) demek yerine adeta Onu suçlayınca Hoca dayanamayarak cevap vermiş:
-Yahu tamam, iyi güzel de kabahatin tümü benim mi? Hırsızın hiç mi suçu yok?'
***
Şimdi, Sayın Kılıçdaroğlu'nu şehit cenazesine gitti diye suçlayanlara da sormak gerekir:
-Tamam, iyi güzel de, eylemi gerçekleştirenlerin hiç mi suçları yok!!!
TAŞLAMALAR
SOĞUTURKEN DEMİRİ
SAKIN HA ÇATLATMAYIN
ACEMİ USTA GİBİ
ELİNİZDE TUTMAYIN
ELBET KIZGIN DEMİRİ
SOĞUTMAMIZ GEREKLİ
BU İŞİ USTALIKLA
BECERELİM YETER Kİ
DEMİRE SU VERMENİN
USTALIĞI VAR ELBET
HER USTA SU VERMEYİ
BECEREMEZ DİKKAT ET
KIZGIN DEMİRİ SUYA
KOYACAKKEN DİKKAT ET
SU KOYUVERME SAKIN
USTALIK GEREK ELBET