'MİLLET VE MEMLEKET MENFAATLERİ HER ŞEYİN ÜSTÜNDE TUTULMALI!..'

' Millet ve memleket menfaatleri her şeyin üstünde tutulmalı!..

'

Millet ve memleket menfaatleri her şeyin üstünde tutulmalı!..' söylemi, yabana atılacak bir söylem değildir ve şüphesiz bu önemli beklentinin gereğini yerine getirmek, ülke yönetiminde söz sahibi olanlara düşer evvel emirde… Ülkemizin güçlenmesini, küresel bazda söz sahibi olmasını istemeyenler, uzun yıllardan beri değişik senaryoları devreye sokmaktadırlar ve insanlık dışı terör örgütünün 35 yılı aşkın zamandır gündemimizi işgal ediyor olması, bu senaryonun bir sonucudur kanımca… Dış odakların bir başka senaryosu, ülkemizi içerden parçalayarak ele geçirmeye yönelikti ve 15 Temmuz hain darbe kalkışması, bu iğrenç senaryoyu da sermiş oldu gözler önüne…

Yedi düvele karşı verdiği istiklal mücadelesini büyük bir zaferle noktalayan ülkemizde, insanlık dışı terör örgütünün 35 yıldan beri cirit atması, kendi bünyemizde vücut buldurulan bir ihanet şebekesinin 40 yıldan beri sinsi şekilde ülkemizin altına oyarken, bu şerefsizliklerinin zamanında görülmemiş olması, büyük bir talihsizliktir elbet… Başkalarının desteğini görmeyen hiçbir terör grubunun uzun yıllar ayakta durması, ya da sinsi şekilde faaliyette bulunması imkansızdır ve bu gerçek doğrultusunda azami duyarlılığın gösterilmediğini söylemek, yanlış olmaz herhalde?.. Öyle ya, azami duyarlılık gösterilmiş olsaydı; bunca yıl ülkemiz gündeminde kalır mıydı PKK terörü? Dini istismar eden bir şarlatan, sürdürebilir miydi 40 yıl boyunca ülkemizin altını  oyarak  bekamıza son verme küstahlığını?.. Ülkemize büyük zararlar veren bu terör örgütlerini tasfiye etmek için alınan önlemler kararlılıkla sürdürülürken, emperyal güçlerin Ortadoğu'da sahneledikleri senaryolardan birinin, ülkemiz için tehlike arz etme noktasına geldiği gerçeği ile karşı karşıyayız şimdi… Sınırımızda 'Güvenlik gücü' oluşturmak istediğini dile getiren ABD, ülkemiz ilgililerince dile getirilen hassasiyetlerimizi dikkate almayarak DEAŞ dışındaki terör gruplarının içinde yer aldığı bir güç oluşturmayı hedefledi ve bunun gerçekleşmesine izin verilmeyeceği; gerek sayın Cumhurbaşkanımız, gerekse Genel Kurmay Başkanımızca çok net mesajlarla iletildi söz konusu hedefi dillendirenlere… Türkiye'nin bu konudaki kararlılığı karşısında, ABD Savunma Bakanlığınca 'Afrin'deki PKK/PYD unsurlarını desteklemiyoruz…' açıklaması yapıldıysa da, bunun güvenilir bir açıklama olmadığı ifade ediliyor kamu oyumuzca… İlgililerimizce yapılan açıklamalar doğrultusunda her an Afrin'e girilebileceğinden söz eden vatandaşlarımız; 'Halkımız, ülkemiz bekasına zarar verebilecek oluşumlara meydan vermeme kararlılığının yanındadır ve bu nedenle başlangıçta takip edilen yanlış Suriye politikasın bir kenara itiyoruz. Hayati önem taşıyan bir süreçten geçiyoruz ve bu bakımdan her zamandan daha çok birlik ve beraberliğe ihtiyacımız vardır… Millet ve memleket menfaatlerini her şeyin üstünde tutmak gerekliliğine, öncelikle ülke yönetiminde söz sahibi olanların sarılması gerekir.. Birbirlerini eleştiren ülkemiz yönetimindeki söz sahipleri, söylem ve davranışları ile birlik ve beraberliğe gölge düşürmeyerek toplumumuza örnek olmaları gerekir. Memleketimizin ve dolayısıyla halkımızın menfaatlerini ilgilendiren çok önemli bir durum ile karşı karşıya olduğumuza göre, bu durumu siyasi hesapların üstünde tutmanın kaçınılmazlık arz ettiği unutulmamalı!..' diyorlar bir araya geldikleri mekanlarda…

Halkımızın paylaştığı görüşleri dile getirirken, ABD'nin hiçbir zaman gerçek bir müttefik olmadığına yönelik görüşlerine de katıldığımı vurgulamak isterim bir kez daha…

Bakmadan Geçme