ÖLÜ TOPRAĞI SERPİLMİŞ GİBİ!

Zaman-zaman kullandığımız bir deyim vardır.

(Üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi)

deriz ya! Siirt, dün sözün tam anlamıyla ölü bir şehir hükmündeydi. Tabii, böyle olan yalnız Şehrimiz değildir. Türkiye ve hatta Dünya genelide aynı durum yaşanıyor. Caddeler, sokaklar boş! Çayhaneler, kahvehaneler, internet kafeler, berberler, kuaförler, AVM'ler kapalı. Resmi kurum ve kuruluşlar bile tatile girmiş gibi. Bankalar, müşterilerine belirli saatlerde hizmet sunuyorlar. Yolda tek-tük rastladıklarımızdan yan-yana yürüyen iki kişi bulmak zor. Kurallara riayet için olacak, aralarındaki mesafeyi mümkün mertebe korumağa çalışıyorlar. Trafik, durma noktasında. Ne korna sesi var, ne insan sesi. Lokantalar masaları, sandalyeleri kapatmış, paket servis yapıyorlar. Ya müşteri gidip siparişini veriyor, alacağını paket halinde alıyor, ya da

(ALO PAKET

SERVİS)

hizmetinden yararlanıyor.

Biz böyle günleri geçmiş yıllarda nüfus sayımlarında yaşadık. Bundan böyle nüfus sayımları bile

MERNİS

sistemiyle yapılacağından artık o eski sayım günlerinin yaşanması durumu kalmayacak.

Evet, adı

KORONAVİRÜS

olan bir salgın hastalık, dünyanın neredeyse tamamının üzerine ölü toprağı serpmiş oldu. İnsanları kendi evlerinde zorunlu ikamete mecbur kıldı. Ne kadar ciz olduğunu hatırlattı. Nemrud'a küçük bir sineği musallat ederek helak eden

YÜCE

RABBİMİZ

(Celle celelühü)

bütün insanlara ne kadar aciz ve zavallı varlıklar olduklarını iln etmekte.

Dileriz ki

KORONAVİRÜS

adı verilen bu salgın hastalık, şımarık insanları,

Nemrutları, Hamanları, Firavunları

,

Karunları

kendilerine getirir de, bütün insanlık varlıkları ancak 2000 kat büyüterek gösteren mikroskopla gözlemleyebildikleri bu afetten kurtulurlar.

Unutmayalım, insanlığın başına bela olan KORONAVİRÜS, aramızda yaşayan zalimler yüzünden başımıza musallat edilmiş, İlahi bir ikazdır! (Küfür devam eder, zulüm devam etmez) deyimini de asla unutmayalım!

YÜCE RABBİMİZİN KORONAVİRÜS'TEN BÜTÜN İNSANLIĞI BİR AN ÖNCE KURTARMASI DİLEK VE TEMENNİLERİMİZLE…