Prof.Dr.Ümit Yazıcıoğlu'nun Kaleminden: Brezilya'nın G20 Başkanlığında Zirve, Küresel Sorunlar ve Yeni Girişimler

Bu makale, zirvede ele alınan ana başlıkları detaylı bir şekilde değerlendirirken, aynı zamanda Türkiye'nin küresel sorunlardaki rolünü ve katkılarını da ele almayı amaçlamaktadır.Türkiye'nin Zirveye Katkısı ve Liderlik Vizyonu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip

Bu makale, zirvede ele alınan ana başlıkları detaylı bir şekilde değerlendirirken, aynı zamanda Türkiye'nin küresel sorunlardaki rolünü ve katkılarını da ele almayı amaçlamaktadır.

Türkiye'nin Zirveye Katkısı ve Liderlik Vizyonu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, zirvede Türkiye'nin küresel meselelere olan aktif ilgisini bir kez daha gözler önüne serdi. Özellikle 'Sosyal Kapsayıcılık ile Açlık ve Yoksullukla Mücadele' oturumunda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin çözüm odaklı, insani değerlere dayalı yaklaşımını vurguladı. Erdoğan, küresel dayanışma çağrısında bulunarak Türkiye'nin bu sorunların çözümüne olan kararlılığını dile getirdi.

Lavrov'un Katılımı ve Rusya'nın Pozisyonu

Zirvenin ilk gününde, Rusya'nın Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, Brezilya'nın açlık ve yoksullukla mücadeleye yönelik küresel ittifak oluşturma girişimini destekledi. Lavrov, Rusya'nın gelişmekte olan ülkelerde gıda güvenliğini sağlamaya yönelik çabalarını vurgularken, BRICS'in küresel kalkınma üzerindeki önemli rolüne dikkat çekti. Lavrov'un konuşmalarında, Batı'nın yeni-sömürgeci uygulamalarına karşı duyulan eleştiriler, uluslararası işbirliği için eşitlikçi bir yaklaşım çağrısına dönüştü. Ancak, Lavrov'un konuşmaları sırasında Ukrayna krizi ve Orta Doğu'daki çatışmaların da gündeme gelmesi bekleniyordu.

Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik savaşının etkisi, özellikle G20 ülkelerinin tutumlarını şekillendiren bir faktör olarak öne çıkıyor. Zirvede, özellikle Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Rusya-Ukrayna çatışmasının dondurulması ve Ukrayna'nın NATO'ya katılımının ertelenmesi gibi önerilerde bulunabileceği basında ifade ediliyordu. Bununla birlikte, Brezilya'nın öncelikli gündem maddeleri arasında Ukrayna'nın konusu, zirve bildirgesinde daha az vurgulanabilir hale geldi.

Açlık ve Yoksullukla Mücadele Gündemi

Brezilya Cumhurbaşkanı Luiz Inácio Lula da Silva, zirvenin ilk gününde **'Küresel Açlık ve Yoksulluk İttifakı'**nı başlattı. Lula da Silva, açlık ve yoksulluğun yalnızca ekonomik eşitsizliklerden değil, aynı zamanda uluslararası politikalardaki adaletsizliklerden kaynaklandığını belirtti. Zirvede, süper zenginlere yeni vergiler getirilmesi ve bu gelirlerin yoksul ülkelere yardım için kullanılması önerildi. Ancak bu öneri, bazı ülkeler, özellikle Arjantin, tarafından eleştirildi ve nihai beyanın yayımlanmasını engelledi.

Yine de bu girişim, küresel dayanışma açısından önemli bir adım olarak değerlendirildi. Zirvede, dünya genelinde yaklaşık 733 milyon insanın açlıkla mücadele ettiği gerçeği, sorunun aciliyetini bir kez daha hatırlattı.

Küresel Yönetişim ve İklim Değişikliği

Brezilya'nın liderliğinde, gelişmekte olan ülkelerin uluslararası kuruluşlardaki temsilinin artırılması ve iklim değişikliğiyle mücadele konuları zirvenin önemli temalarından biri oldu. Plastik kullanımının sınırlandırılması, çevre dostu yakıtlarla çalışan araçların teşvik edilmesi ve geri dönüştürülebilir materyallerin kullanımının artırılması gibi öneriler, Brezilya'nın çevresel sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığını ortaya koydu.

Brezilya ayrıca, küresel sıcaklık artışının 2030 yılına kadar 1,5 dereceyle sınırlandırılması gerektiğini savundu. Ancak bu hedeflere ulaşmak için gelişmiş ülkelerin, gelişmekte olan ülkelere daha fazla finansal destek sağlaması gerektiği vurgulandı.

Uluslararası Gerilimler: Ukrayna Krizi

Zirvede yalnızca ekonomik ve çevresel meseleler değil, aynı zamanda jeopolitik sorunlar da ele alındı. Ukrayna krizi ve Orta Doğu'daki çatışmalar, gündemin öne çıkan başlıkları arasında yer aldı. Rusya'yı temsilen zirveye katılan Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, BRICS ülkelerinin kalkınma sorunlarına çözüm bulma çabalarını vurguladı ve Batı'nın 'yeni-sömürgeci uygulamaları' hakkında eleştirilerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Ukrayna'nın NATO üyeliğinin 10 yıl ertelenmesi ve çatışmanın 'dondurulması' yönündeki önerisi, zirvenin diplomatik tartışmalarından biri oldu. Bu girişim, G20'nin yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda jeopolitik meselelerde de çözüm arayan bir platform haline geldiğini gösterdi.

Türkiye'nin İnsani Yardım ve Sosyal Devlet Anlayışı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin milli gelirinin yaklaşık %1'ini insani yardımlara ayırarak dünyanın en cömert ülkelerinden biri olduğunu vurguladı. Türkiye'nin Gazze'ye 86 bin ton, Lübnan'a ise 1.300 ton insani yardım göndermesi, Türkiye'nin insani diplomasi anlayışını güçlendiren örneklerden biri oldu. Erdoğan'ın 'Komşusu açken tok yatmayan millet' söylemi, Türkiye'nin kültürel ve tarihi değerlerinin insani yardımlarla nasıl harmanlandığını bir kez daha ortaya koydu.

Çevresel Sürdürülebilirlik ve Sıfır Atık Projesi

Erdoğan, Türkiye'nin Sıfır Atık Projesinin, Birleşmiş Milletler tarafından Uluslararası Sıfır Atık Günü ilan edilmesiyle küresel bir hareket haline geldiğini belirtti. Türkiye'nin gıda israfını azaltma ve geri dönüşümü teşvik etme konularındaki çabaları, G20'nin çevresel gündemine de taşındı.

Sonuç ve Türkiye'nin Rolü

Rio de Janeiro'daki zirve, Brezilya'nın liderliğinde küresel dayanışma ve sürdürülebilir çözümler geliştirilmesi açısından önemli bir adım olmuştur. Brezilya'nın açlık ve yoksullukla mücadeledeki yenilikçi önerileri, iklim değişikliğiyle mücadelede sürdürülebilir kalkınma hedefleri ve jeopolitik meselelerdeki dengeli yaklaşımı, bu liderlik vizyonunun somut örnekleridir.

Türkiye'nin zirvedeki katkıları ise, küresel iş birliğini güçlendirme ve sürdürülebilir kalkınmaya destek olma konusunda önemli bir rol oynamaktadır. Erdoğan'ın liderliği, Türkiye'nin hem insani yardımlarda hem de diplomatik çabalarda öncü bir ülke olduğunu ortaya koymaktadır.

Bu zirve, sadece mevcut sorunları ele almakla kalmamış, aynı zamanda uluslararası iş birliğini derinleştirmek ve küresel eşitsizlikleri azaltmak için yeni bir yol haritası sunmuştur. Brezilya'nın liderlik deneyimi ve Türkiye'nin bu süreçteki aktif rolü, gelecekteki küresel yönetişim tartışmalarına önemli katkılar sağlayacaktır.

19 Kasım 2024, Lüksemburg

Bakmadan Geçme