RUSYA'YA YAKINLAŞMANIN ABD'YE VERDİĞİ RAHATSIZLIK

Uçaklarını düşürdüğümüz Rusya ile bozulan ilişkilerimizin yeniden sağlanması için atılan adımlar olumlu sonuç verdi ve devam eden bu olumluluğun 'Yılların dost ve müttefiki', ya da 'Stratejik ortak' diye ifade edilen ABD'ye rahatsızlık verdiği çok net olarak gün ışığındadır.

Rusya'dan S-4 füzeleri alacak olmanın, ülkelerimiz arasındaki NATO müttefikliğine de zarar verdiği dile getirilirken, ABD'nin Türkiye'ye karşı sürdürdüğü olumsuz tavırlardansa söz eden olmuyor. İlgililerimiz, müttefik denilen bu ülkenin bizlere paramızla silah vermezken Suriye'de DEAŞ dışındaki terör örgütlerine parasız silah verdiğini belirterek, savunmaya yönelik silahımızı başka ülkelerden aldığımızı, bu nedenle ne ABD ne de başkalarının söz söylemeye hakları olmadığını vurgulamaktadırlar.

İki ülke arasındaki gerginliği yumuşatmak amacı ile bazı çalışmalar olduğu gözden kaçmazken, halkımız bu ülkeyle olduğu ifade edilen müttefiklikten herhangi bir çıkarımız olmadığı görüşü içinde, sergilediği olumsuz tavırlara tepkisini dillendirmeye devam ediyor. ABD'nin, güvenilir bir müttefik olmadığının yıllar önce yaşanan bazı gerçeklerle gün ışığında olduğunu söyleyen bazı vatandaşlarımız; 'Ülkemizin bekasına son vermek isteyen terör örgütünün başı olan bir haini kendi ülkelerinde barındıran, ilgililerimizin sık-sık gösterdiği tepkiye rağmen Suriye'deki sınırlarımızda bizler için tehdit oluşturan terör gruplarına silah desteğini sürdüren ABD ile olan müttefikliğe neden son verme kararlılığı içine girilmediğine, doğrusu bir anlam veremiyoruz..' diyorlar.

Emperyal güçlerin, sadece çıkarlarını düşündüklerini bilen vatandaşlarımız, bu güçlerden biri olan ABD ile uzun yıllardan beri sürdürülen müttefiklikten hiçbir zaman herhangi bir menfaatimiz olmadığını da işaret ederlerken; 'Bu müttefiklikten herhangi bir kazanımımız olmuşsa söylensin de bilelim..' ifadeleriyle sürdürülen müttefikliğe tepki gösteriyorlar. Kıbrıs Barış Harekatları esnasında bizlere 'Silahımı kullanma' diyen ABD', ülkemiz bekasına son vermek için hain ve alçak bir kalkışmada bulunan terör örgütünün başını halen ülkesinde  barındırmakta bir sakınca görmüyorsa, böyle bir ülkeyle hangi ilişkiler düzeltilmek isteniyor, doğrusu ben de vatandaşlarımız gibi bir anlam veremiyorum. Hemşerilerimin de duygularına tercüman olarak, bu ülkeyle olan ilişkilerin kararlılıkla gözden geçirilerek gereğinin yapılmasının arzulandığına dikkat çekiyorum.