SEÇİM, ERKENE ALINACAK!
Kim aksini iddia ederse etsin, genel seçimler erkene alınacak ve 2019 yılına bırakılmayacak.Seçimin erkene alınması mevcut iktidarın lehinedir.
Kim aksini iddia ederse etsin, genel seçimler erkene alınacak ve 2019 yılına bırakılmayacak. Seçimin erkene alınması mevcut iktidarın lehinedir. Bundan böyle, iki yıllık süre içinde durumun daha iyiye gitmesine beklemek zordur. İçte ve dıştı aleyhimize gelişmeler var. Türkiye, bir taraftan AB ve NATO'dan dışlanırken, ekonomik durum da kaygı verici bir seyir takip ediyor. Dolar neredeyse 4 TL'ye, Euro 4.7 TL'ye ulaşmış bulunmakta. Özellikle ithalatla sağlanan her türlü emtianın giderek pahalılaşacağı muhakkak. Yükselen Akaryakıt fiyatları ise bütün fiyatlara sirayet edecek ve yükselmelerine yol açacak.
Yani, 2019 yılına giderken, işlerin daha iyi olacağı algısını verecek bir tablo yok. Aksine ekonomik durumda zorlanmalar yaşanacağı ortada. Bu arada, Rıza Sarraf davasının nasıl sonuçlanacağı, bundan kimlerin etkileneceği bilinmiyor. İtirafçı olacağı belirtilen Rıza Sarraf kimleri ne şekilde ve nelerle itham edecek.
ABD'nin, Rıza Sarraf'ı bir koz olarak kullanmayı amaçladığı ortadadır. 17/25 Aralık'ta yaşananlar anımsandığında, bu durumun hiç de hükümetin lehine olamayacağı bellidir.
Erken seçime gitmek ve hatta mümkün olursa, genel seçimi 2018 yılının ilk yarısında gerçekleştirmek iktidar açısından en iyi seçim hamlesi olacaktır. Bu arada, yeni kurulan İYİ PARTİ bile hazırlıksız yakalanarak, seçim dışı bırakılabilir. Siyasi partilerin genel seçimlere katılabilmeleri için seçim tarihinden en az 6 ay önce, Türkiye genelinde mevcut il sayısına göre 41 ilde kongrelerini yapmış olmaları gerektiğini anımsatmakta yarar vardır.
Doğrusunu isterseniz, kim aksini iddia ederse etsin, biz iktidarın MHP'yi de yanına alarak ve bir seçim ittifakı kurarak genel seçimleri erkene alacağı kanısındayız.
Muhalefet partilerinin yerinde olsak, genel seçimin erkene alınacağı tezinden hareket ederek, bir baskın seçim için hazırlıklı olurduk. Yine de ülkemiz ve milletimiz için hayırlısı neyse o olsun.
'NE KADAR AĞLARSAN AĞLA, ALLAH AFFETMEZ!'
Geçmiş yıllarda meczup bir hemşerimiz varmış. Bir gün camide sözde cezbeye kapılıp ağlayan bir başka hemşerimizi görmüş. Cezbeye kapılarak ağlayan kişi de üç kğıtçı, dalavereci, karaborsacı, faizci olarak bilinen biriymiş. Meczup hemşerimiz ne demiş beğenirsiniz:
-AĞLA, AĞLA! VALLAHİ, NE KADAR AĞLASAN DA ALLAH AFFETMİZ!
Biz de, zaman-zaman törenlerde ve muhtelif etkinliklerde
TİMSAH GÖZYAŞLARI
döken siyasilere seslenerek diyoruz ki, '
AĞLAYIN, AĞLAYIN! VALLAHİ NE KADAR AĞLASANIZ DA ALLAH SİZİ AFFETMEZ!'