SENİN TERÖRİSTİN, BENİM TERÖRİSTİM!

Türkiye'de artık teröristler de sınıflandırılıyor, senin teröristin var, benim teröristim var! Benim teröristim bana göre

KAHRAMAN,

senin teröristin ise gerçek terörist olan!

Ülkemizde çok sayıda terör örgütleri vardır. Bu terör örgütlerinin bazı sempatizanları olduğu da bir gerçektir. Eskiden adlarına

MAFYA

denilen örgütler vardı. Bu örgütleri yönetenlere de

BABA

denilirdi. Özellikle büyükşehirlerde örneğin İstanbul'da cirit atan mafya örgütleri, hkimiyet bölgeleri oluştururlardı. Hatta bu babalar zaman-zaman bir araya gelir, devletler gibi kendi aralarında anlaşmalar yapar, hangi bölgenin, kimin denetiminde olacağını karara bağlarlardı. Barların, pavyonların, kumarhanelerin ve benzeri meknların hem haracını alır, hem korumalığını yaparlardı.

Daha sonra, siyasi içerikli ve çok geniş kapsamlı örgütler ortaya çıktı. Mafyanın ve Babaların pabuçları dama atıldı. Bu örgütlerin en çok bilinenleri şüphesiz PKK ve FETÖ'DÜR. Bunların yanında EL KAİDE, DHKP-C, EL NUSRA, TKP/ML, HİZBULLAH, HİZBUTTAHRİR, IŞİD (DEAŞ/DAEŞ/DAİŞ), TEVHİD SELAM, İBDA-C gibileridir. Bunlar sadece Türkiye'nin değil, bütün dünyanın başına da beldırlar.

Bugün böyle bir yazı yazmak nereden çağrışım yaptı derseniz, açıklayayım. Bilindiği gibi, CUMHUR İTTİFAKININ SADIK ORTAĞI, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, KADER(!) mahkûmlarına af istedi. Hatta seçim beyannamesine de bunu koymuş durumda. Özellikle

BABA

takımından olan ve

(ÜLKÜDAŞI)

olarak tanımladığı Mafya Babası Alaattin Çakı'cının affedilmesini açık bir şekilde istedi. O'nu cezaevinde ziyaret ederek, HDP'li Cumhurbaşkanı adayı ve halen cezaevinde tutuklu olan Selahattin Demirtaş'la mukayese ederek,

(bunların

hangisi vatan haini)

dedi.

Doğrusunu isterseniz, siyasi amaçlı örgütlerin türemelerinden bu yana, İstanbul bile eski

KABADAYILARINI

özlemeğe başladı! Eski İstanbul kabadayılarıyla ilgili o kadar çok efsaneler anlatılır ki, inanın geniş hacimli bir kitaba ancak sığarlar. Bu arada söyleyeyim, Siirtliler olarak bizim de

İSTANBUL KABADAYILARI

kervanında tuzumuz var. Bir zamanlar Yarım Dünya Necmi, Arap Nasri, Çilli Burhan, Hüseyin Heybetli, Hasan Heybetli, Pehlivan Mehmet, Arap Talat gibi nice Siirtli Kabadayılar İstanbul'da ün salmışlardı.

Devlet Bahçeli'nin afla cezaevinden tahliye edilmesini istediği Alaattin Çakıcı da, işte bu MAFYA TİPİ örgütlerden birisinin BABASI konumunda.

Bana sorarsanız, af iyidir, büyüklüktür. Vatana ihanet suçu dışındaki kader mahkûmları ile üzerlerinde kul hakkı olanlar hariç bütün hükümlülerin affedilmelerinden yanayım. Hem,

Yüce ALLAH'A ÇOĞU KERE (ALLAH'IM, SEN AFFEDİCİSİN, AFFI SEVERSİN. BENİ AFFET) diye dua ettiğimizi unutmayalım!

'KARİZMAYI, ÇİZDİRMEYELİM!'

Geçmiş yıllarda, İstanbul'da fırtınalar estiren

BABA TAKIMINDAN BİR SİİRTLİ,

yine kendisi gibi

KABADIYI TAKIMI

hemşerilerinin davetlerine uyarak, birkaç gün kalmak üzere Siirt'e misafirliğe gelmiş.

O zaman şöhreti, namı gazetelerden düşmeyen, barları, pavyonları, şarkıcıları haraca bağlamış olan bu Siirtli ünlü kabadayının Şehrimize geldiğini öğrenenler, oturduğu çayhanenin önünü doldurmuşlar,

ÜNLÜ BABAYI

cameknların dışından seyrediyorlarmış.

O sırada, toplanan kalabalığın sebebini merak eden ve işi hamallık olan Babayiğit bir Siirtli:

-Ne var, ne oluyor?

diye sormuş.

-Duymadın mı, içeride İstanbul'u haraca bağlayan ÜNLÜ KABADAYILARDAN SİİRTLİ  'ARAP…….' Var!'

diye cevap vermişler. Bunun üzerine, gayet güçlü kuvvetli olan ve 200 kilo yükü, tüy hafifliğindeymiş gibi sırtına vurup beşinci kata kadar çıkaran bu hamal hemşerimiz, ünlü kabadayının duyacağı kadar yüksek bir sesle:

-Ulan! 'ARAP B.K' dedikleri bu mu? Şimdi, içeriye girip, oturduğu masayı başına geçirmezsem!

demiş.

Neyse ki, etrafında bulunan hemşerilerimiz bırakmamışlar. Amma, kendisine küfredildiğini kulağıyla duyan bu İstanbul'un haracını almakla ünlü kabadayı, yanında oturan Siirtli dostlarına:

-Vallahi, bugün geldiğim gibi, bugün gideceğim! Şimdi, Siirt'te kendi memleketimde, ne idüğü belirsiz bir hamaldan dayak yersem ve bu durum İstanbul Gazetelerine aksederse, benim itibarım beş paralık olur, karizmam çizilir. Hemen, otobüste bana yer ayrılsın. En erken saatte hangi firma, hangi otobüs gidecekse fark etmez!

demiş.

Ünlü kabadayının yanında oturan ve kendileri de, kendi çaplarında kabadayı sayılan dostları, her ne kadar:

-Yahu, cahillik etti. Biz onu çağırır, senden özür diletiriz!

demişlerse de ünlü Baba:

-Yok kardeşim, yok! Bu küfrüne karşı, ya benim kalkıp onu tabancayla vurup öldürmem, ya da Siirt'ten ayrılmam şart, oldu!

cevabını vermiş. Dediğini de yaparak, birkaç gün kalmak niyetiyle geldiği Şehrimizde, birkaç saat kalarak, aynı gün ayrılmış!

TAŞLAMALAR

DÜŞÜRMEĞE YETMEDİ

ATEŞİNİ DÖVİZİN

MERKEZ BANKASI CİZ

KALDI BU İŞTE BİLİN

KUR ON KURUŞ YÜKSELİP

BİR KURUŞ İNDİĞİNDE

SEVİNİP, UÇUYORUZ

İSTİKRAR GELDİ DİYE

240 MİLYARA

İHTİYAÇ VAR ACİLEN

TÜRK LİRASI DEĞİL HEM

BORÇLAR DOLAR CİNSİNDEN

TÜRK LİRASI DIŞINDA

PARA BİRİKTİREN KİM

BEN-SEN DEĞİLİZ ELBET

YANDAŞLARDIR AZİZİM