Siirtli Hemşerimiz Murat Akdemir'in Kaleminden: Tarumar Edilen Bir Coğrafya

-Badire üstüne badire atlatan ve krizden krize sürüklenen bir ülkede yaşıyoruz. Çevremizde bulunan ülkelerin bizden aşağıda kalır yönü yok. Hatta, birçoğu bizden çok daha beter durumdalar. Suriye, Irak, Afganistan, Lübnan ve en son Filistin bizden çok daha vahim günler yaşmaktadırlar.

-Resmen büyük katliam ve savaşlara sahne oldular ve bu ülkelerin başındaki kara bulutlar bir türlü dağılmıyor. Öte yandan Mısır'daki darbe yönetimi, yanı başında iç savaş süren Libya, İç savaşla perişan edilen Yemen, savaş halindeki Ukrayna, baskı altındaki İran da, bizden çok kötü durumdalar.

-Bize karşı kışkırtılan Ermenilerin durumu, Azerbaycan'la Türkiye arasında kapana tıkılmış bir farenin durumuna benziyor. Yine bize düşmanca tavır sergileyen Rumların imdadına Avrupa Birliği yetişmeseydi; nüfusunun gayet az olmasına ve turizm ve denizcilik gelirleri çok yüksek olmasına rağmen, Türkiye'ye karşı fitillenip boyundan büyük silah ve savaş harcamaları yaptığı için iflas bayrağını kaldırmıştı, Yunanistan.

-Filistin dünyanın gözü önünde, bir soykırım ve vahşetle karşı karşıya. Önce Lübnan, şimdi de Gazze'de katliamlar yapıyor, İsrail.

-Zaten Afrika'nın tamamını biliyorsunuz. Jeolojik yapısı gereği, eski bir kıta olan Afrika;  altın ve platin başta olmak üzere elmas vs. gibi zengin ve kıymetli madenlerini sözde işleten, ama aslında gasp eden batılı ülkelerin firmaları tarafından sömürülüp duruyor. Bu arada; Afrika'nın insanları buralarda köle gibi çalıştırılıyor.

-Altın, elmas ve platin gibi kıymetli madenler bakımından en zengin olan Rodezya, Angola gibi ülkelerin insanları daha fazla baskı altında tutulup, ezildikleri için en fakirler arasında yer alıyorlar.

-Kıymetli madenlerin yanı sıra, kömür vs. gibi rezerv alanı çok geniş yeraltı kaynaklarına sahip olan Güney Afrika Cumhuriyeti, ılıman ikliminden ve stratejik konumundan dolayı, batılı beyazların yerleşerek üslendiği bir yer olduğu için; bu ülke, istisnai bir biçimde geliştirilip, gayet konforlu bir ülke haline getirilmiştir. -Tabi; bu konfor ülkeyi istila eden batılılar için.

-Somali ve Sudan gibi ülkelerde savaş ve kargaşa bitmiyor. Afrika ülkelerinin çoğu kabile devlet şeklinde devam ettirilmekle beraber, çoğunda sözde cumhuriyet rejimi, kğıt üzerinde sürdürülmektedir. Bu ülkelerden biri olan Kongo'nun adına sanki gayet medeni bir rejim varmış gibi, Demokratik Kongo Cumhuriyeti etiketi yapıştırılarak, öyle alakasız bir yakıştırma yapılmıştır. Oysa tüm Afrika ülkelerinde olduğu gibi bu ülkede de kargaşa, savaş ve darbe gibi; kan ve gözyaşına sebep olan açlık ve sefaleti tetikleyenler, rahat durmamaktadırlar.

-Kısacası, Afrika ve Ortadoğu başta olmak üzere tarumar edilmiş bir coğrafyada yaşıyoruz.

-Bu kargaşaların azmettirici ve planlayıcıları; işlerini veklet ve vesayetçileri bir maşa olarak kullanmak suretiyle hallettikleri için, ortada görünmemektedirler. Ancak yaptıkları ve yaptırdıkları zulümlerin sonuçları, gayet vahim bir biçimde alenen ortada.