TANRI ULUDUR!
Evet, Tanrı Uludur..
Evet, Tanrı Uludur.. Böyle başlıyordu 82 sene önce ezanlar ve birçoğumuz duymadı tabii ki.. Ben de herkes gibi okuyarak öğrendim, tabii burada yapılan, insanların Türkçe olarak ezanı dinleyip ve ibadeti de Türkçe olarak yapmaktı ve yapmışlarda… 18 sene boyunca insanlar tanrı uludur diye başlayan ezanı duyunca işi gücü bırakarak koşturmuş camilere.. Ne de olsa bizim dilimiz Türkçe değil mi? Bir de anlamına baktım tanrı uludur ne demek diye.. Tanrı tabii anlamını hepimiz biliyoruz elbette ama ulu ne demek diye bir araştırayım dedim.. Türk Dil Kurumunda tam karşılığı yüce demek diyor.. Ne güzel, yani tanrı yücedir ve ben sanki bir yerden hatırlıyor gibiydim.. Sonradan geldi aklıma, bir arkadaşım vardı Rozvelt diye, toprağı bol olsun, son vazifemiz diye cenazesine gitmiştik Gedikpaşa/Ermeni kilisesine.. Bir köşede taziye için beklerken rahip başladı duaya.. Yüce Tanrım, meğer o zamandan kalmış aklımda.. Bizim Türkçe ezanda öyle başlıyor tanrı yücedir diye.. Bende şafak attı tabii, niye böyle başlamışlar Türkçe ezana diye düşünürken, tanrı sözcüğünü araştırdım; meğer herkes başka bir şekilde kullanıyormuş.. Bizde tanrı yoktur İngilizler gibi Almanlar Gothee ya da Gotheys Orta Amerika'da başka.. Eski Türkler Tengri diyor mesela.. Çok eskiden de tanrılar varmış, kimisi evinin bahçesine heykelini koyar oturup ağlar ve derdini anlatırmış.. Hindistan'da Hint fakirleri sokakta ineklere özellikle yol veriyorlar, halbuki karınları açlıktan gurulduyor ama, adam saygısından bir şey yapmıyor.. Daha eskileri karıştırdım Gök Tanrısı, Ateş Tanrısı, Su Tanrısı ve çok ilginç gelecek çok-çok eski zamanlarda ünlü ve tatlı unlu bir şeyler karıştırarak heykeller yapıyor dua ediyorlar ve sonra karınları acıkınca oturup yiyorlarmış.. Oh afiyet olsun, şaşırdım tabii insan hiç tanrısını yer mi diye.. Sonra düşündüm ki, karnı aç ne yapsın insanlar.. Hele bazı tanrılar var ki burada hiç anlatamam, heykelini yapıp öpüyorlarmış.. Kadın-Erkek ısrar etmeyin söyleyemem hem müdürüm Yusuf Salih Arıtürk müsaade etmez buna.. Bir de Budistlerin ki var ki hala insanlar budaya tapıyor ve bu sayıda hiç de küçümsenecek kadar değil, tüm bunları düşünürken rahmetli Menderes geldi aklıma.. Ne alaka demeyin, meğer ben kendimi akıllı zannederken, rahmetli bunu düşünmüş ve ezanı Türkçe'den tekrar kendi orijinal yani ALLAH'ın emrettiği gibi Allah'u Ekber diye başlatmış.. Bende jeton düştü ve sonra anladım ki rahmetli, bunların tanrısını çıkarıp tüm İslam aleminin tek bildiği Yüce Allah'ın emrini yerine getirmiş.. Acaba diyorum onu bahane edemediler de hiç yoktan hikayeler uydurdular.. Yok canım öyle şey olur mu? benim kalbim kötü!.. Allah beni affetsin, ne fesat bir insanım ben öyle.. Allah'a emanet olun…