Ani Katedrali'nde Restorasyon Başladı: Yapı Cami Olarak Açılacak
Kars'ta yer alan ve Orta Çağ Ermeni mimarisinin en önemli örneklerinden biri kabul edilen Ani Katedrali'nde restorasyon çalışmaları başladı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Dünya Anıtlar Fonu ortaklığında yürütülen çalışmalarda, yapının tamamlanmasının ardından cami olarak ziyarete açılması planlanıyor.
10. yüzyıl sonlarında Ermeni Pakraduni Hanedanlığı döneminde inşa edilen katedral, başkent Ani’nin ana kilisesi olarak inşa edilmişti. Yapının mimarı ise dönemin ünlü ustası ve Ayasofya'nın onarımında da görev alan Dırtad. Ani Katedrali (Surp Asdvadzadzin), mimarisi ve tarihiyle Anadolu’nun en önemli yapılarından biri olarak kabul ediliyor.
“İlk Cuma Namazı Burada Kılındı”
Ani Ören Yeri Kazı Başkanı Doç. Dr. Muhammet Arslan, restorasyon sürecine ilişkin yaptığı açıklamada, “Sultan Alparslan, Ani'yi fethettikten sonra katedralin kubbesindeki haçı indirip yerine altın hilali yerleştirmiş ve burada ilk cuma namazı kılınmıştır” dedi. Arslan, bu tarihi vurgulayarak yapının cami olarak yeniden işlevlendirilmesinin geçmişle bağ kurma açısından anlam taşıdığını belirtti.
Restorasyon Üç Etapta Tamamlanacak
Doç. Dr. Arslan, üç aşamalı olarak planlanan restorasyonun ilk etabının tamamlandığını, ikinci etabın bu yıl sona ermesinin hedeflendiğini ve üçüncü etabın da önümüzdeki yıllarda gerçekleştirileceğini aktardı. Tüm çalışmalar tamamlandığında, yapı cami olarak yeniden ziyarete açılacak.
Tarihi Dönüşümler Geçirdi
UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Ani Arkeolojik Alanı’nın tanıtımını amaçlayan Ani Mobil Uygulaması’nda yer alan bilgilere göre, katedral 1064 yılında Selçuklular tarafından fethedildikten sonra camiye çevrilmiş ve “Fethiye Cami” adıyla anılmıştı. 1199’da ise Gürcü-Ermeni Zakarid Hanedanı yönetimi ele geçirince yapı tekrar kilise olarak kullanılmaya başlandı.
1319’daki büyük depremde katedralin kubbesi çökmüş, 1988’de meydana gelen depremde ise kuzeybatı köşesi yıkılmış, yapının çeşitli bölümlerinde ciddi çatlaklar oluşmuştu.
Ani Katedrali, geçirdiği tarihsel dönüşümler ve mimari değeriyle hem dini hem de kültürel bir sembol olarak dikkat çekmeye devam ediyor.
Bakmadan Geçme





