APTALLIK ÜZERİNE!

Ataist Müteveffa Yazar Aziz Nesin ile ilgili anlatılan bir anekdot vardır. Ünlü mizah ustası bir yazısında

“Bu milletin yüzde 60’ı aptal!”

diye yazınca kıyametler kopmuştu. Bunun üzerine ünlü mizah ustası

“Gerçekten özür dilerim. Ben ‘bu milletin yüzde 90’ı aptaldır’ diyecekken, yanlışlıkla ‘yüzde 60’ı aptaldır’ demişim!”

diyerek kendisine yapılan saldırılara cevap verdiği söylenir.

Daha önceki bazı yazılarımda yer verdiğim bu anekdotu bir daha yazmak neden gerekti diye sorulacak olursa, açıklama getireyim. Kıymetli okuyucularım izliyorlar mı, izlemiyorlar mı, bilemem amma, ben zaman-zaman izliyorum. Star Televizyonunda bir program var. Genelde, ana haber bültenlerinin sonunda yayınlanan anketimsi bir program. TV muhabirleri, İstanbul’da ana caddelerde yollara çıkarak, yoldan gelip geçenlere mikrofonu uzatıp sorular yöneltiyorlar. Örnek olarak

“Türkiye Cumhuriyetinin ilk Cumhurbaşkanı kimdir. Şimdiki Cumhurbaşkanının adı nedir? Türkiye Büyük Millet Meclisinde kaç milletvekili, kaç senatör(!) kaç siyasi parti var. Bu siyasi partilerden kaçının grubu bulunmakta”

gibi…

Bu arada, dizilerde rol alan bazı ünlülerin fotoğrafları arasına, siyasi kimlikli kişilerin fotoğraflarını da koyarak, fotoğraftakilerin kim oldukları soruluyor. Genelde, dizilerde rol alan aktör ve aktristlerin adlarını bilen vatandaşlar, maalesef Türkiye’ye yön veren(!) bu ünlü siyasileri bilmediklerinden dizi oyuncuları zannederek öyle acayip cevaplar veriliyorlar ki, sormayın gitsin…

“Güleriz ağlanacak halimize!”

diye bir deyimimiz vardır. Durumumuzu, ancak bu deyimle açıklayabiliriz. Türkiye Cumhuriyetinin İlk Cumhurbaşkanının adını bilmeyen, Türkiye Büyük Millet Meclisindeki milletvekillerinin sayılarından habersiz, 1980’li yıllardan beri kaldırılmış olan senato meclisi için hala faaliyetteymiş gibi kafadan senatör sayısı sallayan,, mevcut cumhurbaşkanının adını bilmeyen vatandaşlar, maalesef, seçmen olarak sandık başına gitmekte ve belki de kime, ne için kullandıklarını bilmeden oy kullanmaktadırlar.

TV kanalındaki bu anketleri izlediğimizde, gelin de Aziz Nesin’in milletimiz hakkındaki teşhisine hak vermeyin, diyoruz. İşte bütün bu bilinçsiz vatandaşlar sadece seçimlerde değil, referandumlarda da sandık başına gitmekte ve oy kullanmaktadırlar. Anketlerden izlediğimiz kadarıyla sorulan soruları yanlış yanıtlayanlar, doğru yanıtlayanlardan kat-kat fazla. Yani, anketlerde kendilerine yönetilen soruları bilenler yüzde on, bilmeyenler yüzde doksan gibi.

Âyet-i Kerimedeki: “De ki; HİÇ BİLENLERLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU? Ancak sağ duyu sahipleri düşünüp öğüt alır.” buyruğunu biliyoruz. Amma, maalesef seçimlerde, referandumlarda bilenlerle bilmeyenlerin bir tutulduklarına şahit oluyoruz. Çünkü, 18 yaşını dolduran her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı oy kullanma hakkına sahip. Demokrasimizin topal aksak yürümesinin asıl sebebi de bu olsa gerek. Ne zaman, milletin yüzde on’u değil de, yüzde doksanı bilinçli seçmen olarak oy kullanacak seviyeye ulaşırlarsa, işler o zaman rayına oturacaktır. Aksi takdirde, demokrasi adına, demokrasinin ırzına geçilmeğe devam edilecektir.