ARAÇ SELİ

Türkiye'mizdeki araç sayısı, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 22 milyon küsurdur ve nüfusun 5'te birini kucaklayan İstanbul, araç seliyle boğuşuyor her gün… Hızlı trenle Eskişehir'den İstanbul'a 2,5 saatte ulaşılırken, İstanbul'umuzun bazı semtle

Türkiye’mizdeki araç sayısı, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 22 milyon küsurdur ve nüfusun 5’te birini kucaklayan İstanbul, araç seliyle boğuşuyor her gün… Hızlı trenle Eskişehir’den İstanbul’a 2,5 saatte ulaşılırken, İstanbul’umuzun bazı semtlerinden diğer semtlerine ulaşım için 2,5 saat, hatta daha çok zaman kullanılıyor olması, tarifsiz bir sıkıntı veriyor bu ilimizde ikamet edenlere…

Akan yıllar içinde toplu taşımacılık önemsenmediğinden caddelerin çoğu otoparka dönüştürülüyor ve çift şerit halinde otopark olarak kullanılan hale geliyorlar zaman zaman…  Kalkınmış ülkelerde böyle bir durum söz konusu değil… O ülkelerde demir yolu tüm semtlere ve en uzak yörelere kadar uzatıldığından trafikte sıkıntı yaşanmadığı gibi, zaman denen hazine bağlamında kayda değer bir mağduriyet yaşanmıyor aynı zamanda…

Petrol ürünleri ihtiyacının büyük bölümünü başka ülkelerden ithal eden ülkemizde 22 milyon küsur araç bulunması, ekonomik açıdan küçümsenmeyecek bir zarara sebebiyet veriyor elbet… Toplu taşımacılığa yönelik önlemler zamanında alınsaydı mevcut araç sayısı çok düşük düzeyde kalır ve her şeyden önce ülkemiz, dünya geneli trafik kazalarının en çok yaşandığı ülke sıfatını taşımazdı ama böyle bir güzelliğin uğraşını vermiş değiller ülkemiz yönetiminde söz sahibi olanlar…

Önümüzdeki Haziran ayından itibaren yeni inşa edilecek blok apartmanlarda daire sayısı kadar otopark yeri tahsis edileceği açıklandı ve alınan bu karara riayet edilmesinin sağlanması durumunda, çekilen trafik çilesinin daha da büyümesi önlenmiş olacak en azından… Bu konuda daha önce yürürlükte olan mevzuatın uygulanmadığı gerçeğinin de altını çizmek isterim denetimin önemine binaen…

Geçen Cumartesi günü gecesi Silivri’den Halkalı’ya doğru yol alırken, karşı şeritteki araç seli nedeniyle;

bu saatte bunca araç nereye gidiyor

diye sorduğumda;

“1 günlük tatillerini değerlendikten sonra yarın gece İstanbul’a dönecekler…”

yanıtını aldım ve duyduğum derin üzüntüyü aktararak paylaştım kendileriyle…  Petrol ürünlerinin büyük bölümünü ithal eden bir ülke olarak söz konusu ürünlerde savurganlığa meydan vermememiz gerekirken, sergilenen duyarsızlık nedeniyle üzülmemek mümkün olur mu hiç? Petrol ürünlerini bizler gibi ithal eden ülkeler, gereksiz yere savurmuyorlar bu ihtiyaç kalemini… Bizlerde ise savurganlığa yönelik hiçbir önlem alınmıyor ve bu gerçek nedeniyle, herhalde petrol ürünlerinin tüketiciye en pahalı olarak satılıyor olmasından kaynaklanan bir durum diye düşünüyorum başkaları gibi…

Bakmadan Geçme