ATATÜRK DÜN DE VARDI, BUGÜN DE VAR, YARIN DA VAROLACAK!
29 Ekim yaklaşıyor.Şüphesiz, bugünün Türk tarihinde çok önemli bir yeri vardır.
29 Ekim yaklaşıyor. Şüphesiz, bugünün Türk tarihinde çok önemli bir yeri vardır. Çünkü Türkiye Cumhuriyetinin kurulduğu gündür ve Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu
Mustafa Kemal (ATATÜRK)tür.
O günün şartlarında bir imparatorluğun küllerinden cumhuriyetle yönetilecek bir devlet kurmak öyle her babayiğidin kârı değildir.
Mustafa
Kemal ATATÜRK
işte bunu başarmıştır.
Elbette, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunu sadece Mustafa Kemal’e maletmek doğru olmaz. Yanında, kendisi gibi cesur, kararlı, yol arkadaşları, silah arkadaşları vardı. (Bir elin nesi var, iki elin sesi var) deyiminde olduğu gibi, Onunla birlikte yürekleri vatan aşkıyla çarpan yol arkadaşlarının da haklarını teslim etmek gerekir. İsmet İnönü’yü, Fevzi Çakmak’ı, Kazım Karabekir’i ve diğerlerini anımsamamak aymazlık olur.
Ancak, şu gerçeği de anımsatmakta yarar var. Lider olmak vasfını
YÜCE ALLAH
çok az sayıda kuluna vermiştir. Herkes lider olamaz. Olsa bile,
ATATÜRK’ÜN
başardıklarını başaramaz.
29 Ekim günü Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunun 94. Yıldönümünü kutlayacağız. Bugüne kadar 12 Cumhurbaşkanı geldi geçti. Acaba, Siirt’in en kalabalık caddesi olan Güres’e çıksak ve yoldan gelip geçenlere gelmiş geçmiş cumhurbaşkanlarından tanıdıklarının adlarını sorsak vatandaşlar bu 12 Cumhurbaşkanından kaçının adını anımsayacaklardır. Biz, bugüne kadar cumhurbaşkanlığı makamında bulunan zevatların adlarını anımsatalım:
Mustafa Kemal ATATÜRK, İsmet İNÖNÜ, Celal BAYAR, Cemal GÜRSEL, Cevdet SUNAY, Fahri KORUTÜRK, Kenan EVREN, Turgut ÖZAL, Süleyman DEMİREL, Ahmet Necdet SEZER, Abdullah GÜL ve Recep Tayyip ERDOĞAN.
Ve şimdi de soralım. Kamuoyu ATATÜRK haricinde acaba bunlardan kaçının adını anımsıyor.
Sonuç itibarıyla şunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
ATATÜRK dün de vardı, bugün de var, yarın da varolacak.
SENİ DE BOŞARIM AMA İNEĞİ BIRAKMAM!
Siirt’in ilçesi olduğu dönemlerde; Batman Belediye Başkanı olarak görev yapan ve genç sayılacak bir yaşta
RAHMET-İ RAHMAN’A
kavuşmuş bulunan
Salih GÖK
ile ilgili olarak anlatılan bir anekdot vardır.
Şehrimizin adının
İNEKLERLE ÖZDEŞLEŞTİRİLDİĞİ
gerçeği karşısında bu anekdotu sunmayı uygun bulduk. İşte, Anekdotumuz:
Siirt gibi, Batman’da da
İNEKLERİN KOL GEZDİĞİ
dönemde, ineklerin şehirde kol gezmelerine karşı kesin tavır alan Belediye Başkanı Salih Gök, bu konuda çok katı bir tutum sergiliyormuş. Şehir içinde başıboş gezen hayvanlar yakalanarak, bu iş için tahsis edilen bir alanda toplattırılıyor, sahiplerinin müracaatları halinde, neredeyse fiyatlarına denk gelecek bir ceza ödemeleri ve beslendikleri her gün için de, besi parası alınarak bırakılıyormuş.
Bir gün, Belediye Başkanı Salih Gök’ün ev hizmetlerini yapan kadına ait bir inek de, çarşıda başıboş gezerken, Belediye Zabıta ekipleri tarafından yakalanmış, toplama merkezine götürülmüş. Hizmetçi Kadın, Belediye Başkanının evinin hizmetçisi olmaktan dolayı ceza vermeden ineği toplama merkezinden kurtarabilmeyi umut ediyormuş. Bunun için, her gün işini yaptığı ve çok samimi olduğu Belediye Başkanının Hanımına durumu anlatarak, ineğinin bırakılması için Başkana tavassutta bulunması için ricada bulunmuş.
Belediye Başkanının Hanımı da Kocasının bu gibi konularda ne kadar hassas olduğunu bilmesine rağmen, yine de durumu aktarmış ve hizmetçilerinin yakalanmış olan ineğinin ceza kesilmeden salınmasını istemiş.
Merhum Başkan, Hanımının bu tavassutuna çok kızmış ve onu şöyle azarlamış:
-Yok Hanım, yok! Sen bu tür işlere karışma, aracı olma! Seni BOŞARIM AMA, ĞELETE ĞECE’NİN (Hatice Teyze’nin) ineğini, cezasını ödetmeden salmam.
Bakmadan Geçme





