Bakan Uraloğlu: Türkiye, Barışın ve Güvenin Merkezi Olmaya Devam Ediyor

Bakan Uraloğlu, İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen Küresel Ulaştırma Koridorları Forumunda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin küresel ulaştırma politikalarında söz sahibi olmaya devam ettiğini ve bu forumun da bu vizyonun yansıması olduğunu ifade etti.

“Jeopolitik değil, jeostratejik güven adasıyız”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde geliştirilen "Türkiye’siz koridor olmaz" vizyonunun, artık küresel ölçekte kabul gören bir gerçek haline geldiğini söyleyen Uraloğlu, “Ülkemiz yalnızca doğu ile batıyı bağlayan bir köprü değil; aynı zamanda kuzey ile güneyin tam ortasında yer alan, diplomatik ve lojistik anlamda bir merkezdir” dedi.

Türkiye'nin fiziki altyapısıyla birlikte barışçıl dış politikasıyla da öne çıktığını belirten Uraloğlu, tahıl koridoru girişimi ve bölgesel krizlerdeki yapıcı rolüne dikkat çekerek, “Bu yaklaşımla Türkiye, artık sadece bir geçiş noktası değil, istikamet belirleyen bir küresel güç konumundadır” ifadelerini kullandı.

23 yılda 300 milyar dolarlık yatırım

Türkiye’nin ulaştırma ve iletişim altyapısına son 23 yılda yaklaşık 300 milyar dolarlık yatırım yaptığını söyleyen Uraloğlu, bu yatırımların hem üretime 1 trilyon dolardan fazla katkı sağladığını hem de milyonlarca kişiye istihdam imkanı sunduğunu aktardı.

Uraloğlu ayrıca karayolları, demiryolları, havacılık ve denizcilik alanlarında yapılan yatırımlarla ulaştırma altyapısında büyük dönüşümler yaşandığını belirtti. Özellikle demir yolu projeleri, yüksek hızlı tren hatları ve büyüyen hava ulaşım ağına dikkat çekti.

Orta Koridor ve Kalkınma Yolu ile ticarette yeni dönem

Türkiye’nin lojistikte kritik rol oynadığı Orta Koridor ve Kalkınma Yolu Projesi hakkında da bilgi veren Bakan Uraloğlu, bu projelerin Türkiye'yi sadece bir geçiş güzergahı değil, aynı zamanda ticaretin yönünü belirleyen bir aktör haline getirdiğini vurguladı.

Irak, Katar ve BAE ile işbirliği içinde geliştirilen Kalkınma Yolu’nun, Basra Körfezi’nden Avrupa’ya uzanan modern bir ticaret hattı olacağını belirten Uraloğlu, “Bu proje, bölgeye sadece ekonomik değil, barış ve istikrar da taşıyacak” dedi.

Orta Koridor’un ise deniz yoluna göre iki kat daha hızlı, hava taşımacılığına göre ise dört kat daha ekonomik bir alternatif sunduğunu belirten Uraloğlu, bu hattın Türkiye’den geçen kısmının 2.282 kilometre olduğunu, ulaştırma süresinin de 15 güne kadar düşmesinin hedeflendiğini söyledi.

“Beş deniz stratejik ortaklığına doğru”

Türkiye'nin bölgesel işbirliğine verdiği öneme değinen Uraloğlu, Polonya’da düzenlenen Üç Deniz Girişimi Zirvesi'ne stratejik ortak olarak katıldıklarını hatırlattı. “Türkiye'nin katılımı, bu girişimi artık beş denizi kapsayan stratejik bir platform haline getirmiştir” dedi.

Bulgaristan ile yeni sınır kapısı, demiryolu hattı ve havayolu seferleri gibi altyapı projelerinde işbirliği içinde olduklarını ifade eden Uraloğlu, bölgesel bağlantıların güçlenmesinin hem Türkiye hem de komşu ülkeler için önemli fırsatlar sunduğunu dile getirdi.

“Türkiye her senaryoda stratejik bir merkez”

Süveyş Kanalı veya Hürmüz Boğazı gibi küresel geçiş yollarında yaşanabilecek krizlerde Türkiye’nin ve Orta Koridor’un öneminin daha da arttığını vurgulayan Uraloğlu, ülkenin bu tür senaryolara karşı her zaman güvenli bir alternatif sunduğunu söyledi.

Forumun 70’ten fazla ülkeden üst düzey katılımcıyı bir araya getirdiğini belirten Bakan, “İstanbul’da çizilecek bu yol haritası, küresel ulaştırma alanında yeni bir vizyon ortaya koyacaktır. Türkiye, güven veren bir ortak ve sürdürülebilir kalkınmanın öncüsü olarak yoluna kararlılıkla devam edecek” dedi.