BEYAZ'A HASRET
Yurdumuzun bazı yörelerinde Kar yağışı, başta ulaşım zorluğu olmak üzere bazı sıkıntılara daha yol açarken, Siirt'te özellikle merkez ilçede bu yağışa hasret kalındı.Büyüklerim, yıllar önce ilimizin i,5 metreye ulaşan Kar kalınlığına tanık olduklarını bel
Yurdumuzun bazı yörelerinde Kar yağışı, başta ulaşım zorluğu olmak üzere bazı sıkıntılara daha yol açarken, Siirt’te özellikle merkez ilçede bu yağışa hasret kalındı. Büyüklerim, yıllar önce ilimizin i,5 metreye ulaşan Kar kalınlığına tanık olduklarını belirtirlerken, bu yağışın neden olduğu olumsuzluklardan çok, yararının daha fazla olduğuna da vurgu yaparak, kara ve havada hastalıklara yol açan mikropları yok eden Kar’a hasret kalındığının, bu yüzden bazı hastalıkların yaşandığının altını çiziyorlar.
Halkın sağlığı açısından önem taşıdığı belirtilen ve “Üç Beyaz” olarak ifade edilen Un, Şeker ve Tuz’un yanı sıra bir başka beyaz olan Kar’ın da sağlığımızı etkilediği tartışılmazdır. Ulaşım açısından bazı yörelerde hayatı felce uğrattığından söz edilen Kar yağışının insanoğluna faydaları, büyüklerimin de ifade ettikleri gibi çok daha fazladır. Kar; su kaynaklarını ve yer altı su rezervlerini besler, elektrik ve sulama için kullanılan barajları ayakta tutar, tatlı su kaynaklarının tükenmesini önler, bitkileri korur ve kış turizmini canlandırır.
Kar yağışının sebebiyet verdiği olumsuzluklar gereken önlemler alınmışsa, çok az düzeyde kalırlar ama alınmaz ise, hiç arzu edilmeyen ve acı veren sonuçlar yaşanabilir. Bir ülkede altyapı, yollar, köprüler ve yaşamın diğer alanları insan yaşamına uygun şekilde dizayn edilmişse, o ülkede kar yağışının can kaybına dahi yol açabilecek tahribatı asgari düzeyde bırakır. Kar yağışının neden olduğu olumsuzluklar açısından beni en çok düşündüren husus, ülkemizde altyapı ve diğer önemli alanların insan yaşamına uygun dizayn edilmemesidir. Siirt’imizden bir örnek verecek olursam, birkaç yıl önce Almanya Kalkınma Bankası ile Avrupa Yatırım Bankası tarafından “Büyük kesimi hibe kredi” diye altyapı hizmetimiz için kullandırılan trilyonlara rağmen, kısa zamanda bu önemli hizmetin yeniden ele alınacak bir konum içine girmesidir ve başka illerimizde düşen yağışların yollarda sele dönüşmeleri de, bu acı gerçeğin yurdun her yerinde yaşandığını tescil etmektedir.
Mart ayını da yarıladık ve bundan böyle Kar yağmış olsa da, mevsim gereği uzun ömürlü olmayacaktır. Bu yağışa hasret kalınması durumunun artık bir başka Kış’a kaldığı anlaşılıyor. Büyüklerimizin, mevsimlerin haiz oldukları özelliklerini yaşamak arzusuyla; “Ya Rabbi; sey Şıte’ne şıte u sayf’na sayf” niyazında bulunduklarını da bu vesileyle vurgulamak isterim.
Türkçesi; “Ya Rabbi Kış’ımızı Kış, Yaz’ımızı yaz eyle...” olan bu deyim, mevsimlerin taşıdıkları önemi ifade ediyor ve bu duanın da çok anlamlı olduğu inancında olduğumun da altını çiziyorum.
Bakmadan Geçme





