BİR HÖH'ÜMÜZ EKSİKTİ!

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener geçtiğimiz günlerde Konya ve çevresi ile diğer bazı illerde yasa dışı organize olmuş bir silahlı gruptan bahsetmiş ve dikkatleri çekmişti. Önce, böyle bir teşkilatın bulunmadığı konusunda açıklamalar yapılırken, geçtiğimiz hafta sonunda İçişleri Bakanlığınca hukuk dışı oluşum, yapılanma ve faaliyetlerde bulunduğu iddiasıyla "Halk Özel Harekatı Derneği" hakkında inceleme ve araştırma başlatıldığı açıklandı. Ayrıca dernekten farklı olarak kayıtlarda yer almayan ve internet üzerinden yayın yapan "Halk Özel Hareketi Derneği" hakkında da suç duyurusunda bulunuldu.

Konuyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada:

“Son günlerde hukuk dışı oluşum, yapılanma ve faaliyetlerde bulunduğu yolunda basında haberlere konu olan, "Halk Özel Harekatı Derneği" hakkında, Bakanlığımızca ilgili mevzuat gereğince, gerekli inceleme ve araştırmalar yürütülmektedir.

Yine Bakanlığımıza ulaşan bilgilerden adı geçen dernekten farklı olarak, resmi olarak kurulmayan ve kayıtlarımızda da adı geçmeyen, ‘Halk Özel Hareketi Derneği’ adı ile internet üzerinden yayın yapan bir başka oluşum hakkında suç duyurusunda bulunulmuş, konu ile ilgili merciler nezdinde takip edilmektedir” denilmekte.

Derneğin adı bile bir şeyler çağrıştırmıyor mu! (HALK ÖZEL HAREKETİ.) Bilindiği gibi, Türkiye’de meşru olarak görev yapan Polis Özel Harekat (PÖH) birimi vardır. Bunun yanında Terörle Mücadele Birimi (TEM) bulunmaktadır. Peki, bu (HÖH) neyin nesidir!

Bu memlekette, devletin meşru güçleri dışında güvenlik güçlerine ihtiyaç yoktur. Askeriyle, polisiyle, jandarmasıyla güvenlik güçlerimiz, milletimizin rahat ve huzurunu sağlayacak güçtedir. Sözde vatanı müdafaa için kurulmuş olsalar bile yasa dışı kuruluşlara dense-dense

TERÖR ÖRGÜTÜ

denilir. Bu gibi haddini aşan kuruluşlar varsa,

(gölge etmesinler, başka ihsan istemez)

diyoruz ve yazımızı noktalıyoruz.

YEMEK AZ OLUNCA…

Geçmiş yıllarda, yüksek tahsilde okuyan bir Siirtli, başka illerden gelen 2-3 arkadaşı ile anlaşarak birlikte kalacakları bir pansiyon tutmuşlar. Hepsi de yüksek tahsil öğrencileri olan pansiyoner gençler, yemeklerini de birlikte yapıp yiyorlarmış.

Ailelerinin gönderdikleri paralarla geçinen gençler, özellikle ay sonlarında parasal açıdan sıkıntıya düştükleri için de, mecburen yemeklerde kısıntıya gidiyorlarmış.

Yine ay sonlarından birinde, yemek yapma sırası kendisinde olan genç iki üç yumurtayı omlet yapmış, sofraya getirmiş. Ekmeklerini banıp yiyecekler. Siirtli bakmış, yemek bir kişiyi bile zor doyurur. Kendisi de oldukça aç. Numaradan, içinde omletin bulunduğu tavanın içine hapşırmış. Arkadaşları, hapşırıktan çıkan tükürüklerin omlete bulaştığını görünce, tiksinip, geri çekilmişler.

Siirtli de, omleti tek başına kemali afiyet ile mideye indirmiş…