- Haberler
- BÖYLESİNE SİLAHLANMAK NEDEN VE KİME KARŞI!!!
BÖYLESİNE SİLAHLANMAK NEDEN VE KİME KARŞI!!!
Geçen gün bir TV kanalındaki açık oturumda izledim ve dehşete düştüm.Türkiye'de, belli bir kesimin bilinçli olarak silahlandıkları, vatandaşların ellerinde yüzde 85'i ruhsatsız tahmini 20 milyon dolayında silah bulunduğu, son yıllarda özellikle pompalı av
Geçen gün bir TV kanalındaki açık oturumda izledim ve dehşete düştüm. Türkiye’de, belli bir kesimin bilinçli olarak silahlandıkları, vatandaşların ellerinde yüzde 85’i ruhsatsız tahmini 20 milyon dolayında silah bulunduğu, son yıllarda özellikle pompalı av tüfeklerinin satışlarında patlama yaşandığı vurgulanıyordu. Bu arada, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında halka zimmetsiz olarak dağıtılan silahların büyük bölümünün iade edilmediği ve kayıp olduğu, bunlardan birinin cinayette kullanılmasıyla ortaya çıktığı belirtilmekteydi.
Açıklanan rakamlar doğruysa, gerçekten içler ürpertici bir durum var demektir. Yani, sosyal medyada kavanozlarda teşhir edilen mermiler, kimilerinin ölüm listeleri hazırlandığına ilişkin röportajlar, masumane ve
(laf ola beri gele)
kabilinden söylenmiş sözler değildir. Bilakis, üzerlerinde durulması gereken çok vahim açıklamalardır. Yani, bu işin çok ciddi boyutlarının olduğu gerçeğiyle karşı karşıyayız.
İç güvenliğin sağlanması bilindiği gibi jandarma ve polis teşkilâtlarının uhdesindedir. Türkiye’deki jandarma ve polis sayısı, Avrupa devletleri ortalamasının 2-3 katı kadardır. Bu durumda vatandaşların kendi kendilerini korumaları gibi bir ihtiyacın söz konusu olamayacağı ortadayken, kimler, neden silahlanıyorlar. Neden silahlanmalara göz yumuluyor, hatta teşvik ediliyor!
Polis ve jandarma teşkilâtlarının yanında korucuları da hesaba katarsak, vatandaşlarımızın kendi güvenliklerini sağlamak için silahlandıkları tezi çürümektedir. Kaldı ki, mevcut güvenlik güçlerine ilave olarak BEKÇİ statüsünde 30 bine yakın güvenlik personeli alımı gerçekleştirildi. Yani, güvenliği sağlamakla görevli kolluk kuvvetleri, sayı ve donanım itibarıyla vatandaşları korumağa yeter ve artar bile!
Peki, bunca silahlanma kime karşı ve neden yapılıyor! Allah korusun, Türkiye’nin bir iç çatışma ortamına girdiğini düşünün. Ellerinde bunca silahı bulunduranlar, bu silahları kime veya kimlere karşı kullanacaklar. Bu silahlanmanın amacı nedir! Kimi, kime karşı korumak hedefleniyor! Ya bu ruhsatsız silahların büyük bölümü IŞİD ve benzeri radikal örgütlerin kafa yapısına sahip canilerin ellerindeyse! İslami cihat safsatası altında başlar kesmeğe kalkışılırsa!
IŞİD’in kafa yapısıyla hareket edilirse, yüzde 99’unun Müslüman olduğunu iddia ettiğimiz Türkiye’de yine de en az 20 milyon kişinin başlarının kesilmesi gerekir! Sözde bu İslami cihatçıların kafa yapıları budur!
ALLAH’IM güzel ülkemizi, IŞİD ve benzeri şerirlerin şerlerinden sen koru!
ANEKDOT
Aşırı ruhsatsız silahlanmayı yorumlamak açısından ilginç ve tarihi bir anekdot:
Geçmiş dönemlerde, devri Osmanlı’da asayişi sağlamakla görevli zaptiyeler vardı. Zaman zaman toplu yerlerde üst baş araması yapar, üzerlerinde sarhoş edici madde veya kama, hançer gibi öldürücü kesici-delici aletler taşıyanlar var mı, yok mu diye kontrol ederlerdi.
Yine böyle bir aramada, üzerinde Hançer bulunan kişi ile Zaptiye Çavuşu arasında şöyle bir diyalog yaşanır:
Zaptiye Çavuşu:
-Bu hançerin üzerinde ne işi var?
Muhatabı cevap verir:
-Ben Medresede muallimim. Fakihlerin yaptıkları yanlışları bununla tashih ederim.
Zaptiye Çavuşu:
-Yanlışları düzeltmek için ufak bir çakı bile yeter. Bu hançer de neyin nesi?
Muhatabı cevap verir:
-Bizim fakihler, bazen öyle büyük hatalar yaparlar ki, bu HANÇER bile düzeltmeğe kâfi gelmez!
TAŞLAMALAR
MİLLET SİLAHLANIYOR
KİME KARŞI ACABA
GÖLGİSİNDEN FETÖ’NÜN
KORKULUYOR MU HALA
KAVANOZDA MERMİLER,
ÖLECEKLER LİSTESİ
ÇARŞAF-ÇARŞAF BEYANLAR
NERDE SAVCILAR, PEKİ
(KİM KORUYACAK) DİYOR
(AİLENİZİ BİZDEN)
ÜRPERİYOR İÇİMİZ
BİZİM BU DENSİZLERDEN
BİR DARBE PANDEMİSİ
UYDURDU BİRİLERİ
KİMLER DARBE YAPACAK
KİMDE CAN KALDI GAYRİ
Bakmadan Geçme





