ÇATAKTA VE BATAKTA!!!

Kahraman Ordumuzun önemli bir kolunu teşkil eden Komandoların yeminleri vardır.Bu yeminin bir bölümü şöyledir: 'HER YERDE BEN VARIM.

Kahraman Ordumuzun önemli bir kolunu teşkil eden Komandoların yeminleri vardır. Bu yeminin bir bölümü şöyledir:

“HER YERDE BEN VARIM.

HAVADA, KARADA, DENİZDE, ÇÖLDE

ÇATAKTA VE BATAKTA

HER ZAMAN VE HERYERDE

SİİRT'TE, HAKKARİ'DE, TUNCELİ'DE”

Gerçekten etkileyici bir yemin! Bugün böyle bir konuyu kaleme almak ihtiyacını neden duydum, bunun izahını yapayım. Bilindiği gibi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’deki gözetleme kulelerimizin Esad’ın ve Rusya’nın askerleriyle çevrildiğini, onları oradan bir şekilde çıkarmak için Şubat ayının sonunu beklediklerini buyurdular. Yine Sayın Erdoğan, kapana kısılmış olan Mehmetçiklerin kurtarılmaları için yapılacak bir harekâtta, hava gücünün kullanılamayacağını, zira Suriye hava sahasının bize kapalı olduğunu söyledi.

Yani, Suriye hava sahasının, Rusya’nın denetiminde olduğu gerçeğini yeni mi öğrendik. Bunun böyle olacağı, zaten biliniyordu. Bugün için Suriye’nin sadece hava sahası değil, deniz sahası da Rusya’nın kontrolünde! Rusya’dan aldığımız S-400’leri kullanma imkânımız olmayacağı gibi, ABD’den de F-35’leri alamıyoruz.  Anlayacağınız ellerimiz-kollarımız bağlı gibi. (Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan olduk!) deyimine benzer bir durum, bu! Ya da (Hem İsa’yı, hem Musa’yı darılttık) anekdotunu çağrıştıran hallere düştük!

Bugün bulunduğumuz durum komando yeminindeki

(ÇATAKTA VE BATAKTA)

deyimini çağrıştırıyor. Gerçekte, Suriye’de sözün tam anlamıyla bir

BATAK

içindeyiz. Bataklığın özelliği, içine düşenlerin çırpındıkça daha da batmalarıdır! Bize göre, Mehmetçiklerin bu bataklıktan çıkmalarının tek formülü,

(TU-KAKA)

ettiğimiz Esad rejimiyle biran evvel diyalog kurmaktan geçer. Unutulmasın ki, Suriye’de sadece Esad yok. Rusya ve İran da Esad’la birlikte hareket etmektedirler. NATO’nun ipiyle kuyuya inmek ise çok daha tehlikelidir! ABD’nin amacı, bizi Suriye ile savaştırmak ve yarım kalan Büyük Ortadoğu Projesinin çalışmalarını hazırlamaktır.

Artık, bu gerçeği görmemiz ve kabul etmemiz gerekir. Büyük Ortadoğu Projesi, sonuç itibarıyla Türkiye’nin de bölünmesini ön gören emperyalist bir projedir. Türkiye’nin çıkarı, bu emperyalist projeye destek çıkmak değil, önlemektir. ABD’nin uygulamak istediği

(BÖL, PARÇALA VE

YÖNET)

taktiğidir! Büyük Ortadoğu Projesinin hedefinde hangi ülkeler var.

Elbette Irak, Suriye, İran ve Türkiye!

Peki, ABD ne yaptı, ne yapmak istiyor! Yıllarca Irak ve İran’ı savaştırdı. Şimdi de, Türkiye ve Suriye’yi savaştırmanın peşinde! Bu dört ülkenin, birbirleriyle savaşacaklarına, birlik ve beraberlik içinde olmaları gerekmez mi! Suriye ile savaşmak, ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesine su taşımaktır!

Zaman, hamaset yapmak zamanı değildir. Gerçekleri bilerek ve konuya gerçekçi bir yaklaşım sergileyerek SURİYE ile atılan köprüler biran evvel yeniden kurulmalı, Kahraman Mehmetçiklerimizin, bataklıktan çıkmaları için Esad rejimiyle görüşmelere derhal başlanmalıdır!

Hem savaşacaksak, unutmayalım ki, Türkiye’de 5 milyon Suriyeli var!

TAŞLAMALAR

SURİYE BATAĞINDAN

BİRAN EVVEL ÇIKMALI

BUNUN İÇİN ESAD’LA

TEKRAR KANKA OLMALI

SURİYE İLE SAVAŞ

EMPERYALİZME HİZMET

ETMEKTİR GERÇEK BUDUR

BU TUZAĞA DİKKAT ET

BÜYÜK ORTADOĞU’DUR

PROJELERİNİN ADI

BUNUN İÇİN VURALIM

İSTİYORLAR ESAD’I

İRAN, IRAK, SURİYE

VE TÜRKİYE HEDEFTE

BUNU BİLELİM GEREK

TALEP BUDUR ELBETTE

Bakmadan Geçme