CHP'nin kurultay davası ertelendi! İşte yeni tarih
CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nın iptali istemiyle açılan dava saat 10.00'da başladı. Taraf avukatlarının taleplerinin dilendiği duruşmada mahkeme Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyelerinin, davaya katılma taleplerinin kabulüne karar verdi. Bu kararın ardından CHP'nin kurultay davası 8 Eylül'e ertelendi. Tarih, CHP'nin kuruluş yıl dönümünden 1 gün önce olma özelliğini taşıyor.
CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nda Özgür Özel'in genel başkan seçilmesinin ardından, bazı delegeler ve Lütfü Savaş usulsüzlük iddiasıyla dava açtı. Dava kapsamında kurultayın iptali, Özel'in görevine son verilmesi ve Kılıçdaroğlu'nun yeniden göreve iadesi talep edildi. Özgür Özel'in 6 Nisan'da düzenlediği olağanüstü kurultay da davaya eklendi. "Mutlak butlan" ifadesi resmi kayıtlara girdi. Mahkeme süreci devam ederken, Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri müdahillik talebinde bulundu. Kılıçdaroğlu, partinin kayyuma teslim edilemeyeceğini vurgularken, Özgür Özel de "CHP dimdik ayakta" mesajı verdi.
DAVADA 3. CELSE YAPILDI
CHP'nin 38. Olağan Kurultayı ile 21. Olağanüstü Kurultayı'nın iptaline ilişkin dava süreci, bugün Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görüldü. Saat 10.00'da başlayan duruşma, davanın üçüncü celsesi yapıldı.
LÜTFÜ SAVAŞ'IN AVUKATI: İVEDİLİKLE ÖZGÜR ÖZEL GÖREVDEN EL ÇEKTİRİLMELİDİR
Duruşmada Davacı Lütfü Savaş'ın avukatı, kurultayın iptalini ve Özgür Özel yönteminin tedbiren görevlerinden uzaklaştırılmasını talep etti.
Avukat Onur Yusuf Üregen mahkemedeki taleplerini söyle sıraladı:
"PM üyelerinin Feri müdahale taleplerine itiraz ediyoruz, yargılamayı uzatmaya yöneliktir. Sözlü yargılamaya geçilmelidir. Dosya karar vermeye yeterlidir. Kurultay divan başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tarafsız davranmaması sebebiyle mutlak butlanla batıldır. Kurultayda divan başkanı Ekrem İmamoğlu koordinasyonunda, Özgür Özel'in kazanması için çok sayıda failin içinde yer aldığı çok sayıda suç işlenmiştir. Kurultayda birçok delegeye nakit para rüşvet verilmiştir. Bu konuda savcılık soruşturması vardır. Asliye Ceza Mahkemesinin Görevsizlik kararı ile bu durum sabittir. Kurultayda delegelere baskı yapılmıştır. Özgür Özel'i desteklemeyenlerin işten çıkarılacakları söylenmiştir. Tüzükteki 3 saatlik süreye riayet edilmemiştir. Kılıçdaroğlu'na adaylıktan çekilmesi yönünde organize baskı yapılmış ve çekildiği yönünde yalan bilgi yayılarak delege ve kurultay iradesi sakatlanmıştır. Divan Başkanı tarafından oy sayım dökümüne müdahale edilmiştir. Özgür Özel'in kazanacağı algısı oluşturulmuştur. İradeye fesat karıştırılması durumuna Siyasi Partiler Kanunu M.21/10-11 maddelerinin dışında değerlendirilmeli Türk Medeni Kanunu ve Dernekler Kanunu uygulanmalıdır. 6 Nisan 2025 tarihli CHP olağanüstü kurultay kararı yetkisiz Genel Başkan tarafından alınmıştır. Bu davamız kabul edilirse olağanüstü kurultay da yok hükmünde sayılmalıdır. Olağanüstü kurultay, kanuna karşı hile yapmak amacıyla yapılmıştır. Olağanüstü kurultayın yapıldığı salon elverişsizdir. Bu kurultayda Gayrimeşru Genel Başkan kendini kurtarmak için bir mizansen sergilemiştir. CHP Genel Başkanı Sn. Özgür Özel'in ifade ettiği gibi seçilmeyen bir kişi partiyi yönetemez. İvedilikle Özgür Özel görevden el çektirilmelidir. Karar kesinleşene kadar Kemal Kılıçdaroğlu'na yetki verilmesini talep ederiz. Bu davaya konu usulsüzlükler milli güvenlik sorunudur. Mutlak butlan kararı verilmelidir. Kemal Kılıçdaroğlu ve önceki karar organları göreve çağrılmalıdır."
CHP'NİN AVUKATI: MAHKEMENİN KARAR VERME YETKİSİ YOKTUR
CHP'nin avukatı Çağlar Çağlayan ise Kemal Kılıçdaroğlu'nun ceza davasında da ifade vermediğine dikkat çekerek "Davacı vekili milli güvenlik sorunu dedi. Milli güvenlik sorunu lafını bir tanık da kullanmıştı ceza dosyasında. Neyin ne olduğu, tanığın kimin tanığı olduğu neyi amaçladığı şimdi açıkça anlaşılmıştır." ifadelerini kullandı.
Çağlayan sözlerine, "Partilerin seçimleriyle ilgili tüm itirazlar seçim kurullarına yapılır. Buna seçim hakimleri karar verir. Davaya ilişkin itirazlar seçim hukukuna ilişkindir. Adliye mahkemelerinin inceleme yetkisi yoktur . Siyasi partiler, seçimlerini yargı denetimi altında yapar. Mahkemenin siyasi partinin kim tarafından yönetileceğine dair karar verme imkanı yoktur. Aksi durum seçilmişlerin sürekli mahkeme tehdidi altında görevlerini yapmalarına ve kendilerini sürekli baskı altında hissetmelerine neden olur" şeklinde devam etti.
PM ÜYELERİ DAVAYA KATILMA TALEBİNDE BULUNDU, TALEP KABUL EDİLDİ
Taraf avukatlarının savunmalarının ardından hakim ara kararını açıkladı. Hakim, bazı CHP Parti Meclisi (PM) ve Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) üyelerinin feri müdahillik taleplerini kabul ettiğini bildirdi.
Gamze Taşçıer, Ali Haydar Fırat, Uygar Hapçal, Bedirhan Bekdoğru, Baran Seyhan, Özgür Ceylan, Niyazi Şen, Şengül Yeşildal, Selin Sayek Böke, Canan Taşer, Ali Haydar Hakverdi, İsmail Atakan Ünger, Nurhayat Ataca Kayışoğlı, Murat Bakan, Berkay Gezgin, Mehmet Necati Yağcı, Saniye Barut, Gökan Zeybek, Ali Abbas Ertürk, Baran Bozoğlu, Gülşah Deniz Atalar, Bahadır Erdem, Gül Çiftçi Binici, Ulaş Karasu, Ecevit Keleş, Mahir Yüksel, Burcu Yazıcıoğlu, Zeliha Ahbaz Şahbaz, Deniz Yavuzyılmaz, Melisa Yılmaz, Aylin Nazlıaka, Deniz Yücel, Gökçe Gökçen, Suat Özçağdaş tarafından katılma talebinin olduğu belirtilmişti.
LÜFTÜ SAVAŞ'IN AVUKATI: KAYYUM TALEBİMİZ YOKTUR
Söz alan Lütfü Savaş'ın avukatı Onur Yusuf Üregen, "Bizim kayyum talebimiz yoktur. Biz CHP'ye sizden önce kayyum atattırmayız zaten. Bu üyeleri konsolide etmek için söylenilen sözlerdir. Biz kurultay iradesinin fesata uğratıldığını düşünüyoruz. CHP'yi mahkeme koridorlarına düşürme amacımız yoktur. Bir şaibe vardır ve bunun ortaya çıkmasını istiyoruz. Dava siyasi ve dava değildir. Hukuki bir davadır" dedi.
DAVA ERTELENDİ
Savunmaların ardından Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, "Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, CHP'nin 38'inci Olağan Kurultayı'nda usulsüzlük iddialarına ilişkin iddianamenin, Ankara 26'ncı Asliye Ceza Mahkemesi'nce kabul edildikten sonra görevsizlik kararıyla ağır ceza mahkemesine gönderilmesine, esas ve usul yönünden hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle yaptığı itiraz sonucunun kesinleşmesinin beklenmesine" karar vererek, davayı erteledi. Bir sonraki duruşma 8 Eylül'de görülecek. 8 Eylül tarihi, CHP'nin kuruluş yıl dönümünden 1 gün önce olma özelliğini taşıyor.
CHP'DEN İLK AÇIKLAMA
Karar sonrası açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, "Bu ülkeyi erken seçime götürmek istiyoruz. Bizim gündemimiz bu. Bana göre 4 şizofrenik dilekçeyle dava açılıyor Bu davanın bir karşılığı yok. Bu davanın sonucundan da eminiz. Biz bizim gündemimizle koşturmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
ÖZEL'DEN İLK YORUM
CHP'ye yönelik 'kurultay iptali' davası 8 Eylül'e ertelenirken, Genel Başkan Özgür Özel'den ilk değerlendirme geldi. Sosyal medyadan bir açıklama yapan Özel, "Bugünkü duruşmanın da; sonuç odaklı değil, partimizi tartıştırmaya, iktidar yürüyüşümüzü kesmeye, mücadele azmimizi kırmaya yönelik süreç odaklı bir siyasi operasyon olduğu ortadadır" ifadelerini kullandı.
Bakmadan Geçme





