ÇOCUK HAKLARININ DÜNÜ VE BU GÜNÜ

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları günüdür... Bütün dünyada bugünde çocukların hakları konusunda açıklamalar yapılıyor ve bu amaçla çeşitli etkinlikler yapılıyor. Kadın hakları söz konusu olduğunda belirttiğim gibi burada da, batının bize dayattığı  ve sanki bilmediğimiz haklardan önce konuya İslami açıdan bakmakta yarar vardır.

Çocuk hakları konusunda peygamber efendimiz başta torunları olmak üzere çocuklara bakış açısını ele aldığımızda, çocuk hakları tam anlamıyla ortaya çıkıyor. Çocuklarla şakalaşması onlarla ilgilenmesi hepimiz için birer ders niteliği taşıyor. Bunları din alimleri  zaten bize anlatıyorlar. Bunların çoğunu biliyoruz. Birde Hz. Ömer’in Mısıra tayin ettiği vali ile ilgili anekdot da bize yol gösterici niteliğindedir.  “Ben çocuklarımı hiç  öpmem diyen” vali adayının atamasını,” çocuklarına merhameti olmayan bir valinin ümmete merhameti olmaz” diyerek  iptal ediyor.

Bunları kısaca belirttikten sonra geçmişte ilimizde çocuk haklarına baktığımızda gerçekten  içler acısı bir durumla karşılaşıyoruz. Tıpkı kadınlar gibi çocuklar  da belirli bir yaşa gelinceye kadar adeta yok farz ediliyordu. O yıllara ait anıları dinlediğinizde sanki eski Türklerde  belirli bir kahramanlık gösterinceye kadar isim verilmemesi gibi, çocuklarda belirli bir yaşa geldikten sonra kendilerine toplumda bir yer bulabiliyorlardı.

O yıllarda ki çocuklara bakış açısını anlatmak için; babaların kendi babalarının  yani çocuklarının dedesinin yanında çocuklarıyla konuşmamaları, konuşmak zorunda kaldıkları zamanda adlarıyla hitap etmemeleri yeterli örnek olur, sanırım. Halen hayatta olan ve benden birkaç yaş büyük olan bir yakınım babasının, dedesi  hayatta olduğu sürece babasının onun yanında kendisi ile konuşmadığını ve sevgisi göstermediğini  her zaman belirtiyor. Bu yakınımın dedesi, kendisi  on yaşlarında iken vefat ettikten sonra babası kendisiyle rahat bir şekilde konuşmaya başlamış. Bakış açısı bu olunca çocuklarında ihtiyaçları da o  oranda karşılanıyordu.Maalesef İslamiyet’in emirlerine tam  ters bir bakış açısı.

Günümüz nesline bunları anlattığınızda masal anlattığınızı zannedecekler. Günümüzde bir babanın çocuğunu sevgiyle kucaklamamasını, ona  adıyla seslenememesini düşünebiliyor musunuz ? Hayal bile edemezler.

O günlerdeki bakış açısından,  günümüz de çocuklara bakış açımıza geldiğimizde tam zıttı bir durumla karşılaşıyoruz. Çocuklar, artık aile içinde ikinci sınıf insanlar değil, ailenin en gözde bireyleridir. Günümüzde aileler bütün planlamalarını çocuklarının durumuna ve isteklerine göre ayarlamaya çalışıyorlar. Anne babalar kendi ihtiyaçlarını karşılama yerine öncelikle çocuklarının ihtiyaçlarını karşılıyorlar.Yani dişlerinden, giysilerinden  esirgeyip çocuklarına yedirmeyi tercih ediyorlar. Tabi ki,   sokaklarda çalıştırılan çocuklarla, ülkemizde bulunan Suriyeli çocukların durumu bu güzel tabloya ters düşüyor. Umarım  en kısa bir zamanda onların dramının  son erdiğini görürüz.

Bu konuya yarın ki yazımızda da devam edeceğiz.