Ekmen'den Hac Organizasyonuyla İlgili 35 Soru

Daha ö nce TBMM Genel Kurulunda konuşma yapıp bu konuda basın toplantısı düzenleyen ama gündeme getirdiği iddialara cevap alamayan DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, 2024 hac organizasyonunda yaşanan sorunları,

Daha

ö

nce TBMM Genel Kurulunda konuşma yapıp bu konuda basın toplantısı düzenleyen ama gündeme getirdiği iddialara cevap alamayan DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, 2024 hac organizasyonunda yaşanan sorunları, Diyanet İşleri Başkanlığının hac organizasyonu hakkındaki iddiaları ve hac fiyatlarındaki yüksek ücretleri Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıdı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına soru

ö

nergesi veren Ekmen, vatandaşların Diyanet organizasyonuna olan güveninin sarsıldığını, şeffaflık taleplerini arttığını belirterek, Yılmaz

a hac organizasyonuyla ilgili 35 soru y

ö

neltti.

HAC V

İ

ZES

İ

OLMADAN G

İ

DENLER

İÇİ

N H

İÇ Bİ

R A

ŞAMADA GEREKEN YAPILMADI!”

Soru

ö

nergesinin gerekçesinde Ekmen, hac g

ö

revi için kutsal topraklara giden vatandaşların büyük mağduriyet yaşadığını

n alt

ını çizerek,

Vatandaşlar hac vizesi olmadan Türkiye

yi terk etmemeleri konusunda yeterli derecede uyarılmamış, bunda ısrar eden vatandaşların kafileler halinde yurdu terk etmesi kamu gücü ile engellenmemiştir. Hac vizesi olmadan kutsal topraklara g

ö

türülen ve büyük mağduriyetler yaşayan vatandaşlarımızın acentelerle ilgili şikayetleri dikkate alınmamıştır. Hac vizesi olmadan Suudi Arabistan

a giden vatandaşlarımızın Suudi makamları tarafından yakalanarak Mekke

den uzak b

ö

lgelere bırakıldığı, bu kişilerin yüksek ücretler

ö

deyerek Mekke

ye d

ö

nmek zorunda kaldıkları ifade edilmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu vatandaşlarımızı ihbar ettiğine dair kuvvetli bir algı oluşmuş, bu durum kamuoyunda büyük tepkilere yol açmıştır.” ifadelerini kullandı.

HAC BEDEL

İ DİĞ

ER

İSLAM

ÜLKELER

İ

NE G

ÖRE DAHA PAHALI!

Diyanet organizasyonunda g

ö

rev yapan personel sayısı, s

ö

z konusu g

ö

revlilerin g

ö

rev s

üreleri ve aldıkları harcırah

ö

demeleri hakkında şeffaf bilgilendirme yapılmadığı y

ö

nde ele

ştirilerin gündeme geldiğini s

ö

yleyen Ekmen,  şöyle devam etti;

Türkiye

de hac organizasyonlarına katılan vatandaşlarımızın

ö

dediği bedellerin diğer TBMM araştırma biriminin yaptığı bir inceleme sonucu diğer İslam ülkeleri ile karşılaştırıldığında ücretlerin Türkiye

de neden daha yüksek olduğuna dair sorular cevap beklemektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından belirlenen hac ücretlerinin 24.500 Suudi Arabistan Riyali (SAR) ile 62.000 SAR arasında değiştiği, ancak bu bedellerin ne kadarının Suudi Arabistan makamlarına

ö

dendiği, konaklama ve transfer hizmetleri için ayrılan tutarların neler olduğu konusunda kamuoyuna detaylı bilgi verilmemesi eleştirilmektedir.”

DENET

İM YOK, Ş

EFFAFLIK YOK, BEDELLER YÜ

KSEK, DİYANETE G

Ü

VEN AZALIYOR!

Ekmen, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın organizasyonlarına ilişkin süreçlerin daha şeffaf ve hesap verebilir bir şekilde yürütülmesi gerektiğine dikkati çekerek,

Hac hizmetlerinin 2014 yılında Sayıştay denetiminden çıkarıldığı, ilgili kararname uyarınca Diyanet İşleri Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı makamınca denetlenmesi gerektiği ancak 2014 yılından bu yana hac organizasyonunun kurum içi veya dışı bir denetimden geç

medi

ği anlaşılmıştır. Denetimsiz, şeffaf olmayan y

ö

netim modelinin kurumlar ve vatandaşlar için maliyetler ü

retti

ği, kurumlara güveni azalttığı açıktır. Son olarak hac hizmeti sunan acentelerin yeterince denetlenmediği, kota ve teminat uygulamaları ile büyük acenteler lehine statüko oluşturulduğu bu durumun yine hacı adayları aleyhine sonuçlar ü

retti

ği ifade edilmektedir” şeklinde konuştu.

EKMEN, CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI YILMAZ

A 35 SORU SORDU

Ekmen, soru

ö

nergesinin devamında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz

a Diyanet İşleri Başkanlığının hac organizasyonu ve kutsal topraklarda yaşanan sorunlarla ilgili 35 soru y

ö

neltti:

1.2024 Hac sezonu için Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından kaç personel ve diğer kurumlardan kaç misafir g

ö

revli istihdam edilmiştir? Bu g

ö

revlilerin kurum içi ve dışı dağılım sayısı nasıldır? Kurum dışından g

ö

revlendirilenler nerelerde istihdam edilmiştir? Bu kişiler arasında hiçbir g

ö

rev icra etmeyenler var mıdı

r?

2.G

ö

revlendirilen personel arasında kaç kişi daire başkanı

ve

üzeri pozisyonlarda g

ö

rev yapmaktadı

r?

Ü

st d

üzey pozisyonlardaki bu g

ö

revlilerin hac hizmetlerindeki g

ö

rev ve sorumlulukları nelerdir? Bunlar arasında hiçbir g

ö

rev icra etmeden süreyi tamamlayan ü

st d

üzey g

ö

revliler var mıdı

r?

3.2024 Hac sezonunda g

ö

rev yapan personel ve misafir g

ö

revlilerin g

ö

rev s

üresi ne kadardı

r? En k

ısa ve en uzun g

ö

rev s

üresi kaç gündü

r? G

ö

revlilerin kalış süresine g

ö

re da

ğılımı nasıldı

r?

4.Hac organizasyonunda g

ö

rev yapan tüm personele toplamda ne kadar harcırah

ö

denmiştir? Bu harcırah

ö

demeleri hangi bütçeden yapılmıştır? Bu giderler kişi başı

na d

üşen hac maliyetlerine eklenmiş midir?

5.

2024 hacc

ında mücamele vizesi ile hacca kaç kişi gitmiş

tir? M

ücamele vizesi ile hacca giden g

ö

revli eş ve akrabaları konaklama-transfer benzeri hac hizmetleri karşılığında kuruma herhangi bir

ö

deme yapmış mıdır? Yapmış ise bu

ö

deme kişi başı ne kadardı

r?

6.Diyanet, hacı kartı için aldığı 65 dolar karşılığı

nda nas

ıl bir hizmet sunmaktadır? Bu uygulamadan vazgeçilmesi düşünülmekte midir?

7.Diyanet

in kurduğu sağlık çadırları ve kamplarında hac vizesi olmayan Türk vatandaşlarına hiçbir sağlık hizmeti verilmemesinin sebebi nedir? Şeker, tansiyon, kalp krizi gibi acil müdahale gerektiren hastaların dahi bu hizmetlerden faydalanamamalarının gerekçesi nedir?

8.Diyanet ve müşavirlik yurtdışında Türkiye Cumhuriyeti

ni temsil etmektedir. Bu temsiliyet, kusurlu ve suçlu olsa dahi, tü

m T

ürkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına hizmet sunmak, sorunları ile alakadar olmayı gerektirir. Diyanet; hac vizesi dışında Mekke

ye giden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yaşadıkları zorluklara karşı bigane tutumundan vazgeçmeyi, bu kişilere y

ö

nelik tutum ve bakış açılarında değişikliğe gitmeyi düşünmekte midir?

9.

En d

üşük hac bedeli olan 24.500 SAR (yaklaşık 6.500 Amerikan Doları

) hac

ücreti dikkate alındığında, bu bedelin toplam ne kadarı hangi hizmetlere karşılık Suudi Arabistan makamlarına

ö

denmektedir?

10.24.500 SAR (6.500 Amerikan Doları) bedel içerisinden konaklama ve transfer hizmetlerine ayrılan tutarlar ne kadardı

r? Di

ğer giderler (sağlık hizmetleri, rehberlik hizmetleri vb.) ne kadardır? Toplam ücrette her bir gider kalemi ayrı ayrı ne kadar tutmaktadı

r?

11.En yüksek hac bedeli olan 62.000 SAR (yaklaşık 16.500 Amerikan Doları

) hac

ü

creti i

çin de aynı sorular geçerlidir: Bu bedelin ne kadarı Suudi Arabistan makamlarına

ö

denmektedir? Konaklama ve transfer bedelleri ne kadardır ve diğer gider kalemleri hangi tutarları kapsamaktadı

r?

12.

Y

üksek bedelli hac kontenjanına başvuru sayısının azlığı nedeniyle, kurada çıkma ihtimalinin diğer ü

cret s

ınıflarına g

ö

re yüksek olduğ

u g

ö

rülmektedir. Toplam hac kontenjanının yüksek ve düşük bedelli sınıflar arasındaki dağılımı nasıl ve hangi usul ile yapılmaktadır? Bu dağılım nedeniyle yüksek bedelli hac

ö

deyen başvurucular lehine oransal olarak avantaj oluştuğu iddiasına cevabınız nedir? B

ö

yle bir avantaj varsa bunun vatandaşlar arasındaki eşitlik, adalet ve hakkaniyet duygusunu zedelediğ

ini d

üşünüyor musunuz?

13.Suudi makamlarına

ö

denen bedeller 10. ve 11. sorularda g

ö

sterilen giderler çıktığında sınıflarına g

ö

re her bir hacı adayından Diyanet

in elde ettiği gelir ne kadardı

r?

14.Diyanet, hac ve umre için, Mekke ve Medine

de kaç otel/oda kiralamaktadır? Bu kiralamalar yıllık mıdır, aylık mıdı

r?

Özellikle umre sezonunda

ö

nden kiralanan odaların yıl boyu ortalama doluluk oranı nedir? Kiralanan bazı odaların boş kalmasının umre ve hac ücretlerinin maliyetine ve vakfın bütçesine etkisi nedir?

15.HURSAD’ın Cumhurbaşkanlığı kararlarına aykırı bir şekilde yetkilendirilmesinin sebebi nedir? T

Ü

RSAB ve HURSAD arasındaki uyuşmazlıklar acenteler üzerinde ne tür etkiler yaratmaktadı

r?

16.Türkiye'deki hac bedelleri ile Endonezya, Irak, Malezya ve Pakistan gibi ülkelerdeki hac bedelleri arasındaki farkın nedenleri nelerdir? Bu farkın oluş

mas

ında hangi maliyet kalemleri etkilidir?

17.Endonezya

da 2024 hac

ücreti 5.747,7 ABD doları olarak belirlenmiş olup, bu tutar hükümet tarafından belirli bir oranda sübvanse edilmektedir. Türkiye'deki hac bedellerinin Endonezya ile kıyaslandığında neden daha yüksek olduğu hususunda bir değerlendirme yapılmış mıdı

r?

18.Irak

ta hac

ücreti kara yoluyla 3.500 ABD doları, havayoluyla 5.000 ABD dolarıdır. Türkiye'de belirlenen hac bedellerinin Irak ile kıyaslandığında neden daha yüksek olduğu hususunda ne gibi açıklamalar getirilebilir?

19.Malezya

da 2024 y

ılı iç

in hac

ücreti 7.073 ABD doları olarak belirlenmiş olup, gelir durumu düşük olan hacı adaylarına devlet tarafından mali yardım sağlanmaktadır. Türkiye'de bu tür bir sübvansiyon ya da destek sağlanması düşünülmekte midir?

20.Pakistan

da hac

ü

creti

şehir ve paket tercihlerine g

ö

re de

ğişmekte olup, 4.015 ila 4.650 ABD doları arasında değişmektedir. Türkiye

deki hac bedellerinin Pakistan ile kıyaslandığında daha yüksek olmasının nedenleri nelerdir?(15-16-17-18-19. sorulardaki bilgiler Meclis Araştırma Birimi'nce yapılan araştırma raporuna dayanmaktadır.)

21.2025 yılında hac vizesi olmadan Suudi Arabistan

a gitmek isteyen hacı adaylarının mağdur olmaması için hangi tedbirler alınacaktı

r?

22.Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hac organizasyonları ile ilgili son Sayıştay denetimi hangi yılda yapılmıştır? Cumhurbaşkanlığı denetim mekanizmaları ve Diyanet İşleri Başkanlığı denetim mekanizmaları tarafından son on yılda hangi denetimler yapılmıştır? Varsa yapılmış denetim raporları kamuoyuyla paylaşılmış mıdı

r?

23.Özel sekt

ö

r hac ve umre hizmetleri hakkında son on yılda yapılan denetim faaliyetleri ve firmalara kesilen cezalar nelerdir?

24.Diyanet ve

ö

zel sekt

ö

r eliyle yürütülen hac hizmetlerinde vatandaş memnuniyetine ilişkin, ne tür

ö

lçümlemeler yapılmaktadır? Memnuniyet anketleri ve bu anketlerin sonuçları

ve

şikayet edilen şirketler hakkında alınan kararlara dair kamuoyuna açıklamalar yapılmakta mıdı

r?

25.Diyanet ve müşavirlik, Mekke ve Medine

de sadece hac ve umre vizesi ile gelen vatandaşların sorunları ile ilgilenmektedir. Diğ

er t

ür vizelerle gelen vatandaşlarımızın sorunlarıyla Cidde konsolosluğu ilgilenmektedir. Vatandaşlarımızın mağdur olmaması ve sorunların daha hızlı çözülmesi için Diyanet ve müşavirlik, Mekke'ye ulaşabilmiş tüm vatandaşlarımızın sorunlarıyla ilgilenmeyi düşünmekte midir?

26.Hac ve umre organizasyonu yapan firmalar için belirlenen teminat miktarları olan 500.000 USD ile 1.500.000 USD arasındaki rakamlar,

ö

zellikle küçük acenteler için haksız rekabet oluşturmaktadır. Bu konuda bir düzenleme veya kolaylık sağlanması düşünülmekte midir?

27.H

Ü

RSAD, 2024-2025 umre hizmetleri için taban fiyat belirlemiştir. Bunun serbest piyasa kurallarına uygun olduğunu düşünüyor musunuz? Tavan fiyat uygulaması yerine taban fiyat belirlenmesinin rekabeti azaltıcı, vatandaş aleyhine doğuracağı sonuçlar denetlenmekte midir?

28.Diyanet İşleri Başkanlığı, hac hizmetlerini Diyanet Vakfı ve yine kendisine bağlı ve kendi g

ö

revlilerinin y

ö

netici olduğ

u di

ğ

er vak

ıflar aracılığıyla mı yürütmektedir? Diyanet Vakfı’nın tercihi, denetim açısından bir zafiyet yaratmakta mıdı

r?

29.Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hac hizmetlerini Diyanet Vakfı aracılığıyla yürütmesinin denetim dışı gri bir alan yarattığı açıktır. Önümüzdeki d

ö

nemde Diyanet Vakfı dışında bir de M

Ü

SDAV üzerinden hizmet satın alınacağına dair iddialar doğru mudur? Buna neden ihtiyaç duyulmaktadı

r?

30.Diyanet, hac hizmetlerinden çekilip bu alanda yalnızca denetleyici ve koordine edici bir role geçmeyi düşünmekte midir?

31.Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulu tarafından kabul edilen ve T

Ü

RSAB tarafından kendilerine belirli bir kontenjan tanınan turizm acentelerinin, hiçbir uyarıda bulunmadan ticari - turist vizesi veya umre vizesi ile vatandaşları

hacca g

ö

türdüğü, bir kısı

m hac

ı adaylarının bu durum nedeniyle otellere adeta hapsedilerek Arafat gününe kadar Mescidi Haram

a bir kez dahi gidemediği, Suudi makamlarınca derdest edilip şehir dışı

na at

ıldığı doğru mudur? Bu iddialar hakkında akredite acentelerle ilgili bir inceleme yapılmış mıdır? Bu acentelerin bu tür kafileleri yurt dışına çıkış hizmetleri ile ilgili bir denetim yapılmış mıdı

r?

İddiaları

n do

ğruluğu tespit edilmişse acenteler hakkında kontenjan kısıtlaması, para cezası gibi tedbirler uygulanmış mıdı

r?

32.Türlü vaatler ve yanlış beyanlarla hac kurasında isimleri çıkmayan vatandaşlara y

ö

nelik açık ilanlarla ve yüksek fiyatlarla müşteri toplayan bu acentelere karşı bir denetim faaliyeti yürütülmekte midir? Bu acenteler arasında T

Ü

RSAB üyesi olanlar hakkında mesleki denetim ve yaptırımlar ayrıca uygulanmakta mıdı

r?

33.Kura çekimi tarihinden itibaren hac vizesi dışında hacca gitmenin zorlukları hususunda gerek cuma vakti gerek diğer vaaz ve hutbeler aracılığıyla vatandaşlar sıklıkla uyarılmış mıdır? 2025 yılı için bu bağlamda hangi tedbirler alınmaktadı

r?

34.Hacca yakın tarihte yurtdışına (Riyad ve Cidde

ye) uçan yolcular, hac vizesi dışında hac yapmanın zorlukları hakkında, şifahen ve yazılı belgeler yoluyla denetlenmekte ve uyarılmakta mıdı

r? 2025 i

çin hangi tedbirler planlanmaktadı

r?

35.Turistik-ticari ya da umre vizesi ile hacı g

ö

türen acentelerce Suudi makamlarına

ö

denen belli meblağların

ö

denmemesine rağmen bu adaylardan hac vizeli hacılar kadar ü

cret al

ındığı g

ö

rülmektedir. Bu iddialar dikkate alındığı

nda hac

ı adaylarının mağduriyeti yanında fahiş kar iddiaları incelenmiş midir? Bu konuda Maliye Bakanlığı bilgilendirilmiş midir?

Bakmadan Geçme