FAZİLET PARTİSİNDEN TRANSFER EDİLEN 55 MİLLETVEKİLİYLE KURULAN AKP

CHP’den istifa ettirilen 15 milletvekiliyle İYİ Partinin TBMM’ndeki milletvekili sayısının 20’ye iblağ ettirilerek, 24 Haziran 2018’de yapılacak genel seçimlere girmesinin yolunun açılması yanında Cumhurbaşkanı olmak şartlarını haiz istediği birini aday göstermesi olanağının sağlanması, Cumhur ittifakının

BASKIN SEÇİM HAMLESİNE

karşı yapılmış olumlu bir stratejidir. Cumhur ittifakı, meclisteki parmak hesabına dayanarak seçimlerle ilgili oyunlar tezgahlarken, muhalefetin eli kolu bağlı kalması elbette düşünülemez. Muhalefet de,  hamleler yapacak ve Cumhur ittifakının oyunlarını bozmağa çalışacaktır. Bu bakımdan, CHP’den 15 milletvekilinin istifa ettirilerek İYİ Partiye katılmalarının sağlanması bir karşı hamle olarak yorumlanmalıdır. Yadırganacak hiçbir tarafı da yoktur.

Hem, Türkiye’de bu tür transferler yeni değildir. Birçok siyasi partiler, başları sıkıştığında bu gibi hamlelere girişmişlerdir. Hafızalarımızı yoklayarak 2000’li yıllara dönelim. 1999 yılında Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Fazilet Partisinin kapatılması için Anayasa Mahkemesine açılan dava 22 Haziran 2001 tarihinde sonuçlanmış, partinin temelli kapatılması kararı verilmişti. Gerekçede Fazilet Partisinin laiklik ilkesine aykırı davrandığı belirtiliyor, Partili Milletvekillerinden Nazlı Ilıcak ve Bekir Sobacı’nın milletvekilleri düşürülüyordu. Kararda partinin kapatılmasına neden olan parti üyeleri Merve Kavakçı, Nazlı Ilıcak, Bekir Sobacı, Ramazan Yenidede ve Mehmet Sılaya 5 yıl süreyle siyasi yasak getirilmişti.

Fazilet Partisinin kapatılmasından sonra, partili milletvekilleri Saadet Partisini kurmuşlardı. Ancak bu milletvekillerinden aralarında Abdullah Gül ve Bülent Arınç’ın bulunduğu 55 kişi Saadet Partisine katılmayarak Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde kurulan AKP’ye girdiler. Yani, kendi geldikleri milli görüş gömleğini çıkardıklarını ikrar ederek, aslında Saadet Partisinin gerçek genel başkanı olan ve kendilerinin yetişmesine büyük emeği bulunan Necmettin Erbakan’a karşı kıyam ettiler.

O yıllarda AKP’nin, bir proje partisi olduğu iddiaları oldukça yaygındı. ABD’nin ve İsrail’in kurulan bu yeni partiyi desteklediği ve iktidara taşımak sözü verdiği yazıldı, çizildi. Bu oyunun içinde İsrail’in güvenliğinin sağlanması, Büyük Ortadoğu Projesi, Ortadoğu’da 23 ülkenin sınırların değişmesi ve İslam’ın yeniden yorumlanması gibi talepler vardı. Nitekim AKP’liler, Büyük Ortadoğu Projesinin eş başkanlarından biri olduklarını açık-açık dillendirdiler.

Merhum Hocaları Necmettin Erbakan’ın Abdullah Gül için,

“Abdullah gitmiş İsrail baltasına sap olmuş”

Erdoğan için ise,

“Tayyip gitmiş dış mihrakların baltasına, Sevr baltasına sap olmuş”

dediği bilinmektedir.

O yıllarda CHP’nin başında olan Deniz Baykal’a da Erdoğan’ın siyasi yasağının kaldırılmasına yapacağı katkı karşılığında cumhurbaşkanı seçilmesi sözü verildiği, ancak, (atı alanın Üsküdar’ı geçmesinden sonra) verilen sözün tutulmadığı iddiaları oldukça yaygındır.

Sonuç olarak diyeceğimiz şudur ki siyasi partiler ister kendi partilerinin, ister liderlerinin çıkarları doğrultusunda bu gibi senaryolara hep imza atmışlardır. Önemli olan, senaryonun millete sağlayacağı yarar veya zararın ölçüsüdür. Bize göre, CHP’den 15 Milletvekilinin istifa ettirilerek, İYİ partiye transfer edilmeleri, Türk demokrasisinin önünün açılması açısından önemli bir hamledir. Bu hamlenin

HAYIRLARA

vesile olmasını dileyerek, yazımızı noktalıyoruz…

TAŞLAMALAR

HAMLEYE KARŞI HAMLE

YAPMIŞTIR MUHALEFET

YAPILANLAR DOĞRUDUR

GERÇEK OLAN BU ELBET

BASKIN SEÇİME KARŞI

BASKIN KARARLAR GEREK

MUHALEFET BİRLEŞSİN

GEREK OLAN BU ELBET

İKİ KUTUPLU HALE

GETİRDİLER MİLLETİ

BU MİLLET NASIL ÇEKSİN

BÖYLESİNE SIKLETİ

23 NİSAN BU YIL

PARLAMENTER SİSTEMİN

İDAMI TALEBİYLE

SARSILMIŞTIR BİLİNSİN