HAYVANCILIKLA UĞRAŞANLAR, BAHARI DÖRT GÖZLE BEKLİYOR

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, bir müddet önce Hakkari’de halka hitaben yaptığı konuşmada, 20 yılı aşkın zamandan beri Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da uygulanan yaylalara çıkma yasağının önümüzdeki Bahar’da kalkacağını dile getirmesi, ilimizde de hayvancılık sektöründe uğraşanları sevindirdi.

Hayvancılığın yaygın olduğu her iki bölgemizdeki yaylaların yıllardır yasaklı olmaları durumu, sektörde koşuşturanları sıkıntıya sokarak zarar verirken, ülkemiz ekonomisi de bu zarardan payını alıyordu. Yasaklılık, güvenlik nedeniyleydi ve bu talihsizlik, yapılan kararlı mücadele sayesinde ortadan kalktığı için hayvancılıkla uğraşanların yaylaya çıkabileceklerine hükmedildiğinden, önümüzdeki bahar ayından itibaren yasağın kalkacağı müjdelenmiştir.

Hayvan sahipleri, teessüs ettirilen güven ortamında yaylara çıkmak için işaret edilen Bahar’ı dört gözle bekliyorlar. Yaylalarda beslenen hayvanlardan çok daha iyi verim alma şansı bulunduğunu belirten sektörün mensubu bazı hemşerilerimiz; “Yaylalardaki yasağın kaldırılması müjdesine çok sevindik. Ülkemizde hayvancılık sektörüne en müsait olan yerler buralarıdır ve insanlık dışı terör yüzünden yıllardır yaylaları kullanma şansımızı yitirmiş bulunuyorduk. Şimdi sağlanan güvenlik sayesinde kaybettiğimiz zenginliği yeniden kucaklamış olacağız” sözleriyle sevinçlerini ifade ederlerken, hayvancığa yönelik desteklemelerin de arttırılmasını temenni ediyorlar.

Tarım’ın bir kolu sayılan hayvancık sektörü yıllar önce daha çok elverişlilik arz ettiğinden başka ülkelerden canlı hayvan veya Kırmız Et ithal etme zorunluluğumuz yoktu. Güvenlik açısından bölgelerimizde bu sektörün zafiyete uğraması yanı sıra, hayvancığı geliştirecek gerçekçi önlemler alınmadığı için bu alandaki ihtiyacımızın bir bölümünü başka ülkelerden tedarik etme durumunda kalmış bulunuyoruz. Yani, başka ülkelere canlı hayvan ve  Et ihraç etme şansımızı işletmeden yoksun kaldık.

Sayın Cumhurbaşkanımızın önümüzdeki bahardan itibaren yayla yasağının kaldırılacağını dile getiren açıklamasına en az hayvancılıkla uğraşanlar kadar sevindiğimizi belirtirken, çok everişli olan potansiyele daha çok sahip çıkılması gerektiğini de vurgulamak isterim. Hayvancılık sektörüne bazı desteklemeler yapmakla arzu edilen neticenin alınmadığı gerçeği gün ışığındadır. Ülkemiz, halen kaba yem ve karma yem ihtiyacını, kendi bünyesinde karşılayamamaktadır. Hayvan soyları ile otlakların ıslahı konusunda yetersiz olduğumuz gibi besi ve ahır hayvancılığını geliştirmeye yönelik ciddi bir çalışma da yoktur. Sektör uğraşanlarının bakım, besleme ve sağlık koruma noktalarındaki eğitimlerinin önemsendiği de söylenemez.

Bu düşünceler içinde yayla yasağının kaldırılmasına yönelik duyulan sevince tercüman olurken, kırsal kesimlerdeki boş alanların bu sektörde değerlendirilmesinde yarar olacağına bir kere daha dikkat çekiyorum.