(HIRSIZ VAAAR!!!)

Bazen içimden öyle geliyor ki, elime bir megafon alarak Cumhuriyet Meydanındaki ATATÜRK ANITI önüne çıkayım da, avazımın çıktığı kadar: -HIRSIZ VAAAAAR!!! diye bağırayım.O zaman soranlar olabilir: -Hırsız iş yerine mi girdi? -Hayır! -Hırsız, evine mi gird

Bazen içimden öyle geliyor ki, elime bir megafon alarak Cumhuriyet Meydanındaki

ATATÜRK ANITI

önüne çıkayım da, avazımın çıktığı kadar:

-HIRSIZ VAAAAAR!!!

diye bağırayım.

O zaman soranlar olabilir:

-Hırsız iş yerine mi girdi?

-Hayır!

-Hırsız, evine mi girdi?

-Hayır!

-Peki, cebinden bir şey mi araklardı?

-O da hayır! Ne evime hırsız girdi, ne iş yerime! Zaten cebim delik, cüzdanım bomboş! Orada da çalınacak bir şey yok!

-Peki, hırsız kim? Çalınan nedir?

İşte, benim de asıl duyurmak istediğim bu!

Hırsız bir değil, BİN!

Hatta, binler!!!

Bakın, bu hırsızlar nelerimizi çalıyorlar!

-ÖSS, KPSS, ALES sınavlarında yüksek dereceler aldıkları halde onları işe almayan ve mülakat(!) denilen sistemi devreye sokarak çocuklarımızın geleceklerini

!

-İstisnai kadrolar kılıfı altında, gençlerimizin işlerini!

-Taşeronlaştırma adı altında, işçilerimizin alın terlerini!

-Memurlarımızın, emeklilerimizin haklarını, sağlıklarını!

-Kaçak ve kayıp ücreti adı altında, elektriğimizi!

-Uygulanan baraj sistemiyle oylarımızı!

-Özelleştirme kılıfı altında, milli servetlerimizi!

-Saraylar yaparak, uçaklar alarak vergilerimizi!

-Ayakkabı kutularında, çikolata sepetlerinde Eurolarımızı, dolarlarımızı!

-Makul şüpheli kılıfıyla, hürriyetimizi!

-Din, iman edebiyatıyla, dinimizi, imanımızı, milli hasletlerimizi!

İşte, bunlar ve benzeri öyle çok sebepler var ki! Avazımız çıktığı kadar

(HIRSIZ VAAAR!!!)

diye bağırsak yeridir!

Amma, bağırsak da ne fayda! İt iti ısırmaz! Hırsız, hırsızı yakalamaz!

Yazımızı, bir Nasreddin Hoca Anekdotuyla noktalayalım:

Gece yarısı, evinde şüpheli sesler duyan Nasrettin Hoca yatağından kalkar ve tıkırtının geldiği yere yönelir Bakar ki,

İZBANDUT

gibi biri, elinde fener, belli ki çalacak bir şeyler aramakta! Hoca:

-Gecenin bu saatinde, evimde ne arıyorsun?

diyecek olur.

Hocayı gören ve duyan Hırsız aldırmaz ve işine devam eder. Çünkü Hoca’nın gücünün kendisini yakalamaya yetmeyeceğini bilmektedir.

Bu arada, Hanımı Hocaya seslenir:

-Hoca ne oldu, tıkırtının sebebi ne?

Hoca cevap verir:

-Eve hırsız girmiş.

-Yakala öyleyse!

-Yakalayamıyorum!

-Bırak gitsin!

-Gitmiyor!

İşte, bizim hırsızlar da bu cinsten. Görüyoruz, biliyoruz amma, ne yakalamaya gücümüz yetmekte, ne de kendiliklerinden çekip gidecekleri var!

Meğer ki, bunlardan bizi YÜCE RABBİMİZ KURTARA!

Bakmadan Geçme