İÇMEDEN SARHOŞ OLMAK!

Alkol satışlarına getirilen yasaklar, zihinlerimizde çağrışımlar yaptı.Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, alkol yasağını savunurken 'KAFASI KIYAK NESİL İSTEMİYORUZ!' buyurmuş.

Alkol satışlarına getirilen yasaklar, zihinlerimizde çağrışımlar yaptı. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, alkol yasağını savunurken

“KAFASI KIYAK NESİL İSTEMİYORUZ!”

buyurmuş. Bizim nükteleriyle meşhur Siirtli bir Kadrimiz vardı. Merhum:

-Sarhoş olmak için içmeye ne gerek. Eline fileni al, çarşı pazara çık, sebzelerin, meyvelerin, zaruri ihtiyaç maddelerinin fiyatlarını sor, zaten içmeden sarhoş olacaksın! derdi.

Bir de grevlere, gösterilere katılanların söylemlerine kulak verelim:

-Yediğimiz coplardan, biber gazından, üzerimize sıkılan tazyikli sudan zaten ayık kalamıyoruz ki! İçki içmeye ne lüzum!

Hem içkilerle, sarhoşlarla uğraşmak yeni bir durum değil. Geçmiş yıllarda da İslam coğrafyasında içkiyi yasaklamak isteyenler olmuştur.  Bunların içinde en bilineni Osmanlı Sultanlarından 4. Murat’tır. İçkiye ve tütüne karşı savaş açmasına karşılık, kendisinin bir numaralı içici olduğu ve bu yüzden genç yaşta vefat ettiği tarihe düşülen notlar arasındadır.

Yeri gelmişken, 4. Murat’la ilgili bir anekdotla yazımızı noktalayalım:

Tebdili kıyafet eden 4. Murat, meyhane gibi kullanıldığını duyduğu bir yere gider. Meyhane sahibi yağlı bir müşteri zannederek yanına yaklaşır ve sorar:

-Beyzadem tütün mü, şarap mı istersin!

Muhatabının ne şarap, ne tütün istemediğini gören meyhaneci, 4. Murat’ın tebdil-i kıyafet gezdiğine dair haberleri anımsayarak, bu defa, biraz da korkuyla:

-Beyzadem, adını bağışlar mısın? der.

Padişah, yine kimliğini açıklamaz ve tek kelimeyle cevap verir.

-Murat!

Meyhaneciyi bu defa büyük bir telaşla ve titrek bir sesle:

-Adının sonunda “HAN” var mı? der.

Sultan Murat, gayet sakin bir şekilde cevap verir:

-Evet, var!

Konuştuğu kişinin, tebdil-i kıyafet etmiş Sultan Murat Han olduğunu anlayan Meyhaneci, son bir çırpınışla:

-Ey cemaat, buyur cenaze namazına! diyerek korkudan yere düşer ve bayılır!

Bu durum, 4. Murat’ın rikkatine dokunmuş olacak ki, meyhaneciyi affeder!

Diyeceğimiz şu ki, içkiye yasak getirilirse, kaçak satışlara vize çıkarılmış olur. İçen, bu defa gizli olarak ve belki de, zararlı, zehirli içkiler içerek ölüm riskiyle karşılaşabilir.

Evet, dinimize göre içkinin imal edilmesi alımı, satımı, hatta hamaliyesi bile haramdır. Amma alımı, satımı, hamaliyesi bile haram olan içki satışından vergi, KDV ve benzeri vergiler, bizzat devlet tarafından alınmakta. Bu bakımdan, içkiyle ilgili yasaklar dini bir kılıfa uydurulmak isteniyorsa “Bu ne perhiz, ne lahana turşusu” demek gerekmez mi?

Dini bir kuralı uyguladığın iddiasındaysan, imalatını, alımını, satışını, nakliyesini yasakla bakalım! Tabii, gücün yetiyorsa!

Bakmadan Geçme