- Haberler
- İŞSİZ BIRAKTIĞIMIZ ÜNİVERSİTE MEZUNU GENÇLER!
İŞSİZ BIRAKTIĞIMIZ ÜNİVERSİTE MEZUNU GENÇLER!
Türkiye genelinde 1 milyonun üzerinde üniversite mezunu işsiz genç var.Hem bunların bazıları iki fakülte bitirmiş ve yüksek lisans düzeyinde eğitimlerini tamamlamış olanlardan müteşekkildir.
Türkiye genelinde 1 milyonun üzerinde üniversite mezunu işsiz genç var. Hem bunların bazıları iki fakülte bitirmiş ve yüksek lisans düzeyinde eğitimlerini tamamlamış olanlardan müteşekkildir. İşte, en büyük israf kapılarından biri ve belki de en önemlisi budur.
Bir gencin üniversite mezunu oluncaya kadar ailesine ve devlete maliyetini hesaplayabiliyor musunuz! Gençler, üniversitelerden mezun oluyorlar, yıllarca iş bulamıyorlar. Bu arada, üniversitede öğrendikleri bilgileri bile unutmak riskiyle karşı karşıya kalıyorlar
. (Hafıza-i beşer
nisyan ile maluldür)
deyimi, boş bir deyim değildir. İnsanoğlu, okulda edindiği bilgiyi kullanmazsa zaman içinde unutur, oysa, bilgisini işinde, iş yerinde kullanmak imkânı bulursa, unutmak şöyle dursun, geliştirir, bilgisine, bilgi katar. İnsanlığın gelişmesi böyle olur!
Bir çocuk düşününüz ilkokulu, ortaokulu, liseyi ve üniversiteyi bitirinceye kadar ailesinin yaptığı harcamaları kabataslak hesap ediniz. Bunun yanında devletin okusunlar diye vatandaşlar için açtığı okulları, yaptığı harcamaları hesaplayınız ve iki harcama kalemini toplayınız. Üniversite mezunu gencin ailesine ve devlete olan maliyeti ortaya çıkacaktır.
Hiç sınıfta kalmayan bir gencin üniversite mezunu oluncaya kadar asgari 15 yıl okul sıralarında dirsek çürütmüş olması gerekir. Aileler, çocuklarını öncelikli olarak bir iş sahibi olmaları kaygısıyla okuturlar. Çocuk okuyacak, üniversite mezunu olacak ve işe girerek, hayatını kurtaracak!
Geçenlerde, üniversite mezunu oğlunun bir türlü iş bulamamasından yakınan bir baba şöyle dedi:
(Böyle olacağını bilsem, çocuğu ilkokula dahi göndermezdim. Bir berberin, marangozun, demircinin, kaynakçının yanına çırak koyardım. Hem haftalık alır, hem sanat öğrenirdi. Kendi iş yerini kurardı.)
Gerçekten, bu ülkede fakülte mezunu olmanın bir anlamı kalmadı. Hem üniversite mezunu gençler, öyle her bir işe yelken açamazlar. Çevrelerinden olmazsa, diplomasından utanırlar. Ama mecbur olurlarsa, çaresiz her işe soyunmak mecburiyetinde kalacaklardır. Nitekim, böyle birine geçen gün oturduğum çayhanede rastladım. Üniversite mezunu genç, çayhanede çırak olmuş, müşterilere çay servisi yapıyordu. Genci içten içe takdir ettim. Sitemim ise devletin yetkililerinedir. Madem iş vermeyeceksiniz, neden ihtiyaç fazlası fakülteler açarak gençleri üniversite muzunu yapıyor, işsiz, avareler olarak meydanlara salıyorsunuz! Bundan daha büyük israf olur mu!!!
ANEKDOT
Bir babanın iki erkek çocuğu vardı. Birisinin kafası zehir gibi çalışıyordu. Diğeri haylaz ve haşarıydı. Kafası çalışan çocuğu okuttu. Haylaz çocuğu ise bir kuyumcunun yanına çırak koymuştu. Haylaz çocuk, kuyumcu oldu. İş yeri açtı. Artık, parayla oynuyor. Okuyan oğlu ise üniversite mezunu oldu, 5 yıldan beri öğretmen olarak atanmayı bekliyor!
Bakmadan Geçme





