- Haberler
- İSTİKLÂL MARŞINI OKUMAYAN BELEDİYE BAŞKAN VEKİLİ!
İSTİKLÂL MARŞINI OKUMAYAN BELEDİYE BAŞKAN VEKİLİ!
29 Ekim 2019 günü Şehrimizde şanlı Cumhuriyetimizin kuruluşunun 96.Yıldönümü dolayısıyla Cumhuriyet meydanında ATATÜRK ANITI önünde düzenlenen törene, her milli törene olduğu gibi can-ı gönülden katılmıştım.
29 Ekim 2019 günü Şehrimizde şanlı Cumhuriyetimizin kuruluşunun 96. Yıldönümü dolayısıyla Cumhuriyet meydanında
ATATÜRK ANITI
önünde düzenlenen törene, her milli törene olduğu gibi can-ı gönülden katılmıştım. Törene katılanlara şöyle gazeteci gözüyle bir bakıyor, hareketlerini gözlemliyor, kimlerin içten, kimlerin mecburiyetten geldiklerini irdelemeye çalışıyordum. Bu arada, gözüm
TÜRBANLI
genç bir bayana takıldı. Protokolün olması gereken yerde yalnız başına durmuştu. Yanında kimse yoktu. Kimse onunla konuşmuyor, gelenlerin hiç biri elini sıkmıyor, sanki vebalı gibi adeta ondan uzaklaşıyorlardı. Doğrusunu isterseniz bu durum gayetle dikkatimi çekti. Oysa AKP döneminde en çok iltifat gören bayanların başında
TÜRBANLI
olanlar gelmektedir. Peki, bu Türbanlı genç kız kimin nesiydi, neden hiçbir protokol mensubu onunla tokalaşmak nezaketini göstermiyordu. Yanımdaki gazeteci dostuma
(BU TÜRBANLI BAYAN KİM?)
diye sordum.
(Belediye Başkanlığı adına çelenk sunma etkinliğine gelmiş bir Belediye Meclisi üyesi olmalı)
dedi.
Türbanlı Bayanın gerçekten de Belediye Başkanına vekâleten çelenk sunma törenine katıldığı, çelenkler Anıta sunulunca kesinlik kazandı. Türbanlı Bayan Belediye Başkan Vekili Belediyenin çelengini Anıta sunduktan ve selam verdikten sonra protokoldeki yerini aldı. Bu arada, saygı duruşu yapıldı, İstiklâl Marşı okundu. Ben, protokolün arka sıralarında durduğum için kimin İstiklâl Marşı okuduğunu veya okumadığını kontrol edebilecek görüş alanına sahip değildim. Hem, saygı duruşunda bulunulurken ve ardından İstiklâl Marşı okunurken, böyle bir durum kontrolü yapmak, saygı duruşunun ve İstiklâl Marşı’nın mehabetine de uygun düşmese gerek!
Çelenk sunma töreni sona erince, bazı gazetecilerin kendi aralarında Bayan Belediye Başkan Vekili ile ilgili konuştuklarına şahit oldum. Bayanın, İstiklâl Marşı okunurken, iştirak etmediğini belirterek, bu durumu haberleştireceklerini söylüyorlardı. Tabii, bu kendi bilecekleri bir işti. Televizyonların gece haberlerinde baktım ki, bu durum çok önemli bir haber gibi yayınlanmakta,
“‘Atatürk’ün partisiyiz’ diyen CHP ile kol kola giren HDP’de Başkan Vekili Elif Akan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında herkesin okuduğu İstiklal Marşını okumadı”
diye haberler geçilmekte.
Yanlış anlaşılmaması açısından öncelikle belirteyim ki, ben
İSTİKLÂL MARŞIMIZA YÜREKTEN ÂŞIK
BİRİYİM.
Daha gençlik yıllarından beri marşın 10 kıtasını da ezbere bilirim. Bir gün edebiyat dersinde Hocamız
(İstiklâl Marşının on kıtasını ezbere bilen var mı?)
diye sorunca parmağımı kaldırmış ve okumuştum. Gerçekten de çok vurgulu bir şekilde okuduğum için sınıfta büyük bir alkış tufanı kopmuştu.
Bunu böyle belirttikten sonra, konumuza dönelim. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları için çelenk sunma töreni düzenlenmiş, Belediye Başkanlığını temsilen
TÜRBANLI BİR BAYAN
törene katılmıştı. Ancak, vebalı biri gibi hiç kimse elini sıkmamış, hiç kimse konuşturmamış, böyle kendi başına kala kalmıştı. Oysa ben kendim protokol üyelerinden biri olsaydım, aksine en çok ona iltifat ederdim, onu konuşturur, 82 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı arasında bir ayrı-gayrı olmadığını gösterirdim. Çelenk sunma törenine Belediye adına katılmak için alana gelmiş
HEM DE TÜRBANLI BİR BAYANI YOK
FARZETMEK YANLIŞTIR.
İlk önce biz ayırım yapmayacağız ki, ayırımcılar varsa, onları kazanmağa bakalım…
Bu konuyu bir anekdotla noktalamak en iyisi olacak. Anekdot şu:
Bir köyün imamlığına atanan Hoca, birkaç gün beklemiş, camiye gelen, giden bir tek
ALLAH’IN KULU YOK!
Kendi kendisine
(BU BÖYLE OLMAZ)
diyerek, köylülerin oturdukları çayhaneye gitmiş, orada vaz’u nasihatte bulunmağa başlamış. Köylüler, Hocanın kendilerine bu sıcak yaklaşımından memnun olmuşlar, kendilerinden biri olarak görmeğe sevip saymağa başlamışlar. Hoca, bir süre köylülerle yakın diyalog kurduktan sonra, (artık zamanı geldi) diyerek onlara namaz kılmanın önemini anlatmağa ve bu konuda ikna etmeğe başlamış. Köylüler, biraz da Hocayı sevmiş olduklarından kaynaklı olarak demişler ki:
-Hoca, biz rençber insanlarız, çarığımızı sabah giyinir, ancak akşam yatağa girince çıkarırız. Yani, çarık çıkarma işi olmazsa, namaz kılmak kolay!
Bunun üzerine Hoca:
-Siz gelin, çarıklarınızı çıkarmadan namazınızı kılın!
demiş. Köylüler de gerçekten namaz kılmak için camiye gitmeğe başlamışlar. Hoca, ilerleyen süre içinde, cemaate çarıkları da çıkarttıracak amma, tayini bir başka köye çıkmış, helalleşerek sevdiği köyden ve köylülerden ayrılmış.
Aradan bir zaman geçtikten sonra, Hoca, ilk köydeki dostlarını, cemaati özlemiş. İzinli olduğu bir zaman diliminde erkeklerine çarıkla namaz kıldırdığı köye gitmiş. Tabii, ilk iş olarak camiin yolunu tutmuş, bakmış ki, camii bomboş. Köyün yeni imamına:
-Cemaat nerede, neden namaza gelmiyorlar?
diye sormuş.
Kendisine soruyu yöneten kişinin camiin eski imamı olduğundan habersiz yeni imam:
-Bırak bu herifleri yahu! Benden önceki imam, onlara (çarıklarınızla namaz kılabilirsiniz) demiş, onlar da çarıklarıyla namaz kılmaya geliyorlardı. Bunun üzerine onlara ‘öyle namaz olmaz, ya çarıklarınızı çıkarırsınız, ya da namaza gelmezsiniz’ dedim, camiden kovdum
demiş.
Bunun üzerine camiin eski imamı kendisini tanıtarak, yeni imama şu ibret verici cevabı vermiş:
-Köylülere, ‘çarıkla da namaz kılabilirsiniz’ diyen, senden önceki imam benim. Ben, onlara çarıkla da olsa namaz kılmağa başlatmıştım. Sen de gerçekten imam olsaydın, onlara sahiplenir, çarıklarını çıkartarak namaz kılmaya başlatabilirdin!!!
***
Sözün özü olarak diyeceğimiz şu ki, çelenk sunma törenine katılmak için gelenleri dışlamakla değil, ancak kucaklayarak sahiplenmekle, İstiklâl Marşını okutabilirsiniz!
TAŞLAMALAR
ERDOĞAN İLE TRUMP
BUGÜN GÖRÜŞECEKLER
BAKALIM BİRBİRİNE
NELER SÖYLEYECEKLER
ERDOĞAN MEKTUBUNU
SURATINA VURACAK
DİLİNİ YUTACAKTIR
TURUMP DENİLEN ALÇAK
AHFAD-I OSMANLIYA
HAKARET NE DEMEKMİŞ
TRUP ANLAYACAKTIR
BÖYLE OLACAK BU İŞ
TÜRK-ABD İLİŞKİSİ
GİRECEKTİR RAYINA
TRUMP SON VERECEKTİR
BU İKİLİ OYUNA
Bakmadan Geçme





