- Haberler
- İZMİR'İN KURTULUŞU VE İZMİR MARŞI
İZMİR'İN KURTULUŞU VE İZMİR MARŞI
9 Eylül 1922 günü, tarihimizin şanlı sayfalarından birinin yazıldığı gündür.Bu yıl da, Güzel İzmir'in düşman işgalinden kurtuluşunun 97.
9 Eylül 1922 günü, tarihimizin şanlı sayfalarından birinin yazıldığı gündür. Bu yıl da, Güzel İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 97. Yıldönümü coşkulu törenlerle kutlandı.
26 Ağustos 1922 günü başlatılan Büyük Taarruz harekâtı sonucu Mustafa Kemal Paşa komutasındaki şanlı ordumuz Yunan işgali altındaki İzmir’e 9 Eylül 1922’de girerek Yunan askerlerini denize döktü. İzmir’in, Yunan askerlerinin işgalinden kurtuluşu, Mudanya Ateşkes Antlaşması ve devamında Lozan Barış Antlaşması’na uzanan süreci başlatması nedeniyle Milli Mücadele’nin sona ererek milletimizin kurtuluşu ve bağımsızlığını elde edişinin simgesi olmuş çok önemli bir tarihi olaydır.
Bu tarihi olay Anadolu’da Milli Mücadele’nin başlaması açısından çok önemlidir. İzmir’in işgaline kadar olan süreçte Anadolu’da dağınık ve örgütsüz bir yapılanma vardı. İzmir’in işgali Anadolu insanının direniş ve karşı koyuş düşüncesini körüklemiş, İstanbul’da başlayan işgali protesto mitingleri Damat Ferit hükümetinin çökmesine sebep olmuş; örgütlenme ve protesto mitingleri Anadolu’nun en ücra köşelerine kadar yayılmıştı.
Ve artık İzmir, Anadolu harekâtı için sembol haline getirilmişti. Birinci İnönü, İkinci İnönü, Aslıhanlar-Dumlupınar ve Sakarya Meydan Muharebeleri milli mücadelenin kazanılmasında önemli adımlar atılmıştı.
Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’ün Önderliğindeki Büyük Taarruz güçleri tarafından 26 Ağustos 1922’de başlatılan harekât, Kurtuluş Savaşı’nın son safhasını temsil etmektedir. Net zafer beş gün içinde şöyle elde edildi; 30 Ağustos’ta Başkomutan Mustafa Kemal Paşa ordulara bir bildiri yayımlayarak
“Ordular ilk
hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!”
tarihi emrini verdi ve 2 Eylül’de Uşak’a giren Türk ordusu ilerlemeye devam ediyordu.
Dumlupınar Meydan Muharebesi’nde kendisinin de haberdar olmadan Yunanistan Küçük Asya Ordusu’nun başkomutanlığına getirilmiş General Nikolaos Trikupis tutsak edilmişti. Türk ordusu, İzmir’e doğru hızla ilerlemeye devam etti.
Yunan birlikleri ve Rum siviller Anadolu’dan çekilmek zorunda kalıyordu. 9 Eylül 1922 sabahı Ahmet Zeki Bey komutasındaki 2. Süvari Fırkası, ardından Mürsel Paşa komutasındaki 1. Süvari Fırkası birlikleri İzmir şehrine girdi. Ardından 5. Süvari Kolordusu Komutanı Mirliva Fahrettin Paşa, komutasındaki birliklerle saat 10.00’da İzmir’e ayakbastı.
Beraberindeki sekiz askerle yaya olarak ilerleyen Şerafettin Bey, bir fabrika yolunda pusuya düşürülmüş ve burada dört asker hayatını kaybetmişti. Şerafettin Bey, Hükümet Konağı’na göğsüne isabet eden mermilerle yaralı halde ulaşmıştı.
Mustafa Kemal Paşa’nın emrindeki ordulara 1 Eylül’de verdiği tarihi emirle başlayan ve 18 Eylül 1922 tarihine kadar yapılan Takip Harekâtı ile bütün Batı Anadolu’daki Yunan askerleri Türk sınırları dışına atılmıştı. Takip harekâtının başarı ile sonuçlanması sayesinde İzmit bölgesinden İstanbul Boğazı’na, Balıkesir bölgesinden Çanakkale Boğazı’na kadar Türk ordusu için hayati önem taşıyan diğer stratejik hedefler de İtilaf Devletlerinin işgalinden, olaysız olarak ve barış yoluyla kurtarılmıştır.
Türk Ordusunun elde ettiği bu zafer, Mudanya Ateşkes Antlaşması’na giden süreci başlatmış oldu. Türkiye, Mudanya Ateşkes Antlaşması’ndan sonra 24 Temmuz 1923’te Lozan Barış Antlaşması’nı imzalayarak bağımsızlığını kazanmıştı.
Mustafa Kemal Paşa İzmir’e girdiğinde üzerine basarak çıksın diye valilik konağının merdivenlerine serilmiş olan Yunan Bayrağının kaldırılmasını isteyerek:
“Bayrak bir milletin bağımsızlık işaretidir. Düşman da olsa hürmet etmek gerekir. Kaldırıp topun üzerine koyunuz”
der. İşte Mustafa Kemal Paşa
(ATATÜRK)
budur.
Kurtuluşunun yıldönümünde istedik ki, kimi edepsizlerin (GÂVUR İZMİR) diyerek hor gördükleri GÜZEL İZMİRİMİZLE ilgili yazılmış olan, çok sevilen ve ATATÜRK SEVGİSİNİN DE TEZAHÜRÜ OLAN (İZMİR MARŞI) ile yazımızı noktalayalım:
İZMİR'İN DAĞLARINDA ÇİÇEKLER AÇAR.
ALTIN GÜNEŞ ORDA SIRMALAR SAÇAR.
BOZULMUŞ DÜŞMANLAR YEL GİBİ KAÇAR.
YAŞA MUSTAFA KEMAL PAŞA, YAŞA
ADIN YAZILACAK MÜCEVHER TAŞA.
İZMİR DAĞLARINA BOMBA KOYDULAR
TÜRK'ÜN SANCAĞINI ÖNE KOYDULAR
ŞANLI ZAFERLERLE DÜŞMANI BOĞDULAR.
KADER BÖYLE İMİŞ EY GARİP ANA
KANIM FEDA OLSUN GÜZEL VATANA.
Bakmadan Geçme





