- Haberler
- KURBANLARIMIZI ŞİMDİ DE METÖCÜLERE KAPTIRMAYALIM!!!
KURBANLARIMIZI ŞİMDİ DE METÖCÜLERE KAPTIRMAYALIM!!!
Artık, kime veya kimlere güvenebileceğimizi bilemiyoruz.Kime güvendiysek, bir de bakıyoruz ki, altında bin türlü hile ve desise yatıyor.
Artık, kime veya kimlere
güvenebileceğimizi bilemiyoruz. Kime güvendiysek, bir de bakıyoruz ki, altında
bin türlü hile ve desise yatıyor. Fakir fukaralara yardım için kurulmuş o kadar
çok dernekler var ki, hangisi size gelirse veya siz hangisinin yanına
giderseniz, kendilerini gerçekten büyük bir cihat içinde zannedeceksiniz.
İşleri,
zenginden alıp, fakirlere dağıtmak olan bu gibilerin, gerçekte, önce kendi
ceplerini doldurmağa baktıkları, sonra, yine kendi çevrelerindekilerin
durumlarını düzeltmek için çaba sarfettikleri bir gerçektir.
Cemaatlerin
büyümeleri, tevekkeli değildir. Çünkü bir cemaate kapağı attığınız ve onlardan
olduğunuzu kesin kanıtladığınız zaman, kabiliyetinize göre paranızı da
alırsınız, hisselerinizi de. Mevki ve makamınızı da. Yeter ki, bir cemaate
kapağı atın!
Kim
ne derse desin, bugün siyasetin baş aktörleri de, cemaatçiler olmuşlardır.
Çünkü siyaset için para gücü lâzımdır. Parasal güç ise cemiyetlerde gani. Türkiye’de,
hayli cemaatler var. Bu cemaatlerin okulları, yurtları, pansiyonları,
dershaneleri, ticarethaneleri bile bulunmakta. Yeter ki, bu cemaatlerden birine
kapağı atın ve kendinizi ispatlayın. En kısa zamanda köşeyi dönmezseniz, ben de
hiçbir şey bilmiyorum, demektir. Ama bir şartla ki, kendi köleliğinizi ilân
etmiş, varlığınızı, bağlandığınız cemaate adamış olacaksınız!
Kurban
Bayramı yaklaşırken yine aynı durumları yaşamaktayız. Dernekler, Vakıflar,
kurslar, gözlerini Müslümanların kurbanlarına dikmiş bulunuyorlar. Kurban
kapmak için tam bir mücadele (KENDİLERİNE GÖRE CİHAT) yapmaktalar!
Türkiye’de,
Kurban pastasının 5 Milyar TL olduğu (eski ifadeyle 5 katrilyon) tahmin
edilmekte. Yani, MÜCADELE ETMEYE (CİHAT ETMEYE) değer bir miktar!
Kurban
Bayramını idrak etmemize daha aya yakın
süre var amma, kurban kapma yarışı bu yıl da erken başladı. Bayrama daha epey
zaman varken bazı vakıflar, dernekler, hayır kurumları, kurslar, yurtlar kurban
kapma yarışında şimdiden harekete geçmiş bulunuyorlar. Başta Diyanet Vakfı
olmak üzere, birçok vakıflar, dernekler, kurslar bu konuda adeta yarış
içindedirler. İş yerlerinin vitrinlerinde, camekânlarında afişler, broşürler ve
benzeri reklâm emtiaları boy-boy yer almağa başladı.
Kurban
pazarı oldukça geniş. Sadece Siirt olarak değil, bu işin bir de Türkiye
genelini düşünmek gerekir. Türkiye’nin nüfusu 82 milyon! Onda birinin kurban
keseceklerini düşünürseniz, ortaya çıkacak rakamın ne kadar büyük olduğu daha
iyi anlaşılacaktır. 8 milyon kurbanlık demek, nereden bakarsanız bakın 5 milyar
TL demektir. Yani, eski tabiriyle 5 katrilyon!
Rakam
bu kadar büyük olunca, kurban kapma yarışı da haliyle kızışmaktadır. İş
yerlerinin vitrinlerine, camekânlarına, duvarlara, camilere, mescitlere asılan
afişlerin, broşürlerin fazlalığı bu bakımdan yadırganmamalıdır.
150
bin nüfuslu Siirt Merkez ilçede, Şafii mezhebini bahane edecek hemşerilerimizi
de hesaba katarsak ve kurban keseceklerin sayılarını minimum nüfusun yüzde 2’si
olarak kabul edersek dahi, yine de Şehrimizde bu yıl asgari 2 bin kurban
kesilecek anlamına gelmektedir. 2 bin kurbanın bedeli asgari 1 milyon TL olur.
Henüz yeni rakamlara alışmadığımız için, eski deyimle söyleyelim ki, rakamın
büyüklüğü daha iyi anlaşılsın. 1 milyon TL, eski ifadeyle 1 trilyon demektir. Tabii, bu durumda kurban kapma yarışı haliyle
Şehrimize de sirayet etmiştir. Şehrimizdeki kurslar, dernekler ve vakıflara
ilave, Türkiye genelinde faaliyet gösteren birçok kuruluşlar da kurban kapma
yarışında yerlerini almış bulunmaktadırlar.
Evet,
Kurban Bayramı yaklaştıkça, KURBAN KAPMA YARIŞI giderek kızışacak ve bu yarış
Bayramın son gününe kadar devam edecek. Haliyle, kurbanlıklar da, kapanların
ellerine geçecek…
Evet,
Kurban Bayramı yaklaştıkça, KURBAN KAPMA YARIŞI giderek kızışmakta ve bu yarış
Bayramın son gününe kadar devam edecek gibi görünmekte. Haliyle, kurbanlıklar
da, kapanların ellerine geçecek…
Bizim,
kurban kesecek okurlarımıza bir tavsiyemiz olacak. Öncelikle ve mümkün mertebe
kurbanınızı kendiniz kesin veya kestirin. Vekalet usulüyle kurban kesmek işine
kalkışmayın. Vekâletle kurban kestirmek zorunda kalırsanız, en güvenilir kuruma
(böyle bir kurum var mı, onu da bilemiyoruz!) veriniz.
Geçmiş
yıllarda yaşanan durumları anımsatmak açısından belirtelim! Vekâletle kurban
kesmek işini yükümlenen bazı kurumların, bu görevlerini gerektiği gibi yerine
getirmedikleri ortaya çıkmıştı. Misal olarak 10 bin kişiden vekâlet alan bazı
kurumların kestikleri kurban sayısı bu rakamın yarısı bile olmamıştı.
Onun
için tekrar ediyor ve ısrarla vurguluyoruz ki, mümkün mertebe kurbanınızı kendi
gözünüzün önünde olacak şekilde kestirin. Hepsini fakirlere dağıtırsanız daha
iyi olur amma, asgari üçte birini fakirlere dağıtmanın zorunlu olduğunu
unutmayın. Zengin olsalar bile üçtü birini akrabalarınıza ve komşularınıza
dağıtabilir, üçte birini de kendi ev ihtiyacınız için
değerlendirebilirsiniz.
KURBAN KAPMA İŞİNİ ÖZELLİKLE FETÖCÜLER
ÇOK GÜZEL YAPIYORLARDI. Bu sayede, Kurban Bayramlarında büyük paralar toplayıp
voleyi vuruyorlardı. Saf vatandaş da (dini mübin için çalışıyorlar) ayağına,
kurbanının sadece derisini değil, tümünü, hem de kesim ücretini ayrı ödemek
şartıyla FETÖ’YE bağışlıyordu.
Kurban,
Hazret-i İbrahim’in, oğlu Hazret-i
İsmail için (Peygamberimize ve cümle peygamberlere salat ve selam olsun)
sünnetidir. Hanefi mezhebinde VACİP, Şafii mezhebinde SÜNNET-İ MÜEKKEDE olan
mali bir ibadettir.
FETÖ,
yıllarca kurban paraları topladı. Ama topladığı paraların çok az kısmını kurban
kesimi için kullandı. Kesilen kurbanların etlerini de, kendi yurtlarında okuyan
öğrencilere yedirdi. Geri kalan paraları ise Türkiye Cumhuriyeti Devletini
yıkmak için kullandı. 15 Temmuz kalkışmasında, vekâleten kurban kestirmek için
FETÖYE VERİLEN KURBAN PARALARININ DA KATKISI VAR, dersek, yalan söylemiş
olmayız.
Müslüman,
bir kere aldanır. Aynı tip kişilere bir kere inanmak GÜVEN, iki kere inanmak
RİSK, üç kere inanmak AHMAKLIKTIR. Bu bakımdan, Müslüman kardeşlerimize bir
kere daha samimi bir tavsiyede bulunacağız. Önümüzdeki Kurban Bayramında ve
bundan sonra gelecek Kurban Bayramlarında kurban kesecekseniz, çok dikkatli
olunuz. Sakın ola şüpheli kurum ve kuruluşların vekâleten kurban kesmek için
açtıkları kampanyalara kapılmayın, katılmayınız! Sizin vereceğiniz paralarla
FETÖCÜLERİN yerlerini kapmaya yarışan METÖCÜLERE kanmayınız. Mümkün mertebe,
kurbanınızı kendiniz kesiniz veya gözünüz önünde kestiriniz. Şu derneğe, bu
derneğe, şu vakfa, bu vakfa bırakmayınız.
İnanıyorum
ki, geçmişte kurbanlarını kestirmek için FETÖCÜLERE vekâlet veren Müslüman
kardeşlerimizin büyük çoğunluğu, bunu çok iyi niyetle yapmışlardır. Ama
görüldüğü gibi, iyi niyet yeterli olmuyor. İyi niyetle verilen para, kurşun
olup millete dönüyor.
Peygamber
Efendimiz (O’na al ve ashabına salat ve selam olsun) bir hadis-i
şeriflerinde “
(Akıllı ve olgun) Mü'min aynı delikten iki defa
sokulmaz, ısırılmaz" buyurmuşlardır. Biz de dikkat edelim, FETÖCÜLER
GİTTİ DERKEN, KURBANLARIMIZI METÖCÜLERE KAPTIRMAYALIM!
Bakmadan Geçme





