- Haberler
- MHP GENEL BAŞKANI DEVLET BAHÇELİ MECLİS BAŞKANI MI OLACAK!
MHP GENEL BAŞKANI DEVLET BAHÇELİ MECLİS BAŞKANI MI OLACAK!
Cumhur ittifakının baş mimarı olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, TBMM Başkanı yapılacağı konusunda görüşler var.Bilindiği gibi Meclis Başkanı Binali Yıldırım'ın İstanbul Belediye Başkanlığına aday olması durumunda, Meclis Başkanlığından istifa etm
Cumhur ittifakının baş mimarı olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, TBMM Başkanı yapılacağı konusunda görüşler var. Bilindiği gibi Meclis Başkanı Binali Yıldırım’ın İstanbul Belediye Başkanlığına aday olması durumunda, Meclis Başkanlığından istifa etmesi söz konusudur. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Meclis Başkanlarının sözde tarafsız olmaları gerekmektedir. MHP’nin bu yoldan hareketle, Meclis Başkanlığını bir jest olarak AKP’den isteyeceği zaten dillendiriliyordu. Ancak, Meclis Başkanlığına kimi önereceği henüz açıklanmış değil!
MHP’nin, Meclis Başkanlığı talebine olumlu yaklaşan CUMHURBAŞKANI ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi Meclis Başkanlığına getirmeyi plânladığı belirtilmekte. İttifak kapsamında MHP'ye bazı jestler yapılacağını açıklayan Erdoğan’ın bu jestlerinden birinin de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi Meclis Başkanı yapmak olduğu iddia ediliyor.
Uzun yıllar AKP’ye de anketler yapan MAK Danışmanlık Şirketi Başkanı Mehmet Ali Kulat, siyaset gündemini karıştıracak bu kulis bilgisini "kuvvetli bir şekilde konuşuluyor" diyerek duyurdu. Ünlü anketçi Kulat'ın aktardığına göre MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Başkanı olacak. DW'de Nevşin Mengü'nün sunduğu 'Bire Bir' programında soruları cevaplayan MAK Danışmanlık Başkanı Mehmet Ali Kulat, AKP ile MHP ittifakını değerlendirirken, "Bir ihtimal şu anda kuvvetli bir şekilde konuşuluyor; Devlet Bahçeli'nin de büyük ihtimal TBMM Başkanı olma ihtimali var" ifadelerini kullandı.
"Devlet Bahçeli'yi yakından tanıyanlar bilirler. Böyle bir şeyi doğrudan talep edilmez, istenmez" diyen Mehmet Ali Kulat, "Diplomasi dili gibi politika diliyle böyle bir şey uygun görülebilir" hatırlatması yaptıktan sonra şu kulisi paylaştı:
"Devlet Bahçeli'nin bu anlamda 'Ben şurayı istiyorum' gibi bir talebi olmamış. Bahçeli'nin böyle bir talebi yok ama Cumhurbaşkanı böyle bir jest yapabilir. Onu ifade etmeye çalışıyorum."
MHP lideri Devlet Bahçeli de, TBMM Grup Toplantısı'ndan sonra gazetecilerin sorularını cevaplamış ve MHP’nin Meclis Başkanlığı istediği iddiaları için “MHP’de pazarlık söz konusu olmaz. Partimizin karşısında bir Pazar vardır. Her türlü sebze orada bulunmaktadır. İsteyen alır, isteyen satar. Ama bizim partimizde olmaz. Meclis Başkanı henüz var” ifadelerini kullanmıştı.
Evet, AKP’nin oylarıyla Meclis Başkanlığına taşınması durumunda, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti Protokolünde 16 sıra birden atlayarak birinci sıraya yükselecektir. Çünkü Devlet Protokolünde Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan siyasi partilerin genel başkanları 16. Sırada yer almaktadırlar.
ANEKDOT
Geçmiş yıllarda, Şehrimizde okur, yazar oranı gayetle düşükmüş. Bir mahallede, gelen asker mektuplarını okuyabilecek bir, iki kişi ya varmış, ya yokmuş! Vatani görevlerini yapanların çoğu da mektuplarını birliklerindeki okur yazar arkadaşlarına yazdırırlarmış. Okur yazar oranının az olması yanında Türkçeyi güzel bilen, konuşan, anlayanların sayıları da hayli azmış. Yerli halkın çoğu yaygın olarak,
SİİRTÇE
diyebileceğimiz,
ARAPÇA’DAN
bozma dili kullanırlarmış!
İşte o yıllarda yarım yamalak Türkçe bilen ve yarım yamalak okuryazarlığı olan Siirtli bir asker ailesine mektup yazmış. Malum, asker mektupları o birliğin komutanı veya görevlendireceği kişiler tarafından okunur. Üzerlerine de
“er
mektubudur, görülmüştür”
mührü vurulurmuş…
Komutan, Siirtli erin de mektubunu okumuş amma, bir türlü ne demek istediğini anlayamamış. Siirtli eri çağırttırmış:
-Oğlum, bu nasıl mektup, manasını anlamak bir yana okuyamadım bile!
demiş.
Siirtli er almış ve yazdıktan sonra, göndermeden önce defalarca okuyup ezberlediği mektubunu okumağa başlamış:
İşte, Siirtli erin mektubu:
“Kıymetli Immim ve Ebim;
Esselem-u aleyküm ve rahmetullahi ve bereketuhu ecmein. Keyf keyfimdir. Hiç letsavav marak. Karavana var, fasulye var, ımşevşe var. Ekılne mıssıltan, ıvrantna al hıytan! Ama, evil nöbe makatsir. Yerde felç var, yine nöbet var. TEVBE ELE EN NOBE!
Bizim zabit çok iyidir. Ama bu çavişler, onbaşilar! Acemilik bitti, şimdi ben medbeğde olmuşum SOĞANSOYAR. Inkeşşer basal!”
Siirtli erin mektubu böylesine yarı Siirt’çe, yarı Türkçe kelimelerle devam ediyormuş.
Okunan mektupta yazılanlardan yine de hiçbir şey anlamayan Bölük Komutanı, Siirtli erin adeta ezberden okuduğu mektubuna kahkahalarla gülmüş ve evine
EMİRERİ
olarak almış.
O yıllarda, subayların evlerinde emireri çalıştırma hakları varmış!
TAŞLAMALAR
DÖRT AY VARKEN SEÇİME
BİR VAVEYLA KOPMUŞTUR
HER NE HİKMETSE CUMHUR
İTTİFAKI KORKMUŞTUR
ÖNCELERİ (İTTİFAK
YOK) DİYENLER BAK HELE
YENİDEN İTTİFAKA
SARILDILAR DÖRT ELLE
ASIL OLAN BU İŞTE
MİLLETLE İTTİFAKTIR
ZANNEDİLMESİN MİLLET
İTTİFAKA TUTSAKTIR
(FİKRİ HÜR, VİCDANI HÜR)
ADAYLAR İSTER MİLLET
PARTİ TAASSUBUNDAN
ETMEDE ARTIK NEFRET
Bakmadan Geçme





