• Haberler
  • Genel
  • ÖNEMLİ SÖYLEMLER DEĞİŞİK GÖRÜŞLERLE YORUMLANABİLİR

ÖNEMLİ SÖYLEMLER DEĞİŞİK GÖRÜŞLERLE YORUMLANABİLİR

Dillendirilen bazı ifadelerin değişik görüşlerle yorumlanabileceği gibi, bazı önemli söylemler de değişik görüşlerle değerlendirilebilir.Vatandaşlarımızın paylaştığı bu görüşe sayısız örnekler vermek mümkünse de, bir sohbet meclisindeki hazirunlardan biri

Dillendirilen bazı ifadelerin değişik görüşlerle yorumlanabileceği gibi, bazı önemli söylemler de değişik görüşlerle değerlendirilebilir. Vatandaşlarımızın paylaştığı bu  görüşe sayısız örnekler vermek mümkünse de, bir sohbet meclisindeki hazirunlardan birinin dile getirdiği ifadelerini aktarmakla yetineceğim.

Halkımızın ekonomik durumlarından da söz edilen mecliste milyonlarca işsizimizin varlığından duyulan çok derin üzüntünün altı çizilirken, milyonlarca insanımızın da yaşam koşullarını iyileştirecek ciddi önlemler alınmamasından duyulan tepkiler ifade ediliyordu. Bu konuda benzer görüşlerin dile getirildiği sohbette bir hemşerimizin; “Yüce Peygamber Efendimizin; komşusu açken tok yatan bizden değildir sözünü ihtiva ettiği ifade edilen hadisi şerifin, sadece dinimizin komşuluğa verilmesi gereken öneme işaret ettiği anlatılır ama ben bu söylemi, birçok konuda daha değerlendirilerek yorumlanmasını gerektirecek değerde görüyorum…  Kimilerinin, kendilerine başkalarının kat-kat üstünde insanca yaşam koşulu sağlamalarını da bu söylem kapsamında değerlendirmek yanlış olmaz zannederim.. Öyle ya yüce Peygamber Efendimizin hadisi şerifi olduğu belirtilen

komşusu

açken tok yatan bizden değildir

sözünü

kendilerini doyurup başkalarını aç bırakanlar bizden değildir

diye yorumlamak neden yanlış olsun ki?..” sözleri, sohbete damgasını vuran ve oradakiler tarafından kabul gören bir söylem oldu.

Türkiye’mizde milyonlarca yurttaşımızın işsiz olması ekonomimiz açısından önemli bir talihsizlik olup bu insanlarımızın ne yaptıkları düşüncesini endişe verici olarak görmemek mümkün değildir. Halkımızın en önemli sorunlarından biri içinde bulunduğu ekonomik koşullardır ve büyük bir ekseriyeti mevcut koşullara tepkili olup durumlarının iyileştirilmesini istemektedirler.

İnsanca yaşamanın, ülkemizdeki her bireyin en doğal hakkı olduğu gerçeğinin aksi iddia edilemez ve maalesef milli gelir dağılımındaki adaletsizlik, bu önemli beklentinin gerçekleşmesini engellemektedir. Sözünü ettiğim sohbet meclisinde görüşünü seslendiren hemşerimizin değindiği önemli husus, devlet kapısında çalışanlarla bu kapıdan emekli olanların ücretlerini saptayan zevatın, kendilerine insanca yaşam koşullarının en iyisini sağlarlarken diğer kesimleri umursamamalarına yönelikti. Gerçekten, ülkemizdeki gelir dağılımı adaletsizliğinin en önemli halkasını ücret dengesizliği teşkil etmektedir ve bu gerçeği görmezlikten gelmek, aslında bir insanlık suçudur.

AA

Bakmadan Geçme